her gece aç
`nizoral` adlı şampuanı saç derime yedirdikten ve beklettikten sonra saçlarım kurumasın diye bebe şampuanını saç kremi gibi saçıma sürüyor ve duruluyordum. diğer kepek şampuanlarının tavsiyelerinde başka şampuanla kullanılması önerilmez falan yazmışlar. sizce kepek şampuanını başka şampuanla kullanm
nizoral adlı şampuanı saç derime yedirdikten ve beklettikten sonra saçlarım kurumasın diye bebe şampuanını saç kremi gibi saçıma sürüyor ve duruluyordum. diğer kepek şampuanlarının tavsiyelerinde başka şampuanla kullanılması önerilmez falan yazmışlar. sizce kepek şampuanını başka şampuanla kullanmakta sakınca var mıdır yoksa kepek şampuanının etkisi azalır mı böyle yapınca.
0
birlikteden kastınız aynı anda değil sanıyorum?
doktorum bana kepek şampuanı artı bir de bitkisel şampuan verip, dönüşümlü kullanmamı söylemişti. haftada 2 kez onla, 2 kez diğeriyle.
doktorum bana kepek şampuanı artı bir de bitkisel şampuan verip, dönüşümlü kullanmamı söylemişti. haftada 2 kez onla, 2 kez diğeriyle.
0
quamos
Merhaba,Eski çalıştığım şirketle bir eğitim sözleşmesi vardı, daha öncede bir duyuru açmıştım bunla ilgili, (git: http://www.eksiduyuru.com/duyuru/982839/isten-cikis-islemleri-sozlesme-hukukcular-yardim ) ben belirtilen tutarda bir eğitim olmadığı için ödemeyerek, ve ödemeyeceğimi söylerek ayrılmışt
Merhaba,
Eski çalıştığım şirketle bir eğitim sözleşmesi vardı, daha öncede bir duyuru açmıştım bunla ilgili, (git: www.eksiduyuru.com )
ben belirtilen tutarda bir eğitim olmadığı için ödemeyerek, ve ödemeyeceğimi söylerek ayrılmıştım işten. Şimdi e-devlete girince hakkımda icra dosyası açmış olduklarını gördüm İstanbul Anadolu 17. İcra Dairesinden. elime bir tebligat geçmedi şuanda. Ben dava olsa bile kazanacağımı düşünüyorum haksız bir para istiyorlar.
şuan icra dosyasına karşılık benim tam olarak ne yapmam gerekir, elimde tebligat olmalı mı her şeyden önce, itiraz falan nasıl edebilirim? yetkili abiler biraz fikir verin lütfen :)
Teşekkürler
Eski çalıştığım şirketle bir eğitim sözleşmesi vardı, daha öncede bir duyuru açmıştım bunla ilgili, (git: www.eksiduyuru.com )
ben belirtilen tutarda bir eğitim olmadığı için ödemeyerek, ve ödemeyeceğimi söylerek ayrılmıştım işten. Şimdi e-devlete girince hakkımda icra dosyası açmış olduklarını gördüm İstanbul Anadolu 17. İcra Dairesinden. elime bir tebligat geçmedi şuanda. Ben dava olsa bile kazanacağımı düşünüyorum haksız bir para istiyorlar.
şuan icra dosyasına karşılık benim tam olarak ne yapmam gerekir, elimde tebligat olmalı mı her şeyden önce, itiraz falan nasıl edebilirim? yetkili abiler biraz fikir verin lütfen :)
Teşekkürler
0
tebligat yapılmadan herhangi bir işlem yapamazlar. fakat mernis adresinize tebligat yapıldı da size ulaşamadılarsa bir sonrakinde teb kan 21. maddeye göre tebligat yapıp kapınıza not yapıştırarak tebligatı muhtara bırakabilirler.
muhtara gidip sizin adınıza gelen bir tebligat olup olmadığını sorun. 7 gün içinde (tebliğ tarihinden) itiraz ederseniz takip durur ve onlar ancak dava yoluyla takibi devam ettirebilirler. davada da itirazlarınızın tümünü bildirebilirsiniz.
muhtara gidip sizin adınıza gelen bir tebligat olup olmadığını sorun. 7 gün içinde (tebliğ tarihinden) itiraz ederseniz takip durur ve onlar ancak dava yoluyla takibi devam ettirebilirler. davada da itirazlarınızın tümünü bildirebilirsiniz.
0
reso aga
üzücü bir olay vardı hani; minibüs şoförünün biri, kadın bir öğrencinin korkusu üzerine "neden ikinci bir özgecan vakası olmayasın?" demişti. hah o adam delil yetersizliğinden ötürü serbest kalmış. bu konuyla ilgili sözlük başlığını arıyorum ancak bulamıyorum. çünkü isimler de, olayın yaşandığı şehi
üzücü bir olay vardı hani; minibüs şoförünün biri, kadın bir öğrencinin korkusu üzerine "neden ikinci bir özgecan vakası olmayasın?" demişti. hah o adam delil yetersizliğinden ötürü serbest kalmış. bu konuyla ilgili sözlük başlığını arıyorum ancak bulamıyorum. çünkü isimler de, olayın yaşandığı şehir de aklımda değil.
başlığı, davanın ve olayın detaylarını arıyorum, bi buldurursanız sevinirim.
başlığı, davanın ve olayın detaylarını arıyorum, bi buldurursanız sevinirim.
0
teşekkürler. o değil de başlıkta yazmıyo beraat ettiğine dair bişey. kimse umursamamış sanırım :/
0
bitersin
Herkese selamlar,Özet geçeyim, ben insanları aramıyorum hiç, eş dost akraba aile vs aramıyorum. Hiç aklıma da gelmiyor aramak, acaba sevmediğim kişileri mi aramıyorum diye düşündüm, hayır sevdiğim insanları da aramıyorum, pek ziyaret de etmiyorum. Tabi güceniyorlar bana unuttun beni ne geliyorsun ne
Herkese selamlar,
Özet geçeyim, ben insanları aramıyorum hiç, eş dost akraba aile vs aramıyorum. Hiç aklıma da gelmiyor aramak, acaba sevmediğim kişileri mi aramıyorum diye düşündüm, hayır sevdiğim insanları da aramıyorum, pek ziyaret de etmiyorum. Tabi güceniyorlar bana unuttun beni ne geliyorsun ne arıyorsun vs. Onlar beni aradıklarında veya karşılaştığımda aynı samimiyetimle devam ediyorum. Ne bileyim galiba ben kimseyi merak etmiyorum. Sorularım şunlar:
A: siz çevrenizdeki insanları ne sıklıkla arıyorsunuz?
B: kendimi insanları aramaya alıştırmalı mıyım?
Özet geçeyim, ben insanları aramıyorum hiç, eş dost akraba aile vs aramıyorum. Hiç aklıma da gelmiyor aramak, acaba sevmediğim kişileri mi aramıyorum diye düşündüm, hayır sevdiğim insanları da aramıyorum, pek ziyaret de etmiyorum. Tabi güceniyorlar bana unuttun beni ne geliyorsun ne arıyorsun vs. Onlar beni aradıklarında veya karşılaştığımda aynı samimiyetimle devam ediyorum. Ne bileyim galiba ben kimseyi merak etmiyorum. Sorularım şunlar:
A: siz çevrenizdeki insanları ne sıklıkla arıyorsunuz?
B: kendimi insanları aramaya alıştırmalı mıyım?
0
ben de öyleydim, ama artık arıyorum..annemi her gün, sevdiğim bi iki kuzeni haftada 2-3, sevdiğim teyzemi hafta da 1 falan.. sevdiklerini aramayı alışkanlık haline getirirsen rahatlarsın.. hem hissettiğin şeyi yapmış olursun,hem onları mutlu edersin..
0
beni anlatmışsın, bende de durum aynen böyle. ailemi ararken bile görev icabı arıyormuşum hissine kapılıyorum. hep aynı şeyleri konuşuyoruz gibime geliyor. insanlar o kadar konuşacak şeyi nerden nasıl buluyorlar anlamıyorum. boş konuşmak da istemiyorum sanırım.
A:Ben de senin gibiyim
B:Bir yerden başlanmalı tabi, aileyi haftada bir-iki kez düzenli aramalı en azından.
A:Ben de senin gibiyim
B:Bir yerden başlanmalı tabi, aileyi haftada bir-iki kez düzenli aramalı en azından.
0
aranmak özellikle aile büyükleri için bir "değer" belirtisi. onları ne kadar arıyorsanız onlara o kadar değer veriyor,saygı gösteriyor ve özlüyorsunuzdur diye düşünürler. bunun nedeni aranmak ve aramanın vakti zamanında pahalı ve lüks bir iletişim yolu olmasından kaynaklı. ancak zorunlu durumlarda ve birini çok özlediğinizde aradığınızı,arandığınızı düşünün, aranmak kıymetli bir şey.
ama iletişimin kolaylaştığı,ucuzladığı 40 ve altı yaş grubu insanlar için ise öyle bir değer yargısı değil. hatta aramak yani sesli iletişim "zorlayıcı" geliyor. mesaj çok daha pratik.
özet geçeyim:) eğer birine değer veriyorsanız ve onların değer yargılarına göre onları aramanız önemliyse evet aramaya alıştırın. ve evet ben bunu önemseyen insanları arıyorum.
ama iletişimin kolaylaştığı,ucuzladığı 40 ve altı yaş grubu insanlar için ise öyle bir değer yargısı değil. hatta aramak yani sesli iletişim "zorlayıcı" geliyor. mesaj çok daha pratik.
özet geçeyim:) eğer birine değer veriyorsanız ve onların değer yargılarına göre onları aramanız önemliyse evet aramaya alıştırın. ve evet ben bunu önemseyen insanları arıyorum.
0
ben de aynen bu durumdayım, annem'i babam'ı bile 1 ay görmesem aramam işim düşmedikçe. Birini arayıp diğerini aramazsan o bozulacak falan. Ben aramam valla kimseyi biri arasa da genelde açar konuşurum.
0
sevgilim, anneannem ve dedem haricinde ben de kimseyi aramam. bu yüzden neredeyse hiç eski arkadaşım yok ama bazı arkadaşlarım da bu duruma alıştı ve gücenmiyorlar.
0
gleti
soru başlıktadır. ekteki maskları nereden bulabilirim? internet sitesi tercihimdir. sipariş vereceğim.
soru başlıktadır. ekteki maskları nereden bulabilirim? internet sitesi tercihimdir. sipariş vereceğim.
0
0
nawar
Sözlükte ve duyuruda bolca görüyorum. Tabii internetteki bir çok platformda da bu şekilde yer alıyor. Neden "sex" diye yazılıyor? Neden "seks" değil? Aynı şey "sexy" ve en kötüsü "sexi" diyenler için de geçerli. Arada bir de "taxi" ya da "taxim" yazanlar var mesela. Sebebi ne bunun ingilizce özentil
Sözlükte ve duyuruda bolca görüyorum. Tabii internetteki bir çok platformda da bu şekilde yer alıyor. Neden "sex" diye yazılıyor? Neden "seks" değil? Aynı şey "sexy" ve en kötüsü "sexi" diyenler için de geçerli. Arada bir de "taxi" ya da "taxim" yazanlar var mesela. Sebebi ne bunun ingilizce özentiliği mi?
"Derdini sikeyim" ya da "çünkü eşşeğin zikinden dolayı" ile gelinmemesi rica olunur :)
"Derdini sikeyim" ya da "çünkü eşşeğin zikinden dolayı" ile gelinmemesi rica olunur :)
0
yeni nesil dil konusunda bizim kadar tutucu değil. hatta yazım/gramer kurallarını bir dayatma olarak görüyorlar. dil de yavaş yavaş değişiyor işte.
0
resmi yazışmalarda olacağını düşünmüyorum bu dediğinizin. sokak ağızında olması çok sıkıntı değil bence.
0
çok axi adamsın nawar sadfsadf :D ya taxim yazan varsa ağır mallık ve özentilik bence. seks-sex taksi-taxi hadi olabilir diyelim ama genç neslin bi özelliği galiba.
0
Kimse makale yazar gibi sohbet edilmesini beklemiyor. Örneğin bilgisizlikten dolayı bağlaç ayırmayanlar bu konuda genelde "yea ona mı dikkat edicem sohbet ediyoruz şurda" şeklinde agresif savunmaya geçiyor. Oysa ki asıl konu bilmemesi, çünkü bu cümledeki kullanıldığı gibi "edicem" dediğinde kimse "edeceğim" diye yaz demez.
Yeni nesilin dikkat etmemesini anlıyorum entropi mantığı ile giderek bozulacak elbette kurallar da sınırlar da fakat bunun öyle bilinçli bir başkaldırı olduğunu sanmıyorum doğrusu.
Cursed chico "edicem" ve "edeceğim" farkı için bunu desen makul cevap olarak kabul ederdim ama tel harf için mantıklı gelmiyor. Hele klavyede ili elle yazıyorken s ve k orta sıradayken yazmak daha kolayken ve de değişen 1 harf sayısı iken. Demek ki konu zaman değil. Kaldı ki karakter sınırı konusu da yok twitter dışında bu tasarrufa zorlayan. Demek karakter sınırı da değil. Aynı şekilde "ve" bağlacı yerine "&" kullanılması da sorun değil bence. Bazı noktalarda esneyip gelişebilmeli elbette dil.
@Abdurrahman'ın dediği bana mantıklı gelen de. Hem "v" yerine "w" kullanımını, "k" yerine "q" kullanımını da açıklar nitelikte.
Yeni nesilin dikkat etmemesini anlıyorum entropi mantığı ile giderek bozulacak elbette kurallar da sınırlar da fakat bunun öyle bilinçli bir başkaldırı olduğunu sanmıyorum doğrusu.
Cursed chico "edicem" ve "edeceğim" farkı için bunu desen makul cevap olarak kabul ederdim ama tel harf için mantıklı gelmiyor. Hele klavyede ili elle yazıyorken s ve k orta sıradayken yazmak daha kolayken ve de değişen 1 harf sayısı iken. Demek ki konu zaman değil. Kaldı ki karakter sınırı konusu da yok twitter dışında bu tasarrufa zorlayan. Demek karakter sınırı da değil. Aynı şekilde "ve" bağlacı yerine "&" kullanılması da sorun değil bence. Bazı noktalarda esneyip gelişebilmeli elbette dil.
@Abdurrahman'ın dediği bana mantıklı gelen de. Hem "v" yerine "w" kullanımını, "k" yerine "q" kullanımını da açıklar nitelikte.
0
Nedir Turkiye'nin X W Q kullanmama inadi anlamiyorum. J de Turkce degil yine de alfabemizde var. Q kullansak ka mi ke mi diyecez sorunu da biter.
0
Traveller dil canlıdır. Dilimiz de yabancı kelimeler ile doluyor sürekli. Bence de artık Q, W ve X girmeli dile. Katılıyorum. Bazı sesleri elimizdeki harfler karşılamıyor. Fakat şu anki hali ile ks yerine x kullanmak bana yabancı dil özentiliği gibi geliyor.
Yazması kolay konusunda ise hala ikna olmuş değilim. Telefon klavyesi desek "k" ya da "s" noktalı harfler değiller. Yani basılı tutup noktalısına geçmek yok. Tek tık. Normal klavyede zaten iki el ile yazımda "k" ve "s" harfleri üzerinde duruyor parmak. "X" için ise elin konumunu değiştirmek ya da parmağı indirmek gerekiyor. Tabii o 0,1 saniye benim için çok önemli diyorsan saygı duyarım.
Yazması kolay konusunda ise hala ikna olmuş değilim. Telefon klavyesi desek "k" ya da "s" noktalı harfler değiller. Yani basılı tutup noktalısına geçmek yok. Tek tık. Normal klavyede zaten iki el ile yazımda "k" ve "s" harfleri üzerinde duruyor parmak. "X" için ise elin konumunu değiştirmek ya da parmağı indirmek gerekiyor. Tabii o 0,1 saniye benim için çok önemli diyorsan saygı duyarım.
0
@eksi sozluk e bir daha geldim çok saçma olmuş. "navar" diye Türkçe bir kelime var da ben mi v yerine w koyarak onu çevirdim?
0
taxim kullanımı için taxim hill otel var
neden olduğu konusuna gelince bence özentilikle başladı ve internetin uluslararası bir mecra olmasıyla yabancı kız düşürmek için
are you sex? gibi gibi, bizim abazan erkeklerimiz çok içselleştirdi benimsedi bu kalıbı bence ondan kaynaklanıyor
neden olduğu konusuna gelince bence özentilikle başladı ve internetin uluslararası bir mecra olmasıyla yabancı kız düşürmek için
are you sex? gibi gibi, bizim abazan erkeklerimiz çok içselleştirdi benimsedi bu kalıbı bence ondan kaynaklanıyor
0
@nawar; çok saçma olmuş. seks diye türkçe kelime mi var? onun türkçesi cinsel ilişki değil mi? nawar örneğinde de olduğu gibi, yabancı dilden taşınan sözcükler, aslında olduğu gibi kullanılabiliyor.
0
@eksi sozluk e bir daha geldim sırf sataşma amacı güdüyorsun şu an. seks diye bir kelime nasıl yok? Bu ne: tdk.gov.tr
Bu da "sex" : tdk.gov.tr . Hani şu "yabancı dilden taşınan sözcükler, aslında olduğu gibi kullanılabiliyor." dediğin. Yabancı dilden taşınan sözcükler, taşınırken değiştiği hali ile kullanılır. Telephone değil, telefon. Gidip "telephone çalmadı bugün" diyor musun?
Nawar türkçe'ye geçmiş bir kelime değil. Örneğin hala mantıksız.
Bu da "sex" : tdk.gov.tr . Hani şu "yabancı dilden taşınan sözcükler, aslında olduğu gibi kullanılabiliyor." dediğin. Yabancı dilden taşınan sözcükler, taşınırken değiştiği hali ile kullanılır. Telephone değil, telefon. Gidip "telephone çalmadı bugün" diyor musun?
Nawar türkçe'ye geçmiş bir kelime değil. Örneğin hala mantıksız.
0
@nawar;
sataşma derken?
verdiğin linkte yazanı okumuyor musun kuzum?
"isim, biyoloji Fransızca sexe"
sataşma derken?
verdiğin linkte yazanı okumuyor musun kuzum?
"isim, biyoloji Fransızca sexe"
0
@eksi sozluk e bir daha geldim
Nereye varmaya çalıştığını anlamış değilim. Senin yazdığını desteklemiyor ki gösterdiğin şey. Fransızca sexe ise, ingilizce sex, almanca da sex. Kelime kökenini yazıyor, alınan dildeki halini gösteriyor. Onu orada belirtmek, Türkçe'de de aynı şekilde kullanılabilir demek değil.
Nereye varmaya çalıştığını anlamış değilim. Senin yazdığını desteklemiyor ki gösterdiğin şey. Fransızca sexe ise, ingilizce sex, almanca da sex. Kelime kökenini yazıyor, alınan dildeki halini gösteriyor. Onu orada belirtmek, Türkçe'de de aynı şekilde kullanılabilir demek değil.
0
bilimkurgusal
Bir kanyon kadar var mıdır mesela?Teşekkür ederim :)
Bir kanyon kadar var mıdır mesela?
Teşekkür ederim :)
Teşekkür ederim :)
0
13000 metrekaredir onu da 130m x 100m olarak düşünebilirsin. ortalama sedan bir araın boyu 4.5m falan sen oradan pay biç.
0
130 metre çaplı bir daire ediyor.
yaklaşık olarak bir 17. yy. korsan gemisinin etkili top mesafesinin tam ortası.
iki gemi hayal et, korsan gemileri, tam birbirlerinin etrafında dönüp top atmaya başladıkları anda aradaki mesafe.
umarım biraz da olsa açıklamıştır.
yaklaşık olarak bir 17. yy. korsan gemisinin etkili top mesafesinin tam ortası.
iki gemi hayal et, korsan gemileri, tam birbirlerinin etrafında dönüp top atmaya başladıkları anda aradaki mesafe.
umarım biraz da olsa açıklamıştır.
0
Google earth den 130 A 100 metre bir akrep çizip bakabilirsin, bir de dönüm Anadolu'da bit çok yerde Dekar yani 1000 m2 değildir. 2500 e falanda derler.
0
weeping guitar
sultanahmet köftesi, sarıyer böreği gibi yiyecekleri meşhur eden yerlerin (böyle bir yer dükkan olarak varsa ve hala aktifse) isimleri lazım arkadaşlar. ayvalık tostu, susurluk ayranı vs. ülke çapında aklınıza gelenler de dahil yazabilirsiniz. şimdiden teşekkürler.
sultanahmet köftesi, sarıyer böreği gibi yiyecekleri meşhur eden yerlerin (böyle bir yer dükkan olarak varsa ve hala aktifse) isimleri lazım arkadaşlar. ayvalık tostu, susurluk ayranı vs. ülke çapında aklınıza gelenler de dahil yazabilirsiniz. şimdiden teşekkürler.
0
@dahili meddah, bu başlığı biliyorum fakat benim öğrenmeye çalıştığım, o yemeği en iyi yapan yer değil, o yemeği ortaya çıkaran, meşhur eden yer aslında, yani gerçek sultanahmet köftecisi neresi onu öğrenmeye çalışıyorum :)
0
yemeklerin hangi ülke kültürüne ait olduğu bile tartışma konusuyken hangi dükkanın meşhur ettiğini tespit zor bir iş olur hocam. iskender konusunda onlarca iddia var örneğin. kolaylıklar dilerim:)
0
dahili meddah +1
dün youtube'da şakşuka tarifi izledim. videoda afrika yemeği yazıyordu, yorumlarda suudi arabistanın yemeği diyorlardı. bizdeki patlıcanla yapılan şakşukayla alakası yoktu. menemen yaptı.
ayrıca tatlı seven biri değilsen sarıyer böreğini boşver. bol yağlı ve kuş üzümlü kıymalı börek çünkü.
dün youtube'da şakşuka tarifi izledim. videoda afrika yemeği yazıyordu, yorumlarda suudi arabistanın yemeği diyorlardı. bizdeki patlıcanla yapılan şakşukayla alakası yoktu. menemen yaptı.
ayrıca tatlı seven biri değilsen sarıyer böreğini boşver. bol yağlı ve kuş üzümlü kıymalı börek çünkü.
0
sta
tüm gün evdeyim, çalışmıyorum. bütün gün dizi izliyorum artık dizi izlemek de baydı. pek dışarı çıkmadan evde nasıl vakit geçirilir?bir ara wow oynuyordum wowa mı dönsem? aklınıza başka ne geliyor?not: spor yap demeyin şu aralar spor yapmam yasak.
tüm gün evdeyim, çalışmıyorum. bütün gün dizi izliyorum artık dizi izlemek de baydı.
pek dışarı çıkmadan evde nasıl vakit geçirilir?
bir ara wow oynuyordum wowa mı dönsem? aklınıza başka ne geliyor?
not: spor yap demeyin şu aralar spor yapmam yasak.
pek dışarı çıkmadan evde nasıl vakit geçirilir?
bir ara wow oynuyordum wowa mı dönsem? aklınıza başka ne geliyor?
not: spor yap demeyin şu aralar spor yapmam yasak.
0
1) blog aç, yazı yaz, vine çek, bişeyler paylaş, internet fenomeni ol.
2) iş kur, home office takıl. neye yeteneğin var bilmiyorum ama illa bişeyler çıkar.
3) oyuna fazla bulaşma bence, o öldürdüğün vakte sonradan üzüleceksin.
2) iş kur, home office takıl. neye yeteneğin var bilmiyorum ama illa bişeyler çıkar.
3) oyuna fazla bulaşma bence, o öldürdüğün vakte sonradan üzüleceksin.
0
burden bi duyuru ac. bilgisayar basi isleriniz yapilir diye.
duyurudan birilerine yardim etmis olursun.
atiyorum cep telefonu arastiriyordur biri, onun yerine arastirirsin.
odev yazarsin.
biliyorsan birinin fotosopunu yaparsin, yazisini editlersin fln.
duyurudan birilerine yardim etmis olursun.
atiyorum cep telefonu arastiriyordur biri, onun yerine arastirirsin.
odev yazarsin.
biliyorsan birinin fotosopunu yaparsin, yazisini editlersin fln.
0
mesene
berber başlığı gördüğüm zaman aklıma geldi. berberlerde ortalıkta dolaşan, bazen havlu falan veren, yerleri falan süpüren küçük arkadaşlar oluyor ya. traş sonrası onlara para veriyor musunuz? veriyorsanız ne kadar veriyorsunuz?
berber başlığı gördüğüm zaman aklıma geldi. berberlerde ortalıkta dolaşan, bazen havlu falan veren, yerleri falan süpüren küçük arkadaşlar oluyor ya. traş sonrası onlara para veriyor musunuz? veriyorsanız ne kadar veriyorsunuz?
0
Bazı çıraklar ilgilenirler, paltonu tutarlar falan, işte onlara 5 lira veririm. Bazıları da yüzüne bile bakmaz :D, onlara yanaşıp vermiyorum doğal olarak.
0
Sırf tıraş olurken dibime kadar girip suratıma tip tip bakmasın diye tıraştan önce bahşiş veriyorum.
0
Çocuğun davranışına bağlı. Para için gözümün içine bakana vermiyorum. Sadece işi ile ilgilenen, iş öğrenmeye çalışan ve yalakalık yapmayana veriyorum.
0
yolumu gozluyor , bende çıraklık yaptıgım ıcın kucukken verıyorum :) tras 20 tl 5 lırada cıraga verıyorum
0
dieselsingle2
A. her türlü şeyi satan siteler: hepsiburada.comB. ofis malzemeleri satan siteler: avansas.comC. kırtasiye malzemeleri satan siteler (?) D. projeksiyon ve görüntü sistemleri çeşitliliği fazla olan siteler (?)bu 4 grupta site türkiye çapında büyük firma/site isimlerine ihtiyacım var, aklınıza hangile
A. her türlü şeyi satan siteler: hepsiburada.com
B. ofis malzemeleri satan siteler: avansas.com
C. kırtasiye malzemeleri satan siteler (?)
D. projeksiyon ve görüntü sistemleri çeşitliliği fazla olan siteler (?)
bu 4 grupta site türkiye çapında büyük firma/site isimlerine ihtiyacım var, aklınıza hangileri geliyor?
B. ofis malzemeleri satan siteler: avansas.com
C. kırtasiye malzemeleri satan siteler (?)
D. projeksiyon ve görüntü sistemleri çeşitliliği fazla olan siteler (?)
bu 4 grupta site türkiye çapında büyük firma/site isimlerine ihtiyacım var, aklınıza hangileri geliyor?
0
tchuck
arkadaşlar selam özel bir gün için gitmelik istanbula yakın yer arıyorum.istediğim şey, güzel müzik altında süper bi rakı balık yapalım. eli yüzü düzgün bir yerde konaklayalım.ve buraya arabasız gidebilelim (otobüs vb. araçlar olabilir).ağva geliyor aklıma aslınad ama bilmiyorum hiç oraları. öneri b
arkadaşlar selam özel bir gün için gitmelik istanbula yakın yer arıyorum.
istediğim şey, güzel müzik altında süper bi rakı balık yapalım. eli yüzü düzgün bir yerde konaklayalım.
ve buraya arabasız gidebilelim (otobüs vb. araçlar olabilir).
ağva geliyor aklıma aslınad ama bilmiyorum hiç oraları. öneri bekliyorum.
kasım ayı sonundaki mevsim için uyugn bir yer olursa iyi olur.
istediğim şey, güzel müzik altında süper bi rakı balık yapalım. eli yüzü düzgün bir yerde konaklayalım.
ve buraya arabasız gidebilelim (otobüs vb. araçlar olabilir).
ağva geliyor aklıma aslınad ama bilmiyorum hiç oraları. öneri bekliyorum.
kasım ayı sonundaki mevsim için uyugn bir yer olursa iyi olur.
0
Frederick Co
İsrailde üretilmiş bir malzemenin kalitesi nezdinizde nedir?Güven verir mi?Teşekkürler
İsrailde üretilmiş bir malzemenin kalitesi nezdinizde nedir?
Güven verir mi?
Teşekkürler
Güven verir mi?
Teşekkürler
0
iç pazarda satılıyorsa kalitelidir. oradaki free shoplarda vs satılıyorsa işe yaramaz
0
alım yapacağım firmasının standart belgelerine bakarım. benim için gerekli belgeler varsa alırım.
edit: Frederick iki gündür farklı ülkeleri soruyorsun, girişimcilik planın mı var?
edit: Frederick iki gündür farklı ülkeleri soruyorsun, girişimcilik planın mı var?
0
türkiye'de öyle bir mal satmayı düşünüyorsanız buranın örneklem olmadığını da biliyorsunuzdur sanırım.
insanların ezici çoğunluğu onun "made in israel" olduğunu fark ettiğinde ne fiyat ne kalite umurlarında olur.
insanların ezici çoğunluğu onun "made in israel" olduğunu fark ettiğinde ne fiyat ne kalite umurlarında olur.
0
uuth
şirketin verdiği laptopu kullanıyorum. arada lazım olduğu için bir-iki programı malum ortamlardan edindim. şirket bilgisayarı bi etki alanına, şirket domainine bağlı olduğu için programlarını kullandığım firmalar bunu tespit edebilirler mi?yoksa yine işim düşünce kullanıp kaldırmam yeterli olur mu?
şirketin verdiği laptopu kullanıyorum. arada lazım olduğu için bir-iki programı malum ortamlardan edindim. şirket bilgisayarı bi etki alanına, şirket domainine bağlı olduğu için programlarını kullandığım firmalar bunu tespit edebilirler mi?
yoksa yine işim düşünce kullanıp kaldırmam yeterli olur mu? deneme sürümleri maalesef iş görmüyor çoğu zaman :(
yardımı olursa programların adlarını da verebilirim.
yoksa yine işim düşünce kullanıp kaldırmam yeterli olur mu? deneme sürümleri maalesef iş görmüyor çoğu zaman :(
yardımı olursa programların adlarını da verebilirim.
0
edebilirler ve şirketler için ciddi sıkıntı olur. iş sözleşmenizde bununla ilgili hüküm bile vardır eğer kurumsal bir şirketse.
0
IT ci olarak konuşayım evet sıkıntı olur. yakın bir arkadaşımın başına geldi. patron kurun demiş. kurmuşlar. sonradan yazılımı beğenmişler almak istemişler. firma siz zaten 1 senedir kaçak kullanıyorsunuz deyip iki katı parasına lisansı satmış. ikinci örnek bizzat başıma geldi. ben korsan yazılım kurdurmam ama mühendisin teki kendi şahsi bilgisayarına kurmuş ve bizim şirketin ağından internete bağlanmış. firma direkt benimle görüştü. bende beni bağlamaz kendi bilgisayarı deyip savuşturdum. şirket bilgisyarına kurulsaydı mokoko olmuştuk :)
0
çözüm şudur
makine dual boot olacak. boot 1 asıl boot yani şirketle alakalı şeyler
diğer boot korsan programların olduğu boot. ve bu boota girildiğinde networke bağlanılmayacak. çok istenirse wınn vs gibi hizmetler kullanılacak ama şirket networküne girilmeyecek
virtualbox da seçenekler arasında ama laptop gücünü bilmediğim için yorumsuz
dual boota müsade yoksa bir tane 2.5 hdd alınacak, içine windows kurulacak, korsan programlar kurulacak. şirket bilgisayarında iş yapılacak, ihtiyaç olduğunda bu hdd takılacak, korsan sisteme girilecek, ama şirket networküne yine bağlanılmayacak
tags:
KORSAN, PIRATED, ÇATIR ÇATIR, İNDİR, DOWNLOAD, TORRENT, NONSTEAM, SERİAL, WAREZ, KEY
makine dual boot olacak. boot 1 asıl boot yani şirketle alakalı şeyler
diğer boot korsan programların olduğu boot. ve bu boota girildiğinde networke bağlanılmayacak. çok istenirse wınn vs gibi hizmetler kullanılacak ama şirket networküne girilmeyecek
virtualbox da seçenekler arasında ama laptop gücünü bilmediğim için yorumsuz
dual boota müsade yoksa bir tane 2.5 hdd alınacak, içine windows kurulacak, korsan programlar kurulacak. şirket bilgisayarında iş yapılacak, ihtiyaç olduğunda bu hdd takılacak, korsan sisteme girilecek, ama şirket networküne yine bağlanılmayacak
tags:
KORSAN, PIRATED, ÇATIR ÇATIR, İNDİR, DOWNLOAD, TORRENT, NONSTEAM, SERİAL, WAREZ, KEY
0
nymphe
Selam romalılar, Ben bu işlerden hiç anlamam. (bu dişi kuş yuvayı yapamadı) ankastre Ocak ve fırın alıcam ama hangi marka en iyisidir. Bi de Ocak elektrikli olmak zorunda. Dayanıklı bir marka söyleseniz ya bende rezil olmasam ahahah
Selam romalılar,
Ben bu işlerden hiç anlamam. (bu dişi kuş yuvayı yapamadı) ankastre Ocak ve fırın alıcam ama hangi marka en iyisidir. Bi de Ocak elektrikli olmak zorunda.
Dayanıklı bir marka söyleseniz ya bende rezil olmasam ahahah
Ben bu işlerden hiç anlamam. (bu dişi kuş yuvayı yapamadı) ankastre Ocak ve fırın alıcam ama hangi marka en iyisidir. Bi de Ocak elektrikli olmak zorunda.
Dayanıklı bir marka söyleseniz ya bende rezil olmasam ahahah
0
kendi evinizse ve en azından bir süre (10 sene ve üstü) taşınma planınız yoksa ve bütçeniz de uygunsa (çok uygunsa) miele alın.
ama taşınma ihtimaliniz yüksekse ve bütçe çok iyi değilse bosch ve siemens olabilir.
ama taşınma ihtimaliniz yüksekse ve bütçe çok iyi değilse bosch ve siemens olabilir.
0
siemens ve bosh a bakabilirsin. siemens bosh a göre biraz daha pahalıdır. miele de siemense göre biraz daha pahalıdır. franke ye de bakabilirsin. bu markaların hepsi iyi ve hepsininn alt ve üst segment modelleri var.
bütçene göre bu markalardan beğendiğin bi modeli alabilirsin. sadece satıcının sana ürünle ilgili doğru bilgi verdiğine emin ol. yoksa bol keseden sallıyorlar.
bütçene göre bu markalardan beğendiğin bi modeli alabilirsin. sadece satıcının sana ürünle ilgili doğru bilgi verdiğine emin ol. yoksa bol keseden sallıyorlar.
0
predecessor
selam arkadaşlar,2004 model toyota yaris 1.3 sol 180000 km de 21000 tl istiyor. 19500-20000e pazarlık biter gibi. bu araç alınır mı? yarislerin motor ömrü normal kullanımda bakımını aksatmayınca kaç km? 180000km olması eksi gibi duruyor fakat toyota olması artı gibi. ne dersiniz?
selam arkadaşlar,
2004 model toyota yaris 1.3 sol 180000 km de 21000 tl istiyor. 19500-20000e pazarlık biter gibi. bu araç alınır mı? yarislerin motor ömrü normal kullanımda bakımını aksatmayınca kaç km? 180000km olması eksi gibi duruyor fakat toyota olması artı gibi. ne dersiniz?
2004 model toyota yaris 1.3 sol 180000 km de 21000 tl istiyor. 19500-20000e pazarlık biter gibi. bu araç alınır mı? yarislerin motor ömrü normal kullanımda bakımını aksatmayınca kaç km? 180000km olması eksi gibi duruyor fakat toyota olması artı gibi. ne dersiniz?
0
ikinci el piyasasını bilmiyorum ama 2004 model bir arabaya 20 bin ödemek çok geliyor...
gerçi fiat bis için 5000 tl isteyen de gördü bu gözler neyse... anlamadığım konularda çok konuşmayayım...
gerçi fiat bis için 5000 tl isteyen de gördü bu gözler neyse... anlamadığım konularda çok konuşmayayım...
0
yakıt türü, kaza/boya/değişen durumu, bakım masraf gerektirip gerektirmediği gibi etkenleri bilmeden fiyat yorumu yapmak pek mümkün değil.
0
fiyat tabi ki normal değil tr olduğu için normal bizim piyasaya göre 2004 model bi arabaya o fiyatlar istenebiliyor. bence sanayiye git toyotaya bakan bi usta ile konuş. gerekirse 20 30 tl ver otur japonlar hakkında aklına ne geliyosa sor. motor ömrünü filan onlar bilir. sana baya bilgi verecektir. onun dışında aracı bilen biri incelesin netten alınır alınmaz demek çok saçma.
0
araç oturduğum ilçede. internetten değil şans eseri buldum. kazası kayıtlara göre yok. boya sağ kapılarda var, arabayı gördüm, hoşuma gitti. gıcık biri asit ile kapılara çarpı işareti koymuş fotografi gördüm.cuma günü aile dostu tamirciye göstercem. benim esas merak ettiğim motor ömrü ne kadar oluyor? motoru yaptırmadan ortalama kaç km binerim? arabanın kullanımına göre değiştiğini biliyorum ama yaris motoru ortalama ne kadar gider onu öğrenmek istiyorum
0
2004 model arabaya bu para verilmez deniyor ama ikinci el piyasası böyle. Kaldı ki Toyota tırt bir araba değil.
Japon arabalarının ömrü diğerlerine göre daha uzun oluyor. Toyota, Honda, Mazda gibi araçların motorlarında lpg yoksa 500 bini devirenleri var. Tabi adam bakımını zamanında yaptırıyor, aracı hor kullanmıyor. İkinci el arabada bu iş tam anlamıyla piyango. Adamın nasıl kullandığını bilemezsin. Ancak bakımlarını zamanında yaptırıp yaptırmadığının kaydı varsa biraz bilgi verir.
Bu parayla daha düşük kilometreli araç bulamıyorsan, mecburen yüksek kilometreli araç alacaksan Japon'dan şaşma.
Aracın geçmişi sadece tramer kaydına bakarak anlaşılmıyor. Tramer denen zımbırtı sadece kayıt altına alınmış kazaları gösteriyor. Aracı Toyota/Japon araç konusunda uzman bir ustaya göstereceksin, sana anlaşılabilir sıkıntılarını söyler zaten. Ustayı çek kenara, alacağın rakamı detayları anlat, o sana al alma diye söyler zaten. Ustanın parasını alsan da almasan da ödeyeceksin nasılsa :).
Son olarak aracın kilometresi arttıkça bakım masrafı artar. Japon araçların bakımları biraz tuzlu olabilir. Ağır bakımları yapılmamışsa 1-2 bin lira da bakıma gidebilir. Ayrıca ilk araban olduğu için 700-1000 arasında zorunlu sigorta masrafın çıkar. 200-300 de noter masrafı var. Bunları da hesapla cebindeki paraya göre.
Japon arabalarının ömrü diğerlerine göre daha uzun oluyor. Toyota, Honda, Mazda gibi araçların motorlarında lpg yoksa 500 bini devirenleri var. Tabi adam bakımını zamanında yaptırıyor, aracı hor kullanmıyor. İkinci el arabada bu iş tam anlamıyla piyango. Adamın nasıl kullandığını bilemezsin. Ancak bakımlarını zamanında yaptırıp yaptırmadığının kaydı varsa biraz bilgi verir.
Bu parayla daha düşük kilometreli araç bulamıyorsan, mecburen yüksek kilometreli araç alacaksan Japon'dan şaşma.
Aracın geçmişi sadece tramer kaydına bakarak anlaşılmıyor. Tramer denen zımbırtı sadece kayıt altına alınmış kazaları gösteriyor. Aracı Toyota/Japon araç konusunda uzman bir ustaya göstereceksin, sana anlaşılabilir sıkıntılarını söyler zaten. Ustayı çek kenara, alacağın rakamı detayları anlat, o sana al alma diye söyler zaten. Ustanın parasını alsan da almasan da ödeyeceksin nasılsa :).
Son olarak aracın kilometresi arttıkça bakım masrafı artar. Japon araçların bakımları biraz tuzlu olabilir. Ağır bakımları yapılmamışsa 1-2 bin lira da bakıma gidebilir. Ayrıca ilk araban olduğu için 700-1000 arasında zorunlu sigorta masrafın çıkar. 200-300 de noter masrafı var. Bunları da hesapla cebindeki paraya göre.
0
nrmnm
bugün nano sim almak için gezdiğim 4 vodafone merkezinin 3'ünde hiç kart yoktu, diğeri ise inatla hiç bir firmanın 4g kartı çıkarmadığını söyledi. ben de hazır almışken nisanda tekrar değiştirmekle uğraşmayalım diye 4g olsun istedim. avea'da olduğunu biliyorum çünkü aldım, turkcell'de de varmış sanı
bugün nano sim almak için gezdiğim 4 vodafone merkezinin 3'ünde hiç kart yoktu, diğeri ise inatla hiç bir firmanın 4g kartı çıkarmadığını söyledi. ben de hazır almışken nisanda tekrar değiştirmekle uğraşmayalım diye 4g olsun istedim. avea'da olduğunu biliyorum çünkü aldım, turkcell'de de varmış sanırım ama vodafoncu kız beni mi yemeye çalıştı anlamadım.
2. sorum da eğer hakikaten yoksa şu anda kullanılan kartları o zaman ücretsiz değiştirecekler mi yoksa bi yedek sim kart parası daha mı bayılacağız? ona göre şimdilik sadece kestirerek kullanalım..
2. sorum da eğer hakikaten yoksa şu anda kullanılan kartları o zaman ücretsiz değiştirecekler mi yoksa bi yedek sim kart parası daha mı bayılacağız? ona göre şimdilik sadece kestirerek kullanalım..
0
NOT: Turkcell'de var, ayrıca ücretsiz, ayrıca 1GB internet hediyeli.
www.turkcell.com.tr
www.turkcell.com.tr
0
ete summer
25.12.2015 edit:asıl hikayeyi daha nce aşağıda anlatmıştım. karşı taraf bana şikayetini geri çektiklerini söylemesine rağmen, uzlaşmak istemiyorum" şeklinde daha sonra beyanda bulunmuşlar. telefonla emniyet müdürünü arayıp szlü bir şekilde söylemiş olabilirler bu kısımı bilmiyorum. neyse, ben her ş
25.12.2015 edit:
asıl hikayeyi daha nce aşağıda anlatmıştım. karşı taraf bana şikayetini geri çektiklerini söylemesine rağmen, uzlaşmak istemiyorum" şeklinde daha sonra beyanda bulunmuşlar. telefonla emniyet müdürünü arayıp szlü bir şekilde söylemiş olabilirler bu kısımı bilmiyorum. neyse, ben her şey kapandı zannederken, kısa bir süre savcılıktan kağıt geldi. savcı asliye mahkemesine gitmiş, reddedilmiş. ardından itiraz edip ağır cezaya gitmiş. ağır ceza mahkemesi, her ne kadar şüpheli suçunu kabul edip, özür dilemişse de, şu şu delillerin yetersizliği, müştekinin şu çelişkisi vs sebebiyle kovuşturmaya gerek yoktur kararı vermiş. şimdi bu metin kpss sürecinde karşıma çıkar ve engel teşkil eder mi? bu emniyet müdürü olacak gggggggg herife hukuken yapabileceğim bir şey var mı? ( ifademi kendi ağzıyla yazdırırken, yanımda arkadaşım da vardı )
--------------------------------------------------------------------------
bir kaç ay önce bir kadın tarafından bu söz ile tehdit edildim. seni şikayet edeceğim dedi. şöyle şöyle yaptı vs. diye. halbuki gerçekten yapmamıştım. bana ben genç bir kızım, bana mı inanacaklar sana mı dedi? velhasılı dediğini yaptı ve şikayet etti. hakaret suçlaması ve toplum nezdinde onur kırıcı söylemler vs diye. halbuki ben onun küfürüne maruz kalırken en fazla yalancısın, işgüzarsın vs. dedim. emniyetten arandım bir süre sonra ifadeye çağırdılar.
avukat arkadaşlarla konuştum onlar ifade verdirmedi ilk gün. uzlaş falan dediler. araya bir büyüğümü sokup şikayetini geri aldırdım. ertesi gün yine de ifade vermem gerekiyormuş diyerek gittim. emniyet müdürü doğrudan beni muhattap aldı. aile dostuydu(kızın) ilçe emniyet müdürü, ayaküstü bir güzel öğüt adı altında tehdit edip kendi yazdırdığı ve suçumu kabul ettiğim ayrıca özürümü de yazdırdığı kağıda imzamı attırdı. takvim olarak çok sıkışık bir dönemim olduğu bu işlerle uğraşamayacağım için, ve "kadının beyanı esas", " emniyet müdürü tanıdığı" diyerek pisi pisi kapattım olayı.
gelgelelim bu haksızlık öylesine koyuyor, öylesine ağır geliyorki, " kadının beyanı esastır" ilkesini şüphesiz desteklerken, yediğim bu kazık yüzünden kadınlara olan güvenim yitti. sadece içimi dökmek için yazdım. söylenebilecek bir şeyler var ise, söylerseniz sevinirim.
asıl hikayeyi daha nce aşağıda anlatmıştım. karşı taraf bana şikayetini geri çektiklerini söylemesine rağmen, uzlaşmak istemiyorum" şeklinde daha sonra beyanda bulunmuşlar. telefonla emniyet müdürünü arayıp szlü bir şekilde söylemiş olabilirler bu kısımı bilmiyorum. neyse, ben her şey kapandı zannederken, kısa bir süre savcılıktan kağıt geldi. savcı asliye mahkemesine gitmiş, reddedilmiş. ardından itiraz edip ağır cezaya gitmiş. ağır ceza mahkemesi, her ne kadar şüpheli suçunu kabul edip, özür dilemişse de, şu şu delillerin yetersizliği, müştekinin şu çelişkisi vs sebebiyle kovuşturmaya gerek yoktur kararı vermiş. şimdi bu metin kpss sürecinde karşıma çıkar ve engel teşkil eder mi? bu emniyet müdürü olacak gggggggg herife hukuken yapabileceğim bir şey var mı? ( ifademi kendi ağzıyla yazdırırken, yanımda arkadaşım da vardı )
--------------------------------------------------------------------------
bir kaç ay önce bir kadın tarafından bu söz ile tehdit edildim. seni şikayet edeceğim dedi. şöyle şöyle yaptı vs. diye. halbuki gerçekten yapmamıştım. bana ben genç bir kızım, bana mı inanacaklar sana mı dedi? velhasılı dediğini yaptı ve şikayet etti. hakaret suçlaması ve toplum nezdinde onur kırıcı söylemler vs diye. halbuki ben onun küfürüne maruz kalırken en fazla yalancısın, işgüzarsın vs. dedim. emniyetten arandım bir süre sonra ifadeye çağırdılar.
avukat arkadaşlarla konuştum onlar ifade verdirmedi ilk gün. uzlaş falan dediler. araya bir büyüğümü sokup şikayetini geri aldırdım. ertesi gün yine de ifade vermem gerekiyormuş diyerek gittim. emniyet müdürü doğrudan beni muhattap aldı. aile dostuydu(kızın) ilçe emniyet müdürü, ayaküstü bir güzel öğüt adı altında tehdit edip kendi yazdırdığı ve suçumu kabul ettiğim ayrıca özürümü de yazdırdığı kağıda imzamı attırdı. takvim olarak çok sıkışık bir dönemim olduğu bu işlerle uğraşamayacağım için, ve "kadının beyanı esas", " emniyet müdürü tanıdığı" diyerek pisi pisi kapattım olayı.
gelgelelim bu haksızlık öylesine koyuyor, öylesine ağır geliyorki, " kadının beyanı esastır" ilkesini şüphesiz desteklerken, yediğim bu kazık yüzünden kadınlara olan güvenim yitti. sadece içimi dökmek için yazdım. söylenebilecek bir şeyler var ise, söylerseniz sevinirim.
0
cinsel istismar ve cinsel taciz vakalarının ancak %10'unun adli makamlara taşındığı ve bunun da altında mağdurun yaşadığı suçluluk,utanma duygusu ile genellikle olayın başka bir şahidi olmamasında kaynaklı olarak "anlatsam da kimse inanmaz, olan bana olur" düşüncesi yattığı biliniyor.
kadınlara yönelik cinsel taciz ve çocuklara yönelik istismar vakalarının önüne geçebilmek ve "delili olmayan" bu olayların faillerini cezalandırabilmek için de kadının beyanının esas olduğu, daha doğrusu kesin bir delilin bulunmadığı fakat bir kadının tacize/tecavüze uğradığına dair ciddi izlenimlerin olduğu olaylarda yalnızca o kadının beyanına dayanarak da kararlar verilmeye başlandı. iyi ki de başlandı.
sizin yaşadığınız tekil olayda, eğer samimiyseniz mağdur olduğunuzu kabul edebiliriz. ceza kurallarını tümü de böylesi tekil olaylara göre değil genel açısından koruyucu ifadeler içerirler zaten. bir diğer söyleyişle bir kadının taciz edildiğine dair yalan söyleme ihtimali, söylememe ihtimalinden çok daha düşüktür. çünkü taciz bir kadın için aynı zamanda yaralayıcı ve onur kırıcıdır.
en ideal hukuk kurallarında dahi mutlaka "gözden kaçan" gerçek suçlular ve sahte mağdurlar olacaklardır. ancak geneli koruyan, hele ki böyle hassas bir konuda, toplumun çok büyük bir kesimi için umut olan düzenlemeleri ben destekliyorum.
kadınlara yönelik cinsel taciz ve çocuklara yönelik istismar vakalarının önüne geçebilmek ve "delili olmayan" bu olayların faillerini cezalandırabilmek için de kadının beyanının esas olduğu, daha doğrusu kesin bir delilin bulunmadığı fakat bir kadının tacize/tecavüze uğradığına dair ciddi izlenimlerin olduğu olaylarda yalnızca o kadının beyanına dayanarak da kararlar verilmeye başlandı. iyi ki de başlandı.
sizin yaşadığınız tekil olayda, eğer samimiyseniz mağdur olduğunuzu kabul edebiliriz. ceza kurallarını tümü de böylesi tekil olaylara göre değil genel açısından koruyucu ifadeler içerirler zaten. bir diğer söyleyişle bir kadının taciz edildiğine dair yalan söyleme ihtimali, söylememe ihtimalinden çok daha düşüktür. çünkü taciz bir kadın için aynı zamanda yaralayıcı ve onur kırıcıdır.
en ideal hukuk kurallarında dahi mutlaka "gözden kaçan" gerçek suçlular ve sahte mağdurlar olacaklardır. ancak geneli koruyan, hele ki böyle hassas bir konuda, toplumun çok büyük bir kesimi için umut olan düzenlemeleri ben destekliyorum.
0
valla ben suçsuz olsam karşımda alem-i cihan olsa mahkeme yoluna giderdim.
0
Yaşadıklarınızı okudum, eğer kelimesi kelimesine anlattığınız gibiyse üzücü bir durum olmuş. Cevap vermek istiyorum: kadının beyanı her şeye rağmen, hala esastır. Erkek suçsuzluğunu kanıtlamak durumundadır. Kanıtlarsa kadının beyanı esas olmaktan çıkar, hesap sorma ve hem kanuni, hem de toplumsal olarak yaptırım uygulama hakkı doğar.
Bunun uygulanmasının gerekliliği, kadınların tacize ya da tecavüze uğradıklarını ifade etmelerinin ardından toplum nezdinde fazlasıyla büyük baskı görmeleri sebebiyle, bir yanıyla. Bunun dışında, toplumda halihazırda "o kesin bir şey demiştir yoksa erkek niye peşine takılsın", "yok ya o işler karışık çok kurcalamamak lazım", "yüz bulamayınca iftira atıyor" şeklindeki kalıpların fazlasıyla alıcı bulma durumu da malumunuz.
Üstelik bahsi geçen kişi konumlu birisiyse, gücünü kullanıp kadını ezebilir ya da suçunu "koskoca müdürüm ben, sana mı bakacağım" gibi argümanlar üzerinden örtbas etmeye çalışabilir.
Tüm bunlarla ilgili yaşanmış yüzlerce, binlerce örnek var. Ve görülüyor ki kadının mağduriyeti, kadın beyanı esas kabul edilmesine rağmen yine de erkekle kıyaslandığında çok çok daha fazladır.
Bunları bir erkek olarak yazıyorum. Bir süre sonra ben de "kadının beyanı esastır" ilkesine dayanılarak iftiraya uğrayabilirim, suçsuzluğumu kanıtlamaya çalışabilirim ve bu esnada ciddi şekilde mağduriyet yaşayabilirim. Dolayısıyla %100 savunuyorum, her zaman arkasındayım gibi bir durum olamaz elbette ki. Durumlar değişir, örnekler değişir, yaptırımlar, uygulamalar değişir. Amma ve lakin toplumun geneline baktığımız zaman bu kuralın uygulanmasının gerekliliği aşikar.
Bunun uygulanmasının gerekliliği, kadınların tacize ya da tecavüze uğradıklarını ifade etmelerinin ardından toplum nezdinde fazlasıyla büyük baskı görmeleri sebebiyle, bir yanıyla. Bunun dışında, toplumda halihazırda "o kesin bir şey demiştir yoksa erkek niye peşine takılsın", "yok ya o işler karışık çok kurcalamamak lazım", "yüz bulamayınca iftira atıyor" şeklindeki kalıpların fazlasıyla alıcı bulma durumu da malumunuz.
Üstelik bahsi geçen kişi konumlu birisiyse, gücünü kullanıp kadını ezebilir ya da suçunu "koskoca müdürüm ben, sana mı bakacağım" gibi argümanlar üzerinden örtbas etmeye çalışabilir.
Tüm bunlarla ilgili yaşanmış yüzlerce, binlerce örnek var. Ve görülüyor ki kadının mağduriyeti, kadın beyanı esas kabul edilmesine rağmen yine de erkekle kıyaslandığında çok çok daha fazladır.
Bunları bir erkek olarak yazıyorum. Bir süre sonra ben de "kadının beyanı esastır" ilkesine dayanılarak iftiraya uğrayabilirim, suçsuzluğumu kanıtlamaya çalışabilirim ve bu esnada ciddi şekilde mağduriyet yaşayabilirim. Dolayısıyla %100 savunuyorum, her zaman arkasındayım gibi bir durum olamaz elbette ki. Durumlar değişir, örnekler değişir, yaptırımlar, uygulamalar değişir. Amma ve lakin toplumun geneline baktığımız zaman bu kuralın uygulanmasının gerekliliği aşikar.
0
Konuyla ilgili net bir fikir edinebildin mi abi? Edinemediysen tek cümleyle özetleyeceğim: bir üstteki yoruma bak, işte erkek özelinde toplum bu kadar sığ ve böylesine ciddi bir konu hakkında bu kadar gevrek gevrek konuşabiliyor.
Milliyetçiysen, Sünniysen, Türksen, erkeksen, işçi değilsen bu ülkede kolay kolay ezilmezsin. Ama 10 sene sonra çocuklarının yüzüne rahatça, eziklik duymadan bakabilmek için o ezilenlerin yanında yer alabilirsin. Kuşkusuz ki bundan memnuniyet duyarlar.
Milliyetçiysen, Sünniysen, Türksen, erkeksen, işçi değilsen bu ülkede kolay kolay ezilmezsin. Ama 10 sene sonra çocuklarının yüzüne rahatça, eziklik duymadan bakabilmek için o ezilenlerin yanında yer alabilirsin. Kuşkusuz ki bundan memnuniyet duyarlar.
0
@sevgicim benimle uğraşmayı bırak abi. ben seni işaret edip cevaplıyormuyum? senin yorumun sana benimki bana. ağzımızı açamıyoruz şurada yahu, hala nasıl eziliyorsunuz diyorsun
0
Feminizmin özü bu zaten. Biri mağdur olacak, diğeri bunu kullanacak.
0
tipik kafa s*ken feminist zırvaları. bugün akdeniz üniversitesinde sınıf basan tiplere bak. erkek olsalar eminim ortalamanın çok üstünde kaba saba olurlardı. "erkek suçsuzluğunu ispat etmeli" gibi bir mantık olabilir mi yahu.
keşke o kağıda imza atmasaydın. başlarım ilçe emniyet müdürüne. yok muydu senin de tanıdık kimse selamını söyleyebileceğin.
keşke o kağıda imza atmasaydın. başlarım ilçe emniyet müdürüne. yok muydu senin de tanıdık kimse selamını söyleyebileceğin.
0
adam evde yemeğini,temizliğini vs işlerini büyük oranda annesine/eşine yaptırır, dilinden cinsiyetçi küfür eksik olmaz, cinselliği kendine ödül,kadına ise cezalandırma olarak görür ve hala ona sorsan kadınlara bir şey yapmıyordur.
ona göre iyi ya da kötü erkekler ile iyi ya da kötü kadınlar vardır. bir türlü anlayamaz, anlasa da anlamamazlıktan gelir kadınların bir bütün olarak erkek cinsiyeti üzerinden ezildiğini; kişiler üzerinden değil.
ona göre iyi ya da kötü erkekler ile iyi ya da kötü kadınlar vardır. bir türlü anlayamaz, anlasa da anlamamazlıktan gelir kadınların bir bütün olarak erkek cinsiyeti üzerinden ezildiğini; kişiler üzerinden değil.
0
ama sizin başınıza gelen şey az rastlanacak bi durum, kadınlar bu ülkede sürekli taciz ediliyor sözle, fiziksel neyse işte. ne toplu taşıma var rahat olduğumuz, ne yolda yürüyebiliyoruz belki ciddiye almıyorsunuzdur, ya o kadar da değil diyorsunuzdur erkekler olarak ama bu durum gerçekten bizi etkiliyor.
ama değişmeyecek tabi bu ülkenin yapısı böyle, topraklarımıza işlemiş sanki kaçamıyoruz, kurtulamıyoruz, itiraz etmeye çalışsak kime edeceğiz? böyle olmaz bu iş deyince feminist saçmalığı oluyor.
belki arada saçmalıyoruz da ne bileyim. üniversitedeki o olay mesela haklı bile olsalar haksız duruma düştüler yani ama belki bıktığımız için, yorulduğumuz içindir.
bu arada eğer anlattıklarınız söylediğiniz şekilde gerçekleştiyse haklısınız ama bu ülkede bi kadının şikayetçi olup üstüne bide damga yemeden haklı çıkmış olması hayret verici bi durum sözde "esas olan kadın beyanı" normalde pek işlemiyor, size denk gelmiş.
ama değişmeyecek tabi bu ülkenin yapısı böyle, topraklarımıza işlemiş sanki kaçamıyoruz, kurtulamıyoruz, itiraz etmeye çalışsak kime edeceğiz? böyle olmaz bu iş deyince feminist saçmalığı oluyor.
belki arada saçmalıyoruz da ne bileyim. üniversitedeki o olay mesela haklı bile olsalar haksız duruma düştüler yani ama belki bıktığımız için, yorulduğumuz içindir.
bu arada eğer anlattıklarınız söylediğiniz şekilde gerçekleştiyse haklısınız ama bu ülkede bi kadının şikayetçi olup üstüne bide damga yemeden haklı çıkmış olması hayret verici bi durum sözde "esas olan kadın beyanı" normalde pek işlemiyor, size denk gelmiş.
0
25.12.2015 edit:
asıl hikayeyi daha nce aşağıda anlatmıştım. karşı taraf bana şikayetini geri çektiklerini söylemesine rağmen, uzlaşmak istemiyorum" şeklinde daha sonra beyanda bulunmuşlar. telefonla emniyet müdürünü arayıp szlü bir şekilde söylemiş olabilirler bu kısımı bilmiyorum. neyse, ben her şey kapandı zannederken, kısa bir süre savcılıktan kağıt geldi. savcı asliye mahkemesine gitmiş, reddedilmiş. ardından itiraz edip ağır cezaya gitmiş. ağır ceza mahkemesi, her ne kadar şüpheli suçunu kabul edip, özür dilemişse de, şu şu delillerin yetersizliği, müştekinin şu çelişkisi vs sebebiyle kovuşturmaya gerek yoktur kararı vermiş. şimdi bu metin kpss sürecinde karşıma çıkar ve engel teşkil eder mi? bu emniyet müdürü olacak gggggggg herife hukuken yapabileceğim bir şey var mı? ( ifademi kendi ağzıyla yazdırırken, yanımda arkadaşım da vardı )
asıl hikayeyi daha nce aşağıda anlatmıştım. karşı taraf bana şikayetini geri çektiklerini söylemesine rağmen, uzlaşmak istemiyorum" şeklinde daha sonra beyanda bulunmuşlar. telefonla emniyet müdürünü arayıp szlü bir şekilde söylemiş olabilirler bu kısımı bilmiyorum. neyse, ben her şey kapandı zannederken, kısa bir süre savcılıktan kağıt geldi. savcı asliye mahkemesine gitmiş, reddedilmiş. ardından itiraz edip ağır cezaya gitmiş. ağır ceza mahkemesi, her ne kadar şüpheli suçunu kabul edip, özür dilemişse de, şu şu delillerin yetersizliği, müştekinin şu çelişkisi vs sebebiyle kovuşturmaya gerek yoktur kararı vermiş. şimdi bu metin kpss sürecinde karşıma çıkar ve engel teşkil eder mi? bu emniyet müdürü olacak gggggggg herife hukuken yapabileceğim bir şey var mı? ( ifademi kendi ağzıyla yazdırırken, yanımda arkadaşım da vardı )
0
myearaz
Merhabalar. Burç FM'de her sabah 08-09:00 arasında gazete köşe yazılarının okunduğu "Güncel Yorum" adlı programın arka planında çalan müziği arıyorum. Shazamda bulamadım. Günlerdir arıyorum çıldırcam. Yardımcı olursanız çok sevinirim.. :)
Merhabalar. Burç FM'de her sabah 08-09:00 arasında gazete köşe yazılarının okunduğu "Güncel Yorum" adlı programın arka planında çalan müziği arıyorum. Shazamda bulamadım. Günlerdir arıyorum çıldırcam. Yardımcı olursanız çok sevinirim.. :)
0
ekaterina
Ben hakim diyorum ama arkadaş ısrarla kabul etmiyor. Ne allaşkına bu yaka? Bir de böyle bi gömleği 2 düğme açıp giymek apaçilikle kroluk arası bi yere tekamül etmez mi allaşkına hele bi de halı gibi sakalınız varsa :D
Ben hakim diyorum ama arkadaş ısrarla kabul etmiyor. Ne allaşkına bu yaka?
Bir de böyle bi gömleği 2 düğme açıp giymek apaçilikle kroluk arası bi yere tekamül etmez mi allaşkına hele bi de halı gibi sakalınız varsa :D
Bir de böyle bi gömleği 2 düğme açıp giymek apaçilikle kroluk arası bi yere tekamül etmez mi allaşkına hele bi de halı gibi sakalınız varsa :D
0
0
hakim yaka. son dönem hipsterlar da giyiyor ama esasen islamcı gençlerin giydiği bir gömlek. giyene göre değişir kıroluk vs mevzuları.
0
amarat
Merhaba,Başta avukatlar olmak üzere bütün duyuruculara sorumdur.6-7 senelik bir kiracı var. Kira dolar ile, geçen sene 6 ay ödememiş ve 7. ayda bütün kirayı ödemişti. 8-9 ay daha düzgün ödedi fakat Ekim ayında geciktirmeye başladı. Büyük ihtimal tekrar bir 6 ay geç ödeyip sonra ödemek isteyecek ama
Merhaba,
Başta avukatlar olmak üzere bütün duyuruculara sorumdur.
6-7 senelik bir kiracı var. Kira dolar ile, geçen sene 6 ay ödememiş ve 7. ayda bütün kirayı ödemişti. 8-9 ay daha düzgün ödedi fakat Ekim ayında geciktirmeye başladı. Büyük ihtimal tekrar bir 6 ay geç ödeyip sonra ödemek isteyecek ama biz bunu istemiyoruz.
Aramızda kira kontratosu yok. İmzalı bir belge yok yani.
Bu adamı nasıl çıkartırız? Nasıl bir yol izlemeliyiz.
Bilgiler için şimdiden teşekkürler.
Başta avukatlar olmak üzere bütün duyuruculara sorumdur.
6-7 senelik bir kiracı var. Kira dolar ile, geçen sene 6 ay ödememiş ve 7. ayda bütün kirayı ödemişti. 8-9 ay daha düzgün ödedi fakat Ekim ayında geciktirmeye başladı. Büyük ihtimal tekrar bir 6 ay geç ödeyip sonra ödemek isteyecek ama biz bunu istemiyoruz.
Aramızda kira kontratosu yok. İmzalı bir belge yok yani.
Bu adamı nasıl çıkartırız? Nasıl bir yol izlemeliyiz.
Bilgiler için şimdiden teşekkürler.
0
dolarla kiraya verdiğiniz bir eviniz varsa, buradaki avukatların yardımına ihtiyacınız yok demektir. burada daha çok dayanışma amacıyla, ilk elden bir avukata danışamayacak kişilerin hukuki sorunlarına yardımcı oluyoruz.
cevap, avukat tutun.
cevap, avukat tutun.
0
selam,
iki yola başvurabilirsiniz.
ilki; 30 ihtarlı diye tabir edilen icra takibi yapmak. bunda şu anda ödenmemiş olan kira alacağını takibe koyuyorsunuz ve kiracıya ödeme emri gidiyor 30 gün içinde kira borcunu öde diye. 30 gün içinde ödemezse icra mahkemesinde tahliye davası açıyorsunuz. Genelde tek celsede tahliye kararı çıkar özel bir durum yoksa. ancak 30 gün içinde ödeme yaparsa tahliye şansınız kalmaz.
diğer yöntem iki haklı ihtar. bunda örneğin "ekim ayı kirasını ödemedin, öde" diye ihtar çekiyorsun. sonra tekrar örneğin kasımı ödemedi. bir ihtar daha çekiyorsun "kasım ayı kirasını ödemedin, öde". artık elinde bir kira dönemi içinde çekilmiş 2 haklı ihtarın var ve bu bir tahliye nedenidir. sulh hukuk mahkemesinde tahliye davası açıyorsun bu nedenle.
birinci yöntem daha pratik ve hızlıdır. ancak dediğim gibi 30 günlük ödeme süresinde ödeme yaparsa tahliye şansın kalmaz.
ancak bu işleri avukatla yürütmeni tavsiye ederim. küçük bir hatada tahliye şansını kaybedebilirsin.
iki yola başvurabilirsiniz.
ilki; 30 ihtarlı diye tabir edilen icra takibi yapmak. bunda şu anda ödenmemiş olan kira alacağını takibe koyuyorsunuz ve kiracıya ödeme emri gidiyor 30 gün içinde kira borcunu öde diye. 30 gün içinde ödemezse icra mahkemesinde tahliye davası açıyorsunuz. Genelde tek celsede tahliye kararı çıkar özel bir durum yoksa. ancak 30 gün içinde ödeme yaparsa tahliye şansınız kalmaz.
diğer yöntem iki haklı ihtar. bunda örneğin "ekim ayı kirasını ödemedin, öde" diye ihtar çekiyorsun. sonra tekrar örneğin kasımı ödemedi. bir ihtar daha çekiyorsun "kasım ayı kirasını ödemedin, öde". artık elinde bir kira dönemi içinde çekilmiş 2 haklı ihtarın var ve bu bir tahliye nedenidir. sulh hukuk mahkemesinde tahliye davası açıyorsun bu nedenle.
birinci yöntem daha pratik ve hızlıdır. ancak dediğim gibi 30 günlük ödeme süresinde ödeme yaparsa tahliye şansın kalmaz.
ancak bu işleri avukatla yürütmeni tavsiye ederim. küçük bir hatada tahliye şansını kaybedebilirsin.
0
Not ev değil, iş yeri burası.
@the sado, teşekkür ederim. Bu davanın süresi ne kadar acaba?
Daha önce de başka bir yerde başka bir nedenle kiracıyla sorun yaşamıştık.
Kiracının evine haciz gidiyordu, ödeyeceğim diye söz verdi son anda vazgeçtik, adam da evi boşalttı gitti ama süreç bir sene sürdü.
Neden bu kadar uzun sürdü dediğimizde evrakların çağlayana gitmesi çok uzun sürdü, çağlayan yeni açılıyordu, kiracı oturduğu dairemizi kendi resmi yeri olmadığından başka yere yazı gitmiş, her bir sorun 1-2 ay attı.
Bu 2 kere öde diye yazı yollayınca bu 1 yıllık süre ilk öde emrinden sonra mı başlar yoksa takvim yılı mı esastır?
Eylül ve ekimi ödemedi diye bir öde diye ihtar çeksek iki sayılır mı?
Teşekkürler.
@the sado, teşekkür ederim. Bu davanın süresi ne kadar acaba?
Daha önce de başka bir yerde başka bir nedenle kiracıyla sorun yaşamıştık.
Kiracının evine haciz gidiyordu, ödeyeceğim diye söz verdi son anda vazgeçtik, adam da evi boşalttı gitti ama süreç bir sene sürdü.
Neden bu kadar uzun sürdü dediğimizde evrakların çağlayana gitmesi çok uzun sürdü, çağlayan yeni açılıyordu, kiracı oturduğu dairemizi kendi resmi yeri olmadığından başka yere yazı gitmiş, her bir sorun 1-2 ay attı.
Bu 2 kere öde diye yazı yollayınca bu 1 yıllık süre ilk öde emrinden sonra mı başlar yoksa takvim yılı mı esastır?
Eylül ve ekimi ödemedi diye bir öde diye ihtar çeksek iki sayılır mı?
Teşekkürler.
0
"Bu davanın süresi ne kadar acaba?"
valla burası türkiye o işler çok net değil :)
"Bu 2 kere öde diye yazı yollayınca bu 1 yıllık süre ilk öde emrinden sonra mı başlar yoksa takvim yılı mı esastır?"
bir kira yılı esastır.
örneğin kira başlangıcın mayıs ayı olsun. sen ekimde 1 ihtar çektin diyelim. ikinci ihtarı en geç mayısa kadar çekmen lazım.
Eylül ve ekimi ödemedi diye bir öde diye ihtar çeksek iki sayılır mı?
sayılmaz. 2 haklı ihtar çekmen lazım.
valla burası türkiye o işler çok net değil :)
"Bu 2 kere öde diye yazı yollayınca bu 1 yıllık süre ilk öde emrinden sonra mı başlar yoksa takvim yılı mı esastır?"
bir kira yılı esastır.
örneğin kira başlangıcın mayıs ayı olsun. sen ekimde 1 ihtar çektin diyelim. ikinci ihtarı en geç mayısa kadar çekmen lazım.
Eylül ve ekimi ödemedi diye bir öde diye ihtar çeksek iki sayılır mı?
sayılmaz. 2 haklı ihtar çekmen lazım.
0
Peki, Ekim kirasını ödemedi, bunun için belli bir süre var mı?
Yani Kasım'ın 10'una kadar gibi bir süre var mı?
Yoksa nasıl 2 defa olacak?
Ekim'i 1 Aralık 2015 tarihinde
Kasımı' da 2 Aralık 2015 tarihinde noterden ihtar çekince 2 olmuş olmuyor mu?
İlla farklı aylarda mı olması lazım?
Gerçi sağol çok cevaplamışsın. Buna göre ben de elbet bir avukat tutup dava açacağım.
Ben tek uğraşamam.
Şunu sorayım son kez, Burası ben ve abimin ortak, tapuda ikimizin ismi de geçiyor, ikimizin de ayrı ayrı ihtar çekmesine gerek var mı?
Yani Kasım'ın 10'una kadar gibi bir süre var mı?
Yoksa nasıl 2 defa olacak?
Ekim'i 1 Aralık 2015 tarihinde
Kasımı' da 2 Aralık 2015 tarihinde noterden ihtar çekince 2 olmuş olmuyor mu?
İlla farklı aylarda mı olması lazım?
Gerçi sağol çok cevaplamışsın. Buna göre ben de elbet bir avukat tutup dava açacağım.
Ben tek uğraşamam.
Şunu sorayım son kez, Burası ben ve abimin ortak, tapuda ikimizin ismi de geçiyor, ikimizin de ayrı ayrı ihtar çekmesine gerek var mı?
0
"Peki, Ekim kirasını ödemedi, bunun için belli bir süre var mı?
Yani Kasım'ın 10'una kadar gibi bir süre var mı?
Yoksa nasıl 2 defa olacak?
Ekim'i 1 Aralık 2015 tarihinde
Kasımı' da 2 Aralık 2015 tarihinde noterden ihtar çekince 2 olmuş olmuyor mu?
İlla farklı aylarda mı olması lazım?"
farklı aylara ait olması gerekiyor ki 2 farklı ihtar olsun. kirayı ödeyene kadar ihtar çekme hakkın var aslında ama verdiğin örnek olmaz. sen tek ihtarda ekim ve kasımı ödemedin demek yerine, sırf elinde 2 haklı ihtar olsun diye 2 gün peşpeşe ihtar çekiyorsun. bu hakkın kötüye kullanılması olur.
kasım bitmeden ekimi ihtar et. kasımı ödemeyince kasımı ihtar et. ama ben olsam doğrudan takip yapardım şahsen, zira o da 1 haklı ihtar yerine geçer.
sen ihtar mihtar çekmeden hemen avukatınla otur bir strateji belirleyin en temizi.
Şunu sorayım son kez, Burası ben ve abimin ortak, tapuda ikimizin ismi de geçiyor, ikimizin de ayrı ayrı ihtar çekmesine gerek var mı?
tek ihtarı ikiniz birden çekmelisiniz.
Yani Kasım'ın 10'una kadar gibi bir süre var mı?
Yoksa nasıl 2 defa olacak?
Ekim'i 1 Aralık 2015 tarihinde
Kasımı' da 2 Aralık 2015 tarihinde noterden ihtar çekince 2 olmuş olmuyor mu?
İlla farklı aylarda mı olması lazım?"
farklı aylara ait olması gerekiyor ki 2 farklı ihtar olsun. kirayı ödeyene kadar ihtar çekme hakkın var aslında ama verdiğin örnek olmaz. sen tek ihtarda ekim ve kasımı ödemedin demek yerine, sırf elinde 2 haklı ihtar olsun diye 2 gün peşpeşe ihtar çekiyorsun. bu hakkın kötüye kullanılması olur.
kasım bitmeden ekimi ihtar et. kasımı ödemeyince kasımı ihtar et. ama ben olsam doğrudan takip yapardım şahsen, zira o da 1 haklı ihtar yerine geçer.
sen ihtar mihtar çekmeden hemen avukatınla otur bir strateji belirleyin en temizi.
Şunu sorayım son kez, Burası ben ve abimin ortak, tapuda ikimizin ismi de geçiyor, ikimizin de ayrı ayrı ihtar çekmesine gerek var mı?
tek ihtarı ikiniz birden çekmelisiniz.
0
ücretsiz hukuki danışmanlık vermek hukuka aykırıdır. burası resmen ücretsiz hukuki danışmanlık ve avukatların reklam yaptığı bir siteye dönüştü. hem siteyi bu içeriğinden dolayı hem de ücretsiz danışmanlık hizmeti veren avukatları c. savcılığna şikayet edeceğim. avukatları da barolarına bildireceğim. meslek kuralı bırakmadınız ortada.
0
Ben de mali müşavirim,
Vergi ile sorun ben cevaplıyım, ödeşmiş oluruz.
Açıkçası buradaki bilgi ile bu işleri yapamam zira malesef mahkemelerde bir başvuru bölümü bile yok. Vergi daireleri öyle mi hiç.
Bu bilgiler eşiğinde avukat ile konuşurken beni direkt bir yola yönlendirmesini engelleyecektir.
Vergi ile sorun ben cevaplıyım, ödeşmiş oluruz.
Açıkçası buradaki bilgi ile bu işleri yapamam zira malesef mahkemelerde bir başvuru bölümü bile yok. Vergi daireleri öyle mi hiç.
Bu bilgiler eşiğinde avukat ile konuşurken beni direkt bir yola yönlendirmesini engelleyecektir.
0
@amarat sizin öğrendiklerinizle bir şey yapabilmeniz bunun ölçüsü değildir. Av.Kanunu 164. madde A.A.Ü. Tarifesindeki ücretlerin altında hizmet verilmesini yasaklamıştır ve en küçük, en basit bir danışmanlık sorusu bile aaüt ye göre ücrete tabidir. kaldı ki verilen bilgiler de açıkça hukuki danışmanlık hizmeti niteliğindedir. Sizin mesleğinizdeki kurallar buna izin veriyor olabilir ama AV.Kanunu izin vermiyor.
0
zenc
günaydın arkadaşlar!sabah başıma gelen olayı anlatıp sonrasında görüş öneri ve tavsiyeleriniz almak istiyorum.saat 07,20 suları hadımköy gişelere girmeden oldu olay. bilen bilir gişenin girişi hafif virajlı. neyse ben sol seritteyim yanımda da gürsel turizmle ait bi servis neyse bu abi az bana doğru
günaydın arkadaşlar!
sabah başıma gelen olayı anlatıp sonrasında görüş öneri ve tavsiyeleriniz almak istiyorum.
saat 07,20 suları hadımköy gişelere girmeden oldu olay. bilen bilir gişenin girişi hafif virajlı. neyse ben sol seritteyim yanımda da gürsel turizmle ait bi servis neyse bu abi az bana doğru kaykılınca kısa bir korna bastım sıkıştırmasın diye. abi buna karşılık uzuuun bir korna bastı. yola devam ettik. meğer mevzu bitmemiş. adam gişelerin tam çıkışında önümü kesti araçtan indi. camımı açtım. ne yapıyorsun sen diye bağırmaya başladım. bir şey yapmadım şeridinden çıktın uyarmak için kornaya bastım yok sen şeridinden çıktın bana çarpıyordun. ehliyetini ruhsatını ver bana!! dedi. sen kimsin ki benim ehliyetimi istiyorsun bas git dedim. adam diyor ki içerde kamera var dedim kameran varsa adam gibi git sikayetını yap. yapıcam onu da yapıcam ama sen nerede çalışıyorsun onu söyle diyor. bu arada elini camdan içeri uzatıyor. sonra plakamı çekti. bir de arabasına binerken dua et kadınsın diyor. dedim daha ne yapacaksın. bas git işine polisi çağırtma bana. adam gitti plakasını aldım..
herkesin ufak tefek hataları olur. hadi diyelim ben hatalıyım madem kameran var direk şikayet et dimi? yol kesip el kol yapmak, tehtid etmek nedir? eminim ki erkek olsaydım o araba sadece kornaya basıp gidecekti..
gürsel turizmi aradım. güvenliğe anlattım. mesai saatinde yetkilileri aratacağız dedi. çok korkmuştum epey de ağladım. hala da iyi sayılmam elim ayağım titriyor. adam nerde çalışıyorsun dedi ya plakam zaten şirketin üzerine. firma sahiplerine gelir gelmez anlattım. bilgileri olsun diye. onlar da ilgileneceğiz. emniyete bildiririz dediler.
ben ne yapacağım şimdi hatalıysam da kanıtlanır cezamı öderim sorun bu değil. bu adamın benim ehliyetimi ruhsatımı isteme hakkı var mıydı? araçtan içeri el kol sokması vs?
sabah başıma gelen olayı anlatıp sonrasında görüş öneri ve tavsiyeleriniz almak istiyorum.
saat 07,20 suları hadımköy gişelere girmeden oldu olay. bilen bilir gişenin girişi hafif virajlı. neyse ben sol seritteyim yanımda da gürsel turizmle ait bi servis neyse bu abi az bana doğru kaykılınca kısa bir korna bastım sıkıştırmasın diye. abi buna karşılık uzuuun bir korna bastı. yola devam ettik. meğer mevzu bitmemiş. adam gişelerin tam çıkışında önümü kesti araçtan indi. camımı açtım. ne yapıyorsun sen diye bağırmaya başladım. bir şey yapmadım şeridinden çıktın uyarmak için kornaya bastım yok sen şeridinden çıktın bana çarpıyordun. ehliyetini ruhsatını ver bana!! dedi. sen kimsin ki benim ehliyetimi istiyorsun bas git dedim. adam diyor ki içerde kamera var dedim kameran varsa adam gibi git sikayetını yap. yapıcam onu da yapıcam ama sen nerede çalışıyorsun onu söyle diyor. bu arada elini camdan içeri uzatıyor. sonra plakamı çekti. bir de arabasına binerken dua et kadınsın diyor. dedim daha ne yapacaksın. bas git işine polisi çağırtma bana. adam gitti plakasını aldım..
herkesin ufak tefek hataları olur. hadi diyelim ben hatalıyım madem kameran var direk şikayet et dimi? yol kesip el kol yapmak, tehtid etmek nedir? eminim ki erkek olsaydım o araba sadece kornaya basıp gidecekti..
gürsel turizmi aradım. güvenliğe anlattım. mesai saatinde yetkilileri aratacağız dedi. çok korkmuştum epey de ağladım. hala da iyi sayılmam elim ayağım titriyor. adam nerde çalışıyorsun dedi ya plakam zaten şirketin üzerine. firma sahiplerine gelir gelmez anlattım. bilgileri olsun diye. onlar da ilgileneceğiz. emniyete bildiririz dediler.
ben ne yapacağım şimdi hatalıysam da kanıtlanır cezamı öderim sorun bu değil. bu adamın benim ehliyetimi ruhsatımı isteme hakkı var mıydı? araçtan içeri el kol sokması vs?
0
olayda taciz yok. küfür,hakaret,tehdit vs varsa savcılığa bildirebilirsiniz. ama yapabileceğiniz en etkili şeyi yapmışsınız zaten iş yerine söyleyerek.
0
Şerit ihlalinden ceza mı kestirecekmiş? Ya kusura bakmayın da ona ehliyet verenin ...
Neden diyeceksiniz: Az önce 20-30 dakikalık bir yolculuk ile işe geldim. Herhalde sayısız şerit ihlaline tanık oldum ve bazılarını da ben yapmak zorunda kaldım. İstanbul trafiği bu. Gayet normal. Önünüzü kesmesine izin vermeseydiniz keşke. Neyse ki araçtan inmemişsiniz.
Geçmiş olsun bir trafik magandasıyla yakın temas yaşamışsınız.Ne turizmse şikayet edin hatta size bir ipucu: Hangi firmanın servisini çektiğini bulun o aracın. O firmayı taciz edin. Benim firmamın servisini çeken bir araçsa böyle 3 şikayet gelse o adam bir daha benle çalışamaz. O da buna ders ötesi olur.
Neden diyeceksiniz: Az önce 20-30 dakikalık bir yolculuk ile işe geldim. Herhalde sayısız şerit ihlaline tanık oldum ve bazılarını da ben yapmak zorunda kaldım. İstanbul trafiği bu. Gayet normal. Önünüzü kesmesine izin vermeseydiniz keşke. Neyse ki araçtan inmemişsiniz.
Geçmiş olsun bir trafik magandasıyla yakın temas yaşamışsınız.Ne turizmse şikayet edin hatta size bir ipucu: Hangi firmanın servisini çektiğini bulun o aracın. O firmayı taciz edin. Benim firmamın servisini çeken bir araçsa böyle 3 şikayet gelse o adam bir daha benle çalışamaz. O da buna ders ötesi olur.
0
Yapilabilecek en uygun ve mantikli seyi yapmissiniz. Keske cami falan indirip agiz dalasina girmeseymissiniz. Bu tip magandalardan epey korkuyorum ben, sagi soli belli olmuyo malum herkesin belinde de silah :/
Gecmis olsun
Gecmis olsun
0
gürsel turizm'i arayıp güvenliğe anlatmayın. şirketin merkez ofisine gidip yetkili biriyle görüşün. güvenlik ne yapabilir?
0
bi dahakine ne camı aç, ne arabadan in, ne münakaşaya gir. kaç gitsin. adam klasik bir trafik eşkiyası. pas geç uğraşma.
0
ayrıca, karakola gidip şikayetçi ol mutlaka. yerinde olsam çok uğraştırırım adamı.
bir kaç hafta oldu. fenerbahçe'den taksiye bindik, kadıköy tarafına dedik, adam tam terse bostancı yönüne gidiyor. iki kere kadıköy yolunu geçti, bildiğim yoldan giderim diyor. bu arada deli gibi sigara içiyor içeride. baktım, olacak gibi değil, kadıköy yolundan epey uzaklaşınca durdurdum. 8 lira yazmış. 10 lira verdim, 2 liram yok, git ara bul 8 lira ver diyor. ben de 2 liramı ver diyorum. peki o zaman bekleyelim dedi. çekti kenara, taksimetre durduğu yerde artıyor. magandalık yapıyor ama yanlış adama denk geldi. polisi arıyorum dedim. gerek yok karakol yakında diyor bu sefer. tamam kardeşim gidelim bakalım sonucu sana mı hayırlı bana mı dedim. uzun uzun gezdik karakolu bulmaya. benim vazgeçeceğimi sanıyor. tamam in taksiden uğraştırma beni, çoluğum çocuğumun rızkı falan, oradan çalışmaya başladı. kabul etmiyorum, karakola gidiyoruz dedim. sonuçta karakola gitmedik ama beni geride durduğu yere götürdü ve 2 liramı da verdi. benim için magandalığının sonucunda zarar etmesi yeterliydi, peşini bıraktım.
haklıysanız hayatta hiç kimseye, magandaya, zorbaya eyvallah demeyin.
bir kaç hafta oldu. fenerbahçe'den taksiye bindik, kadıköy tarafına dedik, adam tam terse bostancı yönüne gidiyor. iki kere kadıköy yolunu geçti, bildiğim yoldan giderim diyor. bu arada deli gibi sigara içiyor içeride. baktım, olacak gibi değil, kadıköy yolundan epey uzaklaşınca durdurdum. 8 lira yazmış. 10 lira verdim, 2 liram yok, git ara bul 8 lira ver diyor. ben de 2 liramı ver diyorum. peki o zaman bekleyelim dedi. çekti kenara, taksimetre durduğu yerde artıyor. magandalık yapıyor ama yanlış adama denk geldi. polisi arıyorum dedim. gerek yok karakol yakında diyor bu sefer. tamam kardeşim gidelim bakalım sonucu sana mı hayırlı bana mı dedim. uzun uzun gezdik karakolu bulmaya. benim vazgeçeceğimi sanıyor. tamam in taksiden uğraştırma beni, çoluğum çocuğumun rızkı falan, oradan çalışmaya başladı. kabul etmiyorum, karakola gidiyoruz dedim. sonuçta karakola gitmedik ama beni geride durduğu yere götürdü ve 2 liramı da verdi. benim için magandalığının sonucunda zarar etmesi yeterliydi, peşini bıraktım.
haklıysanız hayatta hiç kimseye, magandaya, zorbaya eyvallah demeyin.
0
Hemen emniyete hemen!
Amacı ne? Bunu irdelemek sizin göreviniz değil. Erkek olsaydınız artistlik yapmazdı emin olun.
Amacını kendisi anlatsın, kendisini savunsun. Siz acilen şikayetinizi yapın.
Biraz sakin olmalı, magandalığın lüzmu yok.
Amacı ne? Bunu irdelemek sizin göreviniz değil. Erkek olsaydınız artistlik yapmazdı emin olun.
Amacını kendisi anlatsın, kendisini savunsun. Siz acilen şikayetinizi yapın.
Biraz sakin olmalı, magandalığın lüzmu yok.
0
işte sırf bu durumlarda kullanmak için erkek halimle araç kamerası aldım. öyle hareket yapana kamerayı gösteriyorum pısıyorlar. imkanı olan herkes bir araç kamerası edinmeli. çok ciddi faydasını göreceksiniz.
ben şunu aldım. çokta memnunum. sınırsız ve full hd kayıt yapıyor (gerçek full hd gibi)
odisu.com
ben şunu aldım. çokta memnunum. sınırsız ve full hd kayıt yapıyor (gerçek full hd gibi)
odisu.com
0
çok geçmiş olsun zenc'cim. erkek olsaydın o angut öyle el kol hareketi yapamazdı kolay kolay. ben de trafikte böyle angutlara karşı sakin olamıyorum ama bu hiç iyi bi şey değil. birdahakine öyle durup bekleme. uymadan yoluna devam et gitsin.
0
Erkek olsaydın bunu kesinlikle yapamazdı o hanzo. Yanlış anlama lütfen ama münakaşaya girmekle hata etmişsin çok var trafikte böyle öküzler keşke basıp gitseydin en fazla bir kaç dakika aklında kalıyor sonra unutuyorsun iş güç stresinden zaten. bak böyle daha kötü olmuş ağlamışsın, sinirlerin yıpranmış, işine odaklanamamışsın değmemiş işte.
birde ehliyet ruhsat isteme hakkı yok, kolluk kuvveti mi bu ? kaza tespit tutanağında maddi hasarlı bir durum olduğunda böyle şeyler karşılıklı olarak veriliyor. Bu herif trafik polisi mi ortada bir şerit ihlali var diye ehliyetini ruhsatını istesin ? Bayan olarak gördüğü için kendince şovunu yapmış. Eğer plakasını aldıysan beyazmasa'ya da bildirebilirsin
birde ehliyet ruhsat isteme hakkı yok, kolluk kuvveti mi bu ? kaza tespit tutanağında maddi hasarlı bir durum olduğunda böyle şeyler karşılıklı olarak veriliyor. Bu herif trafik polisi mi ortada bir şerit ihlali var diye ehliyetini ruhsatını istesin ? Bayan olarak gördüğü için kendince şovunu yapmış. Eğer plakasını aldıysan beyazmasa'ya da bildirebilirsin
0
bilemedim daha önce başıma böyle bir şey gelmediği için durdum. akıl edemedim yoksa durur muydum hiç :( şimdi gürsele yazılı şikayet dilekçesi yazıyoruz. aracın bağlı olduğu bölge sorumlusunun da numarasını aldık. sonrasında da emniyete gideceğim.
hatalıysam kameranda var direk emniyete bildir beni öyle dayılanıp cezamı kendi kendine vermek neymiş görsün istiyorum. başı ağrısın işte. yoksa ne sahidim var ne bişi tek başımaydım hoş yalnız olmasaydım bu olay olmazdı zaten.
hatalıysam kameranda var direk emniyete bildir beni öyle dayılanıp cezamı kendi kendine vermek neymiş görsün istiyorum. başı ağrısın işte. yoksa ne sahidim var ne bişi tek başımaydım hoş yalnız olmasaydım bu olay olmazdı zaten.
0
acaba hangi şirketin servisini çekiyor. bizim şirketinse gözüne iyi bi görünürdüm.
0
başka bir arabanın önünü kesmesi bile bence taciz olarak değerlendirilebilir. şikayet ederse kendi başını yakar gibi.
0
oncelikle cok gecmis olsun zenc
arkadaslar burasi turkiye, kamerayi gosteriyorum pirsiyorlar yazmislar... vakti zamaninda cok hakkimi aramaya calistim; polise gittim, calistigi kuruma sikayet ettim, silah ceken oldu polise gittik silahin cinsi nedir diye sordular bana, sonra da bu silah degildir kuru sikidir filan aranizda halledin denildi filan filan.
cok resmi kurumlardan geri donus yapildi sadece, onun disinda hic bir sey olmadi.
o yuzden bu ruh hastasi manyaklar her seyi yapabilirler, istediginiz kadar hakli olun ya da ispatiniz oldun; hic bir sey caninizdan onemli degil!!! o yuzden ne kornaya basin ne selektor yapin, sikistirsalar bile bunu yapinca yanlis anliyorlar cunku... kaskonuz vardir filan, caninizdan onemli degik...
arkadaslar burasi turkiye, kamerayi gosteriyorum pirsiyorlar yazmislar... vakti zamaninda cok hakkimi aramaya calistim; polise gittim, calistigi kuruma sikayet ettim, silah ceken oldu polise gittik silahin cinsi nedir diye sordular bana, sonra da bu silah degildir kuru sikidir filan aranizda halledin denildi filan filan.
cok resmi kurumlardan geri donus yapildi sadece, onun disinda hic bir sey olmadi.
o yuzden bu ruh hastasi manyaklar her seyi yapabilirler, istediginiz kadar hakli olun ya da ispatiniz oldun; hic bir sey caninizdan onemli degil!!! o yuzden ne kornaya basin ne selektor yapin, sikistirsalar bile bunu yapinca yanlis anliyorlar cunku... kaskonuz vardir filan, caninizdan onemli degik...
0
geçmiş olsun. böyle bir şey tekrar yaşarsan cam açma, kaçamıyorsan gerekirse kapıları kilitle polis gelene kadar bekle.
0
jesterdvine
Çalışanlar sabah servislerinde işe gider ya, genelde kaçla kaç arasındadır bu serviste olma süreci?
Çalışanlar sabah servislerinde işe gider ya, genelde kaçla kaç arasındadır bu serviste olma süreci?
0
sabor
malesef 1 gün bekleyecek takatim yok. şimdi gidip kasaptan bonfile alıp döküm tavada mühürleyip indirecem mideye. Çok fazla vaktim yok ama yine de lezzet veren 1 saatte bi etki edecek marinasyon tavsiyeniz var mı aceba?
malesef 1 gün bekleyecek takatim yok. şimdi gidip kasaptan bonfile alıp döküm tavada mühürleyip indirecem mideye. Çok fazla vaktim yok ama yine de lezzet veren 1 saatte bi etki edecek marinasyon tavsiyeniz var mı aceba?
0
ben kekik, kimyon, kişniş attığım zeytinyağına yatırıyorum. buzdolabına koyuyorum. 1 saat sonra da mühürleyerek pişirip yiyorum. iyi de oluyor. tamamen acemiyim.
0
bonfile alma, antrikot al. her yüzüne zeytinyağı dök. yine her iki yüzüne de deniz tuzu ve çekilmiş karabiber ek. bu şekilde bir saat beklet.
çok kızmış döküm tavada her yüzünü en fazla 3-4 dakika arası mühürle. eti pişirdikten sonra 3-4 dakika daha beklet ve ye.
bu.
et iyiyse marinasyona ihtiyacın da yok tuz, karabiber ve zeytinyağından başka.
çok kızmış döküm tavada her yüzünü en fazla 3-4 dakika arası mühürle. eti pişirdikten sonra 3-4 dakika daha beklet ve ye.
bu.
et iyiyse marinasyona ihtiyacın da yok tuz, karabiber ve zeytinyağından başka.
0
@mermize
Malesef güzel antrikot bulma şansım pek olmuyor :( genelde aldıklarım çok sert çıkıyor 1 saatlik bir marinasyonla da yumuşatmam imkansız gibi. Beklemek istemediğimden bonfile tercih ettim kısmen yumuşak olacak diye. Kaya tuzu mu deniz tuzu mu tavsiye edersin bu arada ?
Malesef güzel antrikot bulma şansım pek olmuyor :( genelde aldıklarım çok sert çıkıyor 1 saatlik bir marinasyonla da yumuşatmam imkansız gibi. Beklemek istemediğimden bonfile tercih ettim kısmen yumuşak olacak diye. Kaya tuzu mu deniz tuzu mu tavsiye edersin bu arada ?
0
Ben de salça olayım bari, ya benim merak ettiğim zeytinyagıyla marinasyon sonrası zeytinyagı tadı kalmıyor mu ette? O tat etin tadını değiştirmişti ben denediğimde. Bir de 3-4 dakika tutunca sulandı et. Mühürlemek için yapıyoruz ama mühürlerken sulanıyor.
0
çok az sirke ve zeytinyağı ile karışık baharat, pişirme öncesine kadar tuz koyma, tuzu önce koyarsan suyunu salar.
0
etinizi pişirmeden önce tuz atmanızı tavsiye etmem, pişerken fazla sulandırıp kurutacaktır.
istediğiniz kalınlıkta kestirdikten sonra üzerine buz dolabı poşeti koyup avuç içinizle hafifçe ezin.siz yapamıyorsanız kasaptan yapmasını rica edin. sonra zeytinyağına yatırıp 1 saat kadar bekletin. yağ daha içeriye nüfus edip eti yumuşatacaktır.
piştikten sonra kekik az karabiber ve tuz atın.
istediğiniz kalınlıkta kestirdikten sonra üzerine buz dolabı poşeti koyup avuç içinizle hafifçe ezin.siz yapamıyorsanız kasaptan yapmasını rica edin. sonra zeytinyağına yatırıp 1 saat kadar bekletin. yağ daha içeriye nüfus edip eti yumuşatacaktır.
piştikten sonra kekik az karabiber ve tuz atın.
0
1 adet orta boy soğan, 3 yemek kaşığı zeytin yağı, etin üzerine çıkacak kadar süt.
0
bütün yazılanları okudum. kyha'ya katılıyorum.
en son tavaya atmadan önce tuzlamak mantıklı. yine sert oluyor diyorsanız çok hızlı mühürleyip, biraz da önceden ısınmış fırına sürebilirsiniz.
2şer dakikalık mühürleme sonrası, 180 derecede 5-6 dakika iyi olabilir.
en son tavaya atmadan önce tuzlamak mantıklı. yine sert oluyor diyorsanız çok hızlı mühürleyip, biraz da önceden ısınmış fırına sürebilirsiniz.
2şer dakikalık mühürleme sonrası, 180 derecede 5-6 dakika iyi olabilir.
0
Birisi de dememis bonfileyi neden marine ediyorsun diye. Bonfile zaten yumusaktir, pisirmeden once oda sicaklginda beklet 15-20 dakika. Sonra muhurle iki yuzunu. Damak tadina gore pisir.
0
zeytinyağı, çok az sikre, tane karabiber çektim üstüne, çok az limon sıktım. etlere hafi masaj yapıp streçledim. 1bucuk saat civarında bu şekilde kalacak. sonra gömecem mideye. et güzele benziyordu, sonuçları burdan bildiricem. Bir arkadaş bahsetmiş bonfile yumuşak diye evet katılıyorum ama etin lezzetsiz olma ihtimali de var her bonfile güzel olmuyor malesef. vaktim olsaydı bir kaç güzel sos hazırlayacaktım ama uğraşasım yok. Bu arada güzel bir antrikot tüm bonfileleri döver :)
0
murtiii
Ben yaklaşık 4 yıldır Bonus kredi kartı kullanıyorum.Bu süre zarfında kredi kartı aidatını geri almak istiyorum.Bu kart ücreti yansıdığında sadece bir kere o döneme itiraz ettim onda da bonus vermişlerdi.Onun haricinde hiç itiraz etmedim kuzu kuzu ödedim.Şimdi ben bunlardan diğer yılların ücretini
Ben yaklaşık 4 yıldır Bonus kredi kartı kullanıyorum.Bu süre zarfında kredi kartı aidatını geri almak istiyorum.Bu kart ücreti yansıdığında sadece bir kere o döneme itiraz ettim onda da bonus vermişlerdi.Onun haricinde hiç itiraz etmedim kuzu kuzu ödedim.Şimdi ben bunlardan diğer yılların ücretini alabilir miyim?
0
fakyoras
Selamlar,Aklimda bir is fikri var. Malumunuz izmirlilerin milliyetciligi ortada :) Boyoz diyince ooo, domat diyince oooo.Istanbul'da boyoza, cigdeme hasret ceken izmirli nufusunun oldugunu biliyoruz. (Cevremdekiler oyle gozukuyor en azindan)Boyoz isimli bir mekan acsak, boyoz satsak, ara sira izmir
Selamlar,
Aklimda bir is fikri var. Malumunuz izmirlilerin milliyetciligi ortada :) Boyoz diyince ooo, domat diyince oooo.
Istanbul'da boyoza, cigdeme hasret ceken izmirli nufusunun oldugunu biliyoruz. (Cevremdekiler oyle gozukuyor en azindan)
Boyoz isimli bir mekan acsak, boyoz satsak, ara sira izmir lokmasi cikartsak, hatta bunu da karakoy-kadikoy gibi bir yere acsak is yapar mi? Izmir hakkinda bilgim bu ikisinden ibaret :) Yoresel bir iki sey daha eklenebilir fazla olmamak kaydiyla.
Eger kaliteli yapilirsa dolar tasar diyorum ben. Siz ne dusunuyorsunuz? Direk izmirlilerin yumusak taraflarina oynayacak bir mekan olacak.
Aklimda bir is fikri var. Malumunuz izmirlilerin milliyetciligi ortada :) Boyoz diyince ooo, domat diyince oooo.
Istanbul'da boyoza, cigdeme hasret ceken izmirli nufusunun oldugunu biliyoruz. (Cevremdekiler oyle gozukuyor en azindan)
Boyoz isimli bir mekan acsak, boyoz satsak, ara sira izmir lokmasi cikartsak, hatta bunu da karakoy-kadikoy gibi bir yere acsak is yapar mi? Izmir hakkinda bilgim bu ikisinden ibaret :) Yoresel bir iki sey daha eklenebilir fazla olmamak kaydiyla.
Eger kaliteli yapilirsa dolar tasar diyorum ben. Siz ne dusunuyorsunuz? Direk izmirlilerin yumusak taraflarina oynayacak bir mekan olacak.
0
boyoz diye bir bar açsan daha iyi olabilir. boyozu izmirlilerin de çok sevdiğini sanmıyorum:)
0
boyozu artık herkes biliyor. önceden boyoz dediğimizde bön bön bakılıyordu. şimdi herkes tanıyor.
o yüzden sadece izmirlilere satmazsınız herkes alır, izmirlilerin dışında da seviliyor artık boyoz. olabilir yani. güzel yaparsanız her türlü gider.
izmirde herkes yapıyor boyozu mesela. ama bir kaç isim yapmış yer var bu konuda, çıtır çıtır çıkarıyorlar, deli para kırıyordur adamlar.
tabi risk. ölç tart karar ver.
o yüzden sadece izmirlilere satmazsınız herkes alır, izmirlilerin dışında da seviliyor artık boyoz. olabilir yani. güzel yaparsanız her türlü gider.
izmirde herkes yapıyor boyozu mesela. ama bir kaç isim yapmış yer var bu konuda, çıtır çıtır çıkarıyorlar, deli para kırıyordur adamlar.
tabi risk. ölç tart karar ver.
0
izmir kumru (şu susamlı ekmek, domat biber tulumdan oluşan efsane üçlü) ve boyoz iş yapabilir ama özellikle boyozlar taze olmalı. yani boyoz ustası bulman veya kendin yapacak kadar iyi hamur açabiliyor olman lazım.
kumruda da gider erzincan tulumuyla yaparsan döverler seni haberin olsun :) İzmir tulum alman lazım ama mesela ben bulunduğum şehirde sadece migros'da bulabiliyorum ve 350gr. için 14 TL alıyorlar. İzmirde kilosu bu paradan ucuz :). sürekli izmirden peynir getirtmen de gerekebilir.
kumruda da gider erzincan tulumuyla yaparsan döverler seni haberin olsun :) İzmir tulum alman lazım ama mesela ben bulunduğum şehirde sadece migros'da bulabiliyorum ve 350gr. için 14 TL alıyorlar. İzmirde kilosu bu paradan ucuz :). sürekli izmirden peynir getirtmen de gerekebilir.
0
çocuk üni'de okurken (99'da) buradan koliyle boyoz yollamıştım ben istanbul'a. "burada da yapan var ama beceremiyorlar" demişti.
şimdi boyozun dondurulmuşunu yapmışlar, geçende bi markette denk geldiydim, aldım pişirdim, fena değildi. (tahanlısını yapmışlar)
çiğdem dediğin ayçiçeği ;)
izmir lokması, ot börekleri, salataları... çiğ börek de yapabilirsin.
canım çekti valla.
boyoz yapacaksan haşlanmış yumurta da hazırla. boyozun yanında yumurta yenir.
şimdi boyozun dondurulmuşunu yapmışlar, geçende bi markette denk geldiydim, aldım pişirdim, fena değildi. (tahanlısını yapmışlar)
çiğdem dediğin ayçiçeği ;)
izmir lokması, ot börekleri, salataları... çiğ börek de yapabilirsin.
canım çekti valla.
boyoz yapacaksan haşlanmış yumurta da hazırla. boyozun yanında yumurta yenir.
0
açık söyleyeyim; izmir'e has ürünler, izmirli olmayan bünyemde pek merak uyandırmıyor maalesef (çoğunu da denedim). sadece izmirlilere satış yaparak çarkı döndürebileceğinizi sanmıyorum. genel kitleye hitap edebilecek bir kaç ürün daha düşünün derim.
0
illa ki
Gitmek istiyorum bu ülkeden. Bu ülkeyle ilgili hayal kuramıyorum. Tüm enerjimi tüketti. Kadınım. Benimle gelebilecek kadın arkadaş var mı? Önce tanışırız. Sonra birlikte gideceğimiz ülkeyi seçip, plan yaparız.
Gitmek istiyorum bu ülkeden. Bu ülkeyle ilgili hayal kuramıyorum. Tüm enerjimi tüketti. Kadınım. Benimle gelebilecek kadın arkadaş var mı? Önce tanışırız. Sonra birlikte gideceğimiz ülkeyi seçip, plan yaparız.
0
Biz lezbiyeniz kendi ülkemizde kötü davranıyorlar derseniz, vatandanlış bile alırsınız :D
0
10 yıl bu kadar emeği başka ülkede verseydim çok daha iyi yerlere gelmiştim. Gece gündüz çalıştım. Elde var sıfır.
0
hiç sevmem burdan böyle tartışmalara girmeyi ama dayanamıyorum bugünlerde. yahu gidin bize ne? hayatınızda alacağınız böyle ciddi bir kararın yol arkadaşını buradan mı bulacaksınız?
ne kolay tükenen enerjiniz, ne bitik hayatlarınız varmış arkadaş. yeter yahu. bir sizi
üzülüyor, bir siz kırılıyorsunuz bu ülkede sanki. kaçın gidin.
ne kolay tükenen enerjiniz, ne bitik hayatlarınız varmış arkadaş. yeter yahu. bir sizi
üzülüyor, bir siz kırılıyorsunuz bu ülkede sanki. kaçın gidin.
0
dahili meddah ne oldu sana ya .Bi sakinleş pampa. :) Evlenmeyeceğiz. Sadece adaptasyon için bir süre birbirimize destek olacağız.
0
floydian@ erkeksi lezbiyen nedir? Yau siz benim duyurudan ne istediniz? Bir tane düzgün cevap gelmedi.
0
yaşınız kaç?
30dan az ise AGH ile gider, sonra geri dönmezsiniz.
birini arıyorsan Facebook'ta bazı gruplar var. "Nomad" mesela orada düzgün insanlar var. Dünyayı daha güzel yapmak hevesinde olan insanların toplaştığı gruplar da var. oraları incelerseniz kafanıza yakın insan tanıyabilirsiniz.
erkeksi lezbiyen bir sokak röportajında birinin söylediği komik ve anlamsız bir ifade.
30dan az ise AGH ile gider, sonra geri dönmezsiniz.
birini arıyorsan Facebook'ta bazı gruplar var. "Nomad" mesela orada düzgün insanlar var. Dünyayı daha güzel yapmak hevesinde olan insanların toplaştığı gruplar da var. oraları incelerseniz kafanıza yakın insan tanıyabilirsiniz.
erkeksi lezbiyen bir sokak röportajında birinin söylediği komik ve anlamsız bir ifade.
0
ofkeyle kalkanin yerine oturan yazar
Deri mont almak istiyorum. Aldığım zaman çok uzun süre kullanıyorum, eli yüzü düzgün kaliteli bir şey almak için nereye bakayım? Her zaman alabildiğim bir şey olmadığı için epey bir gezip bakmadan almak istemiyorum. Dik yaka, sade, spor bir model bakıyorum.Bundan öncekini neredeyse 8-9 sene giydim,
Deri mont almak istiyorum. Aldığım zaman çok uzun süre kullanıyorum, eli yüzü düzgün kaliteli bir şey almak için nereye bakayım? Her zaman alabildiğim bir şey olmadığı için epey bir gezip bakmadan almak istemiyorum. Dik yaka, sade, spor bir model bakıyorum.
Bundan öncekini neredeyse 8-9 sene giydim, zeytinburnuna gidip almıştık. Hala daha var mı oralarda? Tam olarak neresinde kalıyor zeytinburnunun?
Tavsiye edebileceğiniz bir dükkan, marka?
Bundan öncekini neredeyse 8-9 sene giydim, zeytinburnuna gidip almıştık. Hala daha var mı oralarda? Tam olarak neresinde kalıyor zeytinburnunun?
Tavsiye edebileceğiniz bir dükkan, marka?
0
evet z.burnu dericiler çarşısında vardır, derimod var bildiğim tek kaliteli marka. belki daha iyileri de vardır orda
0
Adamo yahut Punto. Biraz daha üst segment fakat pek kullanışlı ve kaliteli. Tanıdıklarım var, iletişime geçebilirsin benimle.
0
derimod iyi değil bence. ablamın montu üçüncü ayında bildiğin yırtıldı. ayakkabılarına da güvenemiyorum artık. bir yıl içinde kenarları açıldı filan. nereden alınır bilmiyorum ama bence derimod değil.
0
edaddy
Mhp Oy ve Ötesine müşahit kartı veriyor mu? Kesin bir bilgisi olan var mıdır?
Mhp Oy ve Ötesine müşahit kartı veriyor mu? Kesin bir bilgisi olan var mıdır?
0
bu konuda kesin bir bilgi almak zor. ama bugüne kadar mhp'den seçim kartı alan hiç oy ve ötesi müşahidi görmedim.
0
Eğitimlerinde duyduğuma göre genel merkez vermemiş ancak ilçe merkezleri yardımcı olmuş geçen seçimde. Örneğin benim arkadaşım var mhp ilçe teşkilatında, ben oy ve ötesi gönüllüsüyüm, bana kart vermiş. Öyle eş-dost muhabbeti yani.
Hiç kart alamadıkları tek parti akp imiş şu anda.
Hiç kart alamadıkları tek parti akp imiş şu anda.
0
vermeyebilirler çünkü mhp hdp akp ve chp den birer müşahit olmak zorunda,meclise girdikleri ve geçici de olsa hükumet kurulduğu için. diğer partilerden alabilirsin, ki çok da önemli değil, önemli olan orada olup oylara sahip çıkman
0
no christ requires
türkiyede iş yaptırmak için sözleştiğim firma 2 aydır işi yapmadı (15-20 gun olarak konusulmustu). kıçında paramı geri öde diye dolanmak istemiyorum, direk ihtarname çekeyim. işin ciddiyetini anlasın.konsolosluklardan çekiliyor mu? yapan var mı? ücret nedir?ihtarnameye ne yazayım? sözleşmeyi ve deko
türkiyede iş yaptırmak için sözleştiğim firma 2 aydır işi yapmadı (15-20 gun olarak konusulmustu). kıçında paramı geri öde diye dolanmak istemiyorum, direk ihtarname çekeyim. işin ciddiyetini anlasın.
konsolosluklardan çekiliyor mu? yapan var mı? ücret nedir?
ihtarnameye ne yazayım? sözleşmeyi ve dekontu da ekleyeyim mi? bir yardim.
konsolosluklardan çekiliyor mu? yapan var mı? ücret nedir?
ihtarnameye ne yazayım? sözleşmeyi ve dekontu da ekleyeyim mi? bir yardim.
0
beyinter
şu 3-4 günlük tatilde ne yapsam netsem, fikri olan var mı. şehir İstanbul
şu 3-4 günlük tatilde ne yapsam netsem, fikri olan var mı.
şehir İstanbul
şehir İstanbul
0
1. gün adalar. bisiklet, akşama rakı.
2. gün sirkeci,eminönü gülhane sultanahmet beyazıt. beyazıtta nargile, sultanahmette köfte, sultanahmet' çiğdem pastanesinde meyveli pasta, erol taş kahvesinde tavla ve çay.
3. gün hava güzelse eğer yıldız ya da maçka parkı kahvaltı yürüyüş, kitap okuma.
4. gün evde dinlenme.
2. gün sirkeci,eminönü gülhane sultanahmet beyazıt. beyazıtta nargile, sultanahmette köfte, sultanahmet' çiğdem pastanesinde meyveli pasta, erol taş kahvesinde tavla ve çay.
3. gün hava güzelse eğer yıldız ya da maçka parkı kahvaltı yürüyüş, kitap okuma.
4. gün evde dinlenme.
0
kemas
merhabao kadar çaresizim ki ne yapacağımı bilemiyorum geçen hafta eşime şiddet uyguladım ve pişmanım şiddete karşı bir insanım bir karıncayı bile incitmeO gece karımın telefonunda biz evlenmeden önceki sevgilisiyle aşk mesajlarını yakaladım 3-4 kere görüşmüşler hatta birgün piknik bile yapmışlar b
merhaba
o kadar çaresizim ki ne yapacağımı bilemiyorum
geçen hafta eşime şiddet uyguladım ve pişmanım şiddete karşı bir insanım bir karıncayı bile incitme
O gece karımın telefonunda biz evlenmeden önceki sevgilisiyle aşk mesajlarını yakaladım 3-4 kere görüşmüşler hatta birgün piknik bile yapmışlar bende dayanamadım ona karşı şiddet uyguladım ve hakaretler ettim sonra o gün tesadüfen anne ve babası geldi kızlarını o halde görünce kızlarını alıp hemen hastaneye gittiler ve darp raporu aldılar ertesi gün karakoldan beni aradılar eşim şikayetçi olmamasına rağmen kamu davası oluştuğu için beni ifade vermeye çağırdılar
kendi verdiği ifadede eski sevgilisiyle görüştüklerini de iltiraf etmiş ve şu an psikolojik tedaviye başladı aile psikoloğuna gidiyormuş ben yaptığım şeyler yüzünden özür mesajları attım çiçek falan gönderdim onun dediği sadece seni görmek istemiyorum senden nefret ediyorum diye mesajıma cevaplar veriyor
şimdi ne yapmalıyım ne olursa olsun diye beklemelimiyim yoksa onu tekrar eve döndürmek için yalvarmalımıyım
bizim bir tanede çoçuğumuz var 3 yaşında
ben ne yapmalıyım ?
o kadar çaresizim ki ne yapacağımı bilemiyorum
geçen hafta eşime şiddet uyguladım ve pişmanım şiddete karşı bir insanım bir karıncayı bile incitme
O gece karımın telefonunda biz evlenmeden önceki sevgilisiyle aşk mesajlarını yakaladım 3-4 kere görüşmüşler hatta birgün piknik bile yapmışlar bende dayanamadım ona karşı şiddet uyguladım ve hakaretler ettim sonra o gün tesadüfen anne ve babası geldi kızlarını o halde görünce kızlarını alıp hemen hastaneye gittiler ve darp raporu aldılar ertesi gün karakoldan beni aradılar eşim şikayetçi olmamasına rağmen kamu davası oluştuğu için beni ifade vermeye çağırdılar
kendi verdiği ifadede eski sevgilisiyle görüştüklerini de iltiraf etmiş ve şu an psikolojik tedaviye başladı aile psikoloğuna gidiyormuş ben yaptığım şeyler yüzünden özür mesajları attım çiçek falan gönderdim onun dediği sadece seni görmek istemiyorum senden nefret ediyorum diye mesajıma cevaplar veriyor
şimdi ne yapmalıyım ne olursa olsun diye beklemelimiyim yoksa onu tekrar eve döndürmek için yalvarmalımıyım
bizim bir tanede çoçuğumuz var 3 yaşında
ben ne yapmalıyım ?
0
zor hocam, biz ne kadar şunu şöyle yap desek de olayın içinde sen varsın, en doğrusunu sen bilirsin.
tek tavsiyem biraz zamana bırakman yönünde. anladığım kadarıyla çok sıcak her şey.
tek tavsiyem biraz zamana bırakman yönünde. anladığım kadarıyla çok sıcak her şey.
0
Eve dönse bile eski sevgili olayını tamamen sindirebilecek misin? Önce buna karar ver. Derinlerde bir yerde durmaya devam edecekse günün birinde yeniden ortaya çıkar çünkü.
0
Bu iliski duzelir mi sence? Bence imkansiz. Yollari en acisiz nasil ayirabilirim diye dusunmeye basla bence.
0
insan gerçekten yaşamadan anlamıyor
unutabilirim diye düşünüyorum tabi kolay olmayacak ama daha 3 yaşında olan çocuğumuz var boşansak çocuğumu düşünüyorum
unutabilirim diye düşünüyorum tabi kolay olmayacak ama daha 3 yaşında olan çocuğumuz var boşansak çocuğumu düşünüyorum
0
Simdi soyle bir durum var. Hadi duzeltelim aman zorlayalim duzelir belki diye diye yillar gececek ve cocuk bu bazen gergin bazen kavgali bazen soguk ortamda buyuyecek. Bunun yerine hic o olaylara(elbet bir seyler olacaktir boyle bir seyin etkisi asla tamamen yok olmaz) maruz kalmadan buyuyebilir.
0
ya acı olucak belki ama dikiş tutmaz sanırrm çocuk konusunda da anlaşın . yaptığı şeye gelincede olabilir aklı kaymıştır ne bileyim birşey olmuştur işte yapmıştır o hatayı kesinlikle sen şiddete başvurma. barışmak istersende,beraber bu süreci aşmak istediğinizi anlatın ona.
0
çocuk yapmasaymışsınız çok iyiymiş ama malesef çocuk var diyorsun.
dostum şiddet tabii ki çok yanlış, kesinlikle çözüm değil fakat anlayabiliyorum, ben olsam ben de senin verdiğin tepkiyi verirdim muhtemelen.
geri dönüşü yok bunun, eşinin yaptığı çok ama çok yanlış bir şey hele ki ortada çocuk varken, haketmiş demeyeceğim fakat ne bileyim çok da üzülmedim açıkcası eşinin durumuna.
yapman gereken şey her şeyi geçip çocuğunuz için en iyisi neyse ona karar vermek, oturup bi sakin kafayla bütün bu olayı geçip sadece çocuğunu düşünmelisin, onun için ne yapman gerekiyorsa yapmalısın, geri kalan her şey yetişkinler arasında çözülür bir şekilde boşanırsınız, sen sakinleşirsin o yaptığı yanlışın farkına varır vs artık her neyse.
fakat çocuk önemli, kendini ve eşini boşverip(özellikle eşini boşverip) çocuğa odaklanmalısın.
dostum şiddet tabii ki çok yanlış, kesinlikle çözüm değil fakat anlayabiliyorum, ben olsam ben de senin verdiğin tepkiyi verirdim muhtemelen.
geri dönüşü yok bunun, eşinin yaptığı çok ama çok yanlış bir şey hele ki ortada çocuk varken, haketmiş demeyeceğim fakat ne bileyim çok da üzülmedim açıkcası eşinin durumuna.
yapman gereken şey her şeyi geçip çocuğunuz için en iyisi neyse ona karar vermek, oturup bi sakin kafayla bütün bu olayı geçip sadece çocuğunu düşünmelisin, onun için ne yapman gerekiyorsa yapmalısın, geri kalan her şey yetişkinler arasında çözülür bir şekilde boşanırsınız, sen sakinleşirsin o yaptığı yanlışın farkına varır vs artık her neyse.
fakat çocuk önemli, kendini ve eşini boşverip(özellikle eşini boşverip) çocuğa odaklanmalısın.
0
Bilimsel araştırmalara göre ailesi boşanmış çocuklarla boşanmamış çocuklar arasında hiçbir fark olmuyor psikolojik açıdan, hikâye o kötü etkilenir falan.
0
özür dilemişsin, çiçek yollamışsın. yeter.
dönerse, sen de affedebilirsen, sürer.
olmazsa, yapacak birşey yok.
acele karar verme, fazla çaresiz de görünme. güçlü ol.
telefonu karıştırmakla doğru yapmamışsın. yapma bi daha.
dönerse, sen de affedebilirsen, sürer.
olmazsa, yapacak birşey yok.
acele karar verme, fazla çaresiz de görünme. güçlü ol.
telefonu karıştırmakla doğru yapmamışsın. yapma bi daha.
0
Gerçekten geçmiş olsun. Çok zor bir duruma düşmüşsünüz. Böyle bir durumu öğrendiğinizde kan beyninize sıçramıştır. Mantıklı bir şekilde hareket edememeniz normal. Gerçi bu işin mantığı da yok.
Öncelikli olarak çocuğunuzu düşünerek hareket etmenizi tavsiye ederim. Eğer ona hiçbir eksik hissettirmem diyebiliyorsanız ona göre adım atın.
Öncelikli olarak çocuğunuzu düşünerek hareket etmenizi tavsiye ederim. Eğer ona hiçbir eksik hissettirmem diyebiliyorsanız ona göre adım atın.
0
boşan la. çocuk için evli kalırsan daha çok zarar verirsiniz çocuğa. aldatmış seni. tekrar aldatmaması için bi sebep yok. senin onu tekrar dövmemen için de bi sebep yok. en iyi yol ayrılık. gerçi evli değilim o yüzden karar vermesi kolay benim için. ayrıca sadece buluşup piknik mi yaptılar. nereden bileceksin. bi de karın pek zeki bi insan da değil ortalıkta mesajlaşıyor. sağlıklı bi evliliği isteseniz de sürdüremezsiniz.
0
telefonu karıştırmakla doğru yapmamışsın evet ama tut ki 10 yıl sonra sizin yatak odanızda aldatılırken yakaladın eşini.
çocuk 10 yaşında, etrafında olup biten her şeyin de farkında, travmatik bi tecrübe yaşardı.
şu an 3 aylık diyorsun, senden ne görürse onun gerçekliğinin farkına varabilecek sadece başka hiç bir şeyin değil.
güvenemeyeceğin bir insanla çocuk büyütmek çok yanlış bence, ki güvenebileceğini sanmıyorum şu dakikadan sonra.
dostum biliyorum canın yanıyor kafan çorba olmuş halde fakat inan ki kendini boşverip çocuğuna odaklanmalısın, olan olmuş artık yapacak bir şey yok, çocuğun arada kaybolup gitmesine izin verme.
çocuk 10 yaşında, etrafında olup biten her şeyin de farkında, travmatik bi tecrübe yaşardı.
şu an 3 aylık diyorsun, senden ne görürse onun gerçekliğinin farkına varabilecek sadece başka hiç bir şeyin değil.
güvenemeyeceğin bir insanla çocuk büyütmek çok yanlış bence, ki güvenebileceğini sanmıyorum şu dakikadan sonra.
dostum biliyorum canın yanıyor kafan çorba olmuş halde fakat inan ki kendini boşverip çocuğuna odaklanmalısın, olan olmuş artık yapacak bir şey yok, çocuğun arada kaybolup gitmesine izin verme.
0
geçmiş olsun.
bence şiddet kadınlara karşı hiçbir zaman tercih edilmemeli ama olmuş bitmiş artık yapacak bir şey yok.
şu anda elde aldatılma ve uygulanmış bir şiddet var. onun bedeni, senin ruhun şiddete maruz kaldı. tabi özür dilemen bence bu durumda iyi olmuş. en azından yaptığının farkındasın. peki o farkında olacak mı? senden özür dileceyek mi? önemli olan bu.
gerçi özür dilese bile ne olur? düzelir mi? bunları düşün. biz şahsi yorumlarımızı yazıp seni etkilemeyelim. neticede ortada bir çocuk var ve bizim kararlarımızdan etkilenip istemediğin şeylere doğru yönelme.
dediğim gibi; sen uyguladığın şiddetten ötürü özür diliyorsun ama o seni aldattığı için özür dileyecek mi?
dilemesi senin evliliğini sürdürmene yetecek mi? (ki şu anda bile devam etsin istiyorsun)
özür dilemezse aldatıldığın aklından çıkacak ve eskisi gibi olacak mısınız? ruhun rahatlayacak mı?
şu an sadece içinin neden huzursuz olduğunu düşün. huzursuzluğunun 1. sebebi nedir bunu düşün. ve sonra sırasıyla 2., 3. ... neler yapmak seni eski iyi haline döndürecek?
sorularını unutmuşum pardon. bence yalvarma. özür dilemen bile incelik olmuş.
bence şiddet kadınlara karşı hiçbir zaman tercih edilmemeli ama olmuş bitmiş artık yapacak bir şey yok.
şu anda elde aldatılma ve uygulanmış bir şiddet var. onun bedeni, senin ruhun şiddete maruz kaldı. tabi özür dilemen bence bu durumda iyi olmuş. en azından yaptığının farkındasın. peki o farkında olacak mı? senden özür dileceyek mi? önemli olan bu.
gerçi özür dilese bile ne olur? düzelir mi? bunları düşün. biz şahsi yorumlarımızı yazıp seni etkilemeyelim. neticede ortada bir çocuk var ve bizim kararlarımızdan etkilenip istemediğin şeylere doğru yönelme.
dediğim gibi; sen uyguladığın şiddetten ötürü özür diliyorsun ama o seni aldattığı için özür dileyecek mi?
dilemesi senin evliliğini sürdürmene yetecek mi? (ki şu anda bile devam etsin istiyorsun)
özür dilemezse aldatıldığın aklından çıkacak ve eskisi gibi olacak mısınız? ruhun rahatlayacak mı?
şu an sadece içinin neden huzursuz olduğunu düşün. huzursuzluğunun 1. sebebi nedir bunu düşün. ve sonra sırasıyla 2., 3. ... neler yapmak seni eski iyi haline döndürecek?
sorularını unutmuşum pardon. bence yalvarma. özür dilemen bile incelik olmuş.
0
5 senelik evlilik esasında mutluydukta çokta eğleniyorduk bazen ufak tefek sorunlarımızda oluyordu ama hep aramızda çözüyorduk 3 aydır o insanla görüşüyormuş o bana bende ona çok güvenirdik
0
kykeon +1
kadin seni aldatmis, cok caresiz gozukup eline koz verme.
cocugunu dusuneymis hanfendi...
senin tek hatan dovmek olmus.
kadin seni aldatmis, cok caresiz gozukup eline koz verme.
cocugunu dusuneymis hanfendi...
senin tek hatan dovmek olmus.
0
ya hacı aşk mesajı olmayabilir mi gibi saçma soru sorayım mı ben bi? aşkım hayatımlı falan seni seviyorumlu mu mesajlar ? belki sen çok yanlış anladın!?! bazı insanlar ciddi samimi olabiliyor normal arkadaşlıklarıyla ve bazıları eski sevgilileriyle arkadaşta kalabiliyor olabilir yani böyle bir durum
edit: açıklamasına izin vereydin keşke birde o zaman ne olduğunu iyice bilirdin belki
edit: açıklamasına izin vereydin keşke birde o zaman ne olduğunu iyice bilirdin belki
0
karşı taraf yazmıştır belki eşinde karşılık vermemiştir,hani işte mesaj atmıştır ama o toplara girmemiştir?
0
@gündüz ün dediği gibi bir şey var mı?
yani eşin mi "seni seviyorum ve özlüyorum" demiş?
edit: oha doğru ya, piknik olayı vardı.
yani eşin mi "seni seviyorum ve özlüyorum" demiş?
edit: oha doğru ya, piknik olayı vardı.
0
chaotıc
hacı olabilir ya tutki çok güzel bir ilişkiydi böyle tadından yenmeyen iki tarafta kişilikli güzel insanlardı belki kadın çocuğundan bahsetti güldüler falan ne bileyim abi işteiyi düşünesi geliyo insanın puuurrf zor ya !
hacı olabilir ya tutki çok güzel bir ilişkiydi böyle tadından yenmeyen iki tarafta kişilikli güzel insanlardı belki kadın çocuğundan bahsetti güldüler falan ne bileyim abi işteiyi düşünesi geliyo insanın puuurrf zor ya !
0
dostum bence bu konuda genellikle kadınların yorumlarına önem ver. çünkü bizler duygusal davranabiliriz. seni yönlendirmeyelim.
onlar bu durumda daha mantıklı yorumlar yaparlar.
onlar bu durumda daha mantıklı yorumlar yaparlar.
0
velev ki aldattı seni- ki aldatmak kime göre neye göre- şiddeti HİÇ BİR ŞEY meşrulaştırmaz.
0
@gündüz ne kadar iyi niyetli birisin?
cidden çok iyisin. aklına hiç kötü şey gelmiyor vallahi.
dostum mesajı geçtik... pikniğe gitmişler... ya neyse konuşup @kemas ı etkilemek istemıyorum. çok çok çok zor bi durum. o yavrucağız olmasaydı dökerdik içiimizi.
cidden çok iyisin. aklına hiç kötü şey gelmiyor vallahi.
dostum mesajı geçtik... pikniğe gitmişler... ya neyse konuşup @kemas ı etkilemek istemıyorum. çok çok çok zor bi durum. o yavrucağız olmasaydı dökerdik içiimizi.
0
@vesika senin gözünde aldatmayı ne meşrulaştırır? çok merak ediyorum. evet şiddet doğru bir şey değil ama böyle bir olay yaşadıktan sonra da insanın çok pişman olası gelmiyor açıkçası.
0
valla direkt ayril. boyle bir kadinla bir dakika bile yan yana durmazdim. cocugu da al kendin yetistir.
ozur dilemen yerinde olmus. geri donmesini isteme. sacmalama.
ozur dilemen yerinde olmus. geri donmesini isteme. sacmalama.
0
abi evli bi insanin exiyle ne isi var ya sacma sapan konusmayin.
coook iyi bi arkadas bilmem ne olsalar bile esinden gizli bi is ceviriyosun demek ki bi b.kluk var degil mi?
illa sevismelerine gerek yok tabii bekara kari bosamak kolay, ortada cocuk var.
sen kadini dovmeseydin simdi o pisman olup ayaklarina kapanacakti belki... ah be abi.
bi anlik sinir iste bak neler yapiyor.
bosanmis ailenin cocuklari konussun onlar ne der bilmiyorum, anne baba ayri nasil bir hayat bekler cocugu benim deneyimim yok.
ama yok hala seviyorum yok ozluyorum diyen birisi ile de evli kalinir mi bilimyorum be abi :(
coook iyi bi arkadas bilmem ne olsalar bile esinden gizli bi is ceviriyosun demek ki bi b.kluk var degil mi?
illa sevismelerine gerek yok tabii bekara kari bosamak kolay, ortada cocuk var.
sen kadini dovmeseydin simdi o pisman olup ayaklarina kapanacakti belki... ah be abi.
bi anlik sinir iste bak neler yapiyor.
bosanmis ailenin cocuklari konussun onlar ne der bilmiyorum, anne baba ayri nasil bir hayat bekler cocugu benim deneyimim yok.
ama yok hala seviyorum yok ozluyorum diyen birisi ile de evli kalinir mi bilimyorum be abi :(
0
kupigometa
görünen köy klavuz isteyebiliyor bazen ya ondan sorup durdum bunları bir taraf aşırı kıskanç oluyor sonra aktan,karayı çıkarabiliyor yok yere,fevri davranmıştır,direk şiddete yönelmiştir o anda elinde olmadan falan falan..
kemas
dostum bu durumda ne denir bilmiyorum ama umarım atlatır ve normal hayatına devam edersin..
görünen köy klavuz isteyebiliyor bazen ya ondan sorup durdum bunları bir taraf aşırı kıskanç oluyor sonra aktan,karayı çıkarabiliyor yok yere,fevri davranmıştır,direk şiddete yönelmiştir o anda elinde olmadan falan falan..
kemas
dostum bu durumda ne denir bilmiyorum ama umarım atlatır ve normal hayatına devam edersin..
0
@kupigometa bana göre aldatmanın tanımı çok değişkendir. evet, kadın eşinden gizli eski sevgilisiyle görüşmüş, mesajlaşmış,pikniğe gitmiş falan. bana yapılsa hoşuma gider mi? elbetteki hayır. bunun çözümü de basit. konuşursun, bağrışırsın, tartışırsın, çok seviyorsan ve öfkeliysen, yumruğunu ısırırsın, bir süre ayrı kalırsın, olayı sindirip boşanma/boşanmamayı gözden geçirirsin.
kimse kimsenin malı değil sonuçta, evlilik kurumuna çok sığ bakılıyor bence.
dövmek, fiziksel şiddet uygulamak ne ya.
sebebi ne olursa olsun ''hak etmiş'' diye bir şey yoktur.
kimse kimsenin malı değil sonuçta, evlilik kurumuna çok sığ bakılıyor bence.
dövmek, fiziksel şiddet uygulamak ne ya.
sebebi ne olursa olsun ''hak etmiş'' diye bir şey yoktur.
0
bence sen de psikolojik destek al. hem olası bir boşanma durumunda çocuğa nasıl davranacağını da öğrenirsin.
ayrıca şu durumda hala sen haklısın. onun babası kızının seni aldattığını biliyor mu bakalım? eşin yaptığı şeyler için senden daha fazla utanmalı.
tekrar geçmiş olsun. sanırım aileyle ilgili psikolojik uzmanlar da vardı. onlara müracaat et.
ayrıca şu durumda hala sen haklısın. onun babası kızının seni aldattığını biliyor mu bakalım? eşin yaptığı şeyler için senden daha fazla utanmalı.
tekrar geçmiş olsun. sanırım aileyle ilgili psikolojik uzmanlar da vardı. onlara müracaat et.
0
@vesika ben de şu anda senin gibi düşünebiliyorum ama olayın içindeyken nolur emin olamazdım. sanırım en fazla bi tokat atardım. neyse uzatmayayım.
0
@vesika inşallah hiç biriniz böyle bir acı yaşamassınız fakat o an insan kendini kaybediyor akıl, mantık , sevgi hiçbirşeyi insanın gözü görmüyor .. yaptıkan sonra pişman oldum fakat iş işten geçmişti
0
Vay be. Mobildeyim yanlışlıkla ismine basip önceki duyurularını gördüm. İki önceki duyurunda "yarın nikahım var ne yapmalıyım" derken haliyle çok mutluymussun. Bi tuhaf oldum. Hatta ilk cevap sakın evlenme olmuş. İronik.
Neyse o duyurunu gorunce daha bi üzüldüm. Çoğu arkadaş söylemiş. çok zor bir durum. senin için en hayırlısı boşanmak. Yine de uzun bir sure iyice dusun. Özellikle çocuğunun gelecegini.
Neyse o duyurunu gorunce daha bi üzüldüm. Çoğu arkadaş söylemiş. çok zor bir durum. senin için en hayırlısı boşanmak. Yine de uzun bir sure iyice dusun. Özellikle çocuğunun gelecegini.
0
vallahi çok zor durum. lafa gelince konuşmak kolay, çok şey söyleyebilirdim ama susmak istiyorum durumu kötüleştirmemek adına. sadece diğer kişilerin de sorduğu gibi, barıştıktan sonra güvenerek inanarak yaşayabilecek misiniz? siz şiddet uyguladığınız için pişmansınız ama, o görüşmelerden ve mesajlardan dolayı pişman mı?
0
ikinizinde yaptığı şeyler affedilmez. ne sen onun seni aldatmasını sindirebilirsin, ne de o senin ona uyguladığın şiddeti unutabilir.
çocuk var diye evliliği sürdürmek çok mantıklı değil, çocuğunuzu huzursuz ve sevgisiz bir ortamda büyütmek istemiyorsunuzdur herhalde.
aldattığını itiraf ederse veya mahkemede siz kanıtlarsanız, çocuğu size verebilirler ama sizin eşinize şddet uyguladığınız ve bunu çocuğada uygulayabileceğiniz göz önünde bulundurularak anneyede verilebilir. açıkçası şiddeti aldatmaktan daha kötü gördğüm için çocuğu annenin almasını daha çok isterim.(hukuk bilgim yok)
çocuk var diye evliliği sürdürmek çok mantıklı değil, çocuğunuzu huzursuz ve sevgisiz bir ortamda büyütmek istemiyorsunuzdur herhalde.
aldattığını itiraf ederse veya mahkemede siz kanıtlarsanız, çocuğu size verebilirler ama sizin eşinize şddet uyguladığınız ve bunu çocuğada uygulayabileceğiniz göz önünde bulundurularak anneyede verilebilir. açıkçası şiddeti aldatmaktan daha kötü gördğüm için çocuğu annenin almasını daha çok isterim.(hukuk bilgim yok)
0
@kuzey li
Kardeş senin hiç bilgin yok.
Aldatma olayı olmasa zaten şiddet de yaşanmayacak. Durduk yere dövmemiş. Eski sevgilisini unutamayan, şiddeti de unutamasın bi zahmet.
Hukuk bilgin olmadan eşine şiddet uyguladı diye çocuğa da şiddet uygulayabilir diye iddia etmen saçma.
Şiddet aldatılmaktan daha mı kötü? İyi de durduk yere bir şiddet mi var ortada. Ne diyeyim bir gün aldatılırsın da başına gelince anlarsın
Kardeş senin hiç bilgin yok.
Aldatma olayı olmasa zaten şiddet de yaşanmayacak. Durduk yere dövmemiş. Eski sevgilisini unutamayan, şiddeti de unutamasın bi zahmet.
Hukuk bilgin olmadan eşine şiddet uyguladı diye çocuğa da şiddet uygulayabilir diye iddia etmen saçma.
Şiddet aldatılmaktan daha mı kötü? İyi de durduk yere bir şiddet mi var ortada. Ne diyeyim bir gün aldatılırsın da başına gelince anlarsın
0
bekara karı boşamak kolay, ben evli bir kadın olarak cevap vereyim istedim.
eviliğinizde herşeyin nasıl gittiğini en iyi siz bilirsiniz. bu olaydan 1 yıl önce nasıldınız, çocuk yokken nasıldınız da çocuk olunca aranızdaki ilişki nasıl oldu, karı-kocalıktan kopup sadece anne-baba mı oldunuz mesela? eşiniz kendini "eşiniz" olmaktan ziyade "çocuğunuzun annesi" olarak hissetmeye başladı da böyle bir hataya mı düştü acaba?
evliyim dediğime bakmayın, daha 2 sene dolmadı ve çocuk da yok. ama öyle dışarıdan ahkam kesilecek birşey değil, o dört duvarın içine girmeden bilinemez. ben de bilemem sadece olabilecekleri yazıyorum.
bu arada buraya "eşimi aldattım, eski sevgilimle mesajlaştım ama pişmanım" yazan bir erkek olsaydı, yorumlar başka başka gelirdi, bunu da biliyorum. bir çoğumuzun babası, eşi, sevgilisi da buna benzer haltlar yemiştir ama kadın tarafından affetmesi beklenir ya genelde.
kafamı çok toparlayamamakla birlikte, size acizane iki tavsiyem var.
1. si bu olayı fazla dillendirmeyin. geri dönüşü olur ya da olmaz, insanlar çok konuşurlar. ilerde olmadık yerde çocuğunuzun önüne çıkar "senin de annen böyle böyleymiş" diye. mümkün olduğunca en yakınlarınızdan bile gizleyin. yakınlarınız duyurmasa bile evde konuşulan birşeyi çocukların birbirine karşı kullanmaları söz konusu olabilir. Çocuklar sevimli filan ama çok acımasızlar.
2. si de eşinize beraber bir yardım almayı önerin. terapi olur psikolog olur hatta sanırım bu durumlarda evlilik terapisi uygun olan oluyor. araştırırsanız en doğrusunu bulursunuz.
beşer, şaşar. eşiniz de siz de hatalı davranmışsınız. affetmek affetmemek ikinizin bileceği iş, iki tarafın da evliliği yürütmekte gönlünün olması lazım.
ben evlenirken babamın bana bir öğüdünü hiç unutamam, "annenle benim boşanmak için 1000 tane sebebimiz vardı, her evlilikte de başka başka da olsa 1000 tane sebep bulursun ama biz bu gemiyi yürütmeye kararlıydık, sen de kararlı olursan yürütürsün". en mutlu olanın bile sebebi var yani boşanmaya. ama sizin de birlikte olmak için 3 yaşında ama çok büyük bir sebebiniz var.
eviliğinizde herşeyin nasıl gittiğini en iyi siz bilirsiniz. bu olaydan 1 yıl önce nasıldınız, çocuk yokken nasıldınız da çocuk olunca aranızdaki ilişki nasıl oldu, karı-kocalıktan kopup sadece anne-baba mı oldunuz mesela? eşiniz kendini "eşiniz" olmaktan ziyade "çocuğunuzun annesi" olarak hissetmeye başladı da böyle bir hataya mı düştü acaba?
evliyim dediğime bakmayın, daha 2 sene dolmadı ve çocuk da yok. ama öyle dışarıdan ahkam kesilecek birşey değil, o dört duvarın içine girmeden bilinemez. ben de bilemem sadece olabilecekleri yazıyorum.
bu arada buraya "eşimi aldattım, eski sevgilimle mesajlaştım ama pişmanım" yazan bir erkek olsaydı, yorumlar başka başka gelirdi, bunu da biliyorum. bir çoğumuzun babası, eşi, sevgilisi da buna benzer haltlar yemiştir ama kadın tarafından affetmesi beklenir ya genelde.
kafamı çok toparlayamamakla birlikte, size acizane iki tavsiyem var.
1. si bu olayı fazla dillendirmeyin. geri dönüşü olur ya da olmaz, insanlar çok konuşurlar. ilerde olmadık yerde çocuğunuzun önüne çıkar "senin de annen böyle böyleymiş" diye. mümkün olduğunca en yakınlarınızdan bile gizleyin. yakınlarınız duyurmasa bile evde konuşulan birşeyi çocukların birbirine karşı kullanmaları söz konusu olabilir. Çocuklar sevimli filan ama çok acımasızlar.
2. si de eşinize beraber bir yardım almayı önerin. terapi olur psikolog olur hatta sanırım bu durumlarda evlilik terapisi uygun olan oluyor. araştırırsanız en doğrusunu bulursunuz.
beşer, şaşar. eşiniz de siz de hatalı davranmışsınız. affetmek affetmemek ikinizin bileceği iş, iki tarafın da evliliği yürütmekte gönlünün olması lazım.
ben evlenirken babamın bana bir öğüdünü hiç unutamam, "annenle benim boşanmak için 1000 tane sebebimiz vardı, her evlilikte de başka başka da olsa 1000 tane sebep bulursun ama biz bu gemiyi yürütmeye kararlıydık, sen de kararlı olursan yürütürsün". en mutlu olanın bile sebebi var yani boşanmaya. ama sizin de birlikte olmak için 3 yaşında ama çok büyük bir sebebiniz var.
0
aldatilan bir kadin olsaydi yine ayni seyler soylenirdi buna eminim
aradan bi iki zirtapoz cikardi sadece o kadar.
aradan bi iki zirtapoz cikardi sadece o kadar.
0
Dovecek adam bugun aldatmayi, yarin herhangi bir erkege herhangi bir mesaji, obur gun giydigi etegi bahane eder. Kanin beynine sicramasi diye bi aciklama olamaz. Sen de bunun farkindasin ki sonrasinda mesajlar atmissin ve buraya gelip soruyorsun
Yapacagin sey basitti: mesajlari gorunce sormak ve kan beynine sicradiysa ortami terk etmek
Bu arada duyurudaki super ultra modern, entelektuel birikimi daglari asmis, dugun kina nisan istemeyi kezbanlik sayan erkeklerin de gercek yuzlerini sayende gormus olduk. Herhalde siddetin dozu daha fazla olsaydi, kadin olseydi falan yarin sozlukte duyarlilik kasarlardi ozgecan falan diye. Seninse kan beynine sicramis halini ne durdurdu bilmiyoruz. Belki anne babasi gelmese devam edecektin. Karini doverken cocugun bunu gordu mu?
Yapacagin sey basitti: mesajlari gorunce sormak ve kan beynine sicradiysa ortami terk etmek
Bu arada duyurudaki super ultra modern, entelektuel birikimi daglari asmis, dugun kina nisan istemeyi kezbanlik sayan erkeklerin de gercek yuzlerini sayende gormus olduk. Herhalde siddetin dozu daha fazla olsaydi, kadin olseydi falan yarin sozlukte duyarlilik kasarlardi ozgecan falan diye. Seninse kan beynine sicramis halini ne durdurdu bilmiyoruz. Belki anne babasi gelmese devam edecektin. Karini doverken cocugun bunu gordu mu?
0
+1 pyschos
ve daha once de şiddet uyguladin mi bilmiyorum. sozlu şiddet de olabilir. sen onu döverken ne dedi mesela? o kendini hangi açıdan haklı görüyor şu an?
bu olayı bi anlayamayiz tek taraflı. bence de psikolog yardımı almaniz şart
ve daha once de şiddet uyguladin mi bilmiyorum. sozlu şiddet de olabilir. sen onu döverken ne dedi mesela? o kendini hangi açıdan haklı görüyor şu an?
bu olayı bi anlayamayiz tek taraflı. bence de psikolog yardımı almaniz şart
0
@tavish11 dayağı, kadına şiddeti meşrulaştırdın tebrik ederim. kemas karısını döverken, kadın başını bir yere çarpsa ve kadın oracıkta ölse hala ama oda adatmasaydı ne yapalım diyecek miydin?
gözüm döndü dövdüm diyor, öldürmemesi tamamen şans.
gözüm döndü dövdüm diyor, öldürmemesi tamamen şans.
0
daha önce asla şiddet olayı yaşamadık her zaman birbirimize saygı gösterdik şu an aile psikologuna gidiyormuş ben ilk baştan beri diyorum yaptığım şey için çok pişmanım ama o an insan hiç birşey düşünemiyor çocuğumuz şu an annesinin yanında kalıyor dayak olayının olduğu gün çocuğumuz bizim yanımızda değildii
0
Başka bir adama onu özlediğini/sevdiğini söyleyen bir kadınla evli kalmayı gerçekten istiyor olamazsın.
Madem bu kadar kolay sineye çekecektin ne diye hastanelik ediyosun.
Kadın zaten seni sevmiyor, bir de eline ne güzel koz vermişsin. Haklıyken haksız duruma düşmüşsün. Dönmez o sana, dua et ki dönnesin de.
Madem bu kadar kolay sineye çekecektin ne diye hastanelik ediyosun.
Kadın zaten seni sevmiyor, bir de eline ne güzel koz vermişsin. Haklıyken haksız duruma düşmüşsün. Dönmez o sana, dua et ki dönnesin de.
0
gavatlık ata sporu olmuş öptüğümün yerinde. ulan kadın seni sevmiyor, başkasıyla kırıştırıyor, bi de evli ve çocuklu haliyle. sinirle vurdun diye özürler dileyip nasıl affettiririm kendimi diye düşünüyorsun. çocuğuna ana olması gereken kadın bildiğin ... ve sen yoluna gül serecen utanmasan. bence bir daha adamla buluşmalarına sen götür karını, onları rahat ettirmeye bak. bu devirde koca olmak bunları gerektirir.
0
Çok üzücü ve ciddi anlamda karar verip uygulamak zor.Ancak şunu anlamadım ben neden eşinizin yaptığı şeyin vahimliğini anlamasına müsade etmiyorsunuz? yanı bu kadın yaptığı şeyin sonuçlarını hiç düşünecek zaman buldu mu ? yada gerek duydumu ? yalnızca sizi değil çocugunuda aldatmış bırakında oda bazı şeyleri düşünsün.Çiçek ve özür başlı başına yanlış olmuş.
Umarım hakkınızda en hayırlısı olur.
Umarım hakkınızda en hayırlısı olur.
0
Şiddeti yanlış kişiye uygulamışsın
Evli barklı kadının peşinden koşan o orospu çocuğunu dövmek lazım
Evli barklı kadının peşinden koşan o orospu çocuğunu dövmek lazım
0
En sevmediğim şeylerden biri de en ufak canı sıkıldığında başka kollarda teselli arayan karaktersiz hatunlar. Ölmeyi bayılmak sanıyor bunlar. Ondan sonra yok neden seni seviyorum demiyorsun, yok neden karşılık vermiyorsun... Sen en savunmasız tarafını ser önüne, o ezip geçsin. Adam hala özür diliyor çiçek gönderiyor, hatun da seni görmek istemiyorum diye cevap veriyor. S.kerim böyle aşkın ızdırabını. Bırak peşini sal yakasını gitsin. Ha ben naptım? Aynı haltı ben de yedim, zamanında başkasından hoşlanıyorum diyen hatunun peşinden it gibi koştum, sonuç değişmedi. Sen yine de fazla dillendirme, herkese anlatma. Zamanla oturur her şey.
Delpiero +1
Delpiero +1
0
Böyle ciddi bir ailevi sorunun cevabını duyuruda arama lütfen.
Sen de bir evlilik danışmanı, psikolog veya terapiste git. Bu durum internetteki bizim gibi rastgele ve bu konuda kalifiye olmayan insanların tavsiyeleriyle çözülecek bir iş değil. yani şu an bir ortaokul öğrencisinden veya bir ruh hastasından da tavsiye alıyor olabilirsin farkında mısın? Buna göre mi nasıl davranacağını ve çocuğunu yetiştireceğini belirleyeceksin? Basit bir mesele değil, ufak bir çocuğun da psikolojisini etkileyen hassas bir konu. Şu an kafanın allak bullak olması yüzünden başka insanların fikirlerini sormanı anlıyorum, ama benim fikrim de budur.
Lütfen profesyonel bir yardım al ve bu işi daha kötüleşmeden çöz.
Sen de bir evlilik danışmanı, psikolog veya terapiste git. Bu durum internetteki bizim gibi rastgele ve bu konuda kalifiye olmayan insanların tavsiyeleriyle çözülecek bir iş değil. yani şu an bir ortaokul öğrencisinden veya bir ruh hastasından da tavsiye alıyor olabilirsin farkında mısın? Buna göre mi nasıl davranacağını ve çocuğunu yetiştireceğini belirleyeceksin? Basit bir mesele değil, ufak bir çocuğun da psikolojisini etkileyen hassas bir konu. Şu an kafanın allak bullak olması yüzünden başka insanların fikirlerini sormanı anlıyorum, ama benim fikrim de budur.
Lütfen profesyonel bir yardım al ve bu işi daha kötüleşmeden çöz.
0
physcos physcos + 1 ama son paragraf hariç.
Bana boşamak çok kolay ama her evliliğin kendi dinamiği var. Kimin neyi affedeceğini bilemeyiz. Kimisi aldatmayı, kimisi dayağı, kimisi ikisini birden kaldıramaz. Benim kaldıramayacağım şeyler sizi bağlamaz. Eşinize haklı demeyeceğim asla, savunulacak bir tarafı yok ama dayak çok çok daha büyük bir şey benim gözümde. Kişisel olarak aldatmayı da affedecek değilim, belki gecelik ve bir seferlik saçmasapan bir kaçamaksa bir süre sonra unutabilirim ama dayaktaki kadar nefretle ve pişmanlıkla anmam karşımdakini. Ama herkes farklı tabii ki.
Bundan sonra ne olacağına bakabilmek için biraz suların çekilmesini beklemek lazım. Eşinizi bilmiyorum; belki buradaki kadınlara benziyordur, belki benzemiyordur. Ona biraz zaman verin, kendinize de zaman verin. İkiniz de sakinleştikten sonra, konuşa konuşa kararınıza varabilirsiniz. İki taraflı panik yapmadan kafa dinlemek en iyisi.
physcos'u çok severim, ama son paragrafına katılmıyorum. Ailemde şiddet veya aldatma olmadı ama kendi çapında mutsuz bir aileydi. Çocukluğumda "Ne olur boşansınlar" diye dua ettiğimi bilirim. Bir boşanmanın bir milyon sebebi olabilir. Bazıları küçük sebeplerdir, çocuğu rahatsız etmez. Bazıları büyük sebeplerdir, çocuğu boşanmaktan daha beter eder. Asıl çocuk varsa, o ailenin büyük fırtınalarda bir arada kalması taraftarı değilim. Çünkü çocuk o negatifliği sezer, o negatiflikten anne-babanın kendisinden daha fazla etkilenir. Hele ki uzun sürerse o mutsuzluk, o çocuk bitti gitti. İnat boşanmadan çok daha yıkıcı olabiliyor çocuk için. Üstelik eşlerin de hayatlarından yiyor; kanser, ülser ediyor. O da çocuğa büyük yük bindiriyor. Büyüyünce "Benim yüzümden boşanmadılar" diye suçlu hissettiriyor. Tabii, ne olursa olsun annenin baba, babanın da anne hakkında tek bir kötü söz söylememesi önemli.
Bana boşamak çok kolay ama her evliliğin kendi dinamiği var. Kimin neyi affedeceğini bilemeyiz. Kimisi aldatmayı, kimisi dayağı, kimisi ikisini birden kaldıramaz. Benim kaldıramayacağım şeyler sizi bağlamaz. Eşinize haklı demeyeceğim asla, savunulacak bir tarafı yok ama dayak çok çok daha büyük bir şey benim gözümde. Kişisel olarak aldatmayı da affedecek değilim, belki gecelik ve bir seferlik saçmasapan bir kaçamaksa bir süre sonra unutabilirim ama dayaktaki kadar nefretle ve pişmanlıkla anmam karşımdakini. Ama herkes farklı tabii ki.
Bundan sonra ne olacağına bakabilmek için biraz suların çekilmesini beklemek lazım. Eşinizi bilmiyorum; belki buradaki kadınlara benziyordur, belki benzemiyordur. Ona biraz zaman verin, kendinize de zaman verin. İkiniz de sakinleştikten sonra, konuşa konuşa kararınıza varabilirsiniz. İki taraflı panik yapmadan kafa dinlemek en iyisi.
physcos'u çok severim, ama son paragrafına katılmıyorum. Ailemde şiddet veya aldatma olmadı ama kendi çapında mutsuz bir aileydi. Çocukluğumda "Ne olur boşansınlar" diye dua ettiğimi bilirim. Bir boşanmanın bir milyon sebebi olabilir. Bazıları küçük sebeplerdir, çocuğu rahatsız etmez. Bazıları büyük sebeplerdir, çocuğu boşanmaktan daha beter eder. Asıl çocuk varsa, o ailenin büyük fırtınalarda bir arada kalması taraftarı değilim. Çünkü çocuk o negatifliği sezer, o negatiflikten anne-babanın kendisinden daha fazla etkilenir. Hele ki uzun sürerse o mutsuzluk, o çocuk bitti gitti. İnat boşanmadan çok daha yıkıcı olabiliyor çocuk için. Üstelik eşlerin de hayatlarından yiyor; kanser, ülser ediyor. O da çocuğa büyük yük bindiriyor. Büyüyünce "Benim yüzümden boşanmadılar" diye suçlu hissettiriyor. Tabii, ne olursa olsun annenin baba, babanın da anne hakkında tek bir kötü söz söylememesi önemli.
0
istediğiniz kadar linç edin beni ama söylemezsem olmaz...
kadın beraberken aldatmış. aldatma fizikselleştiyse bence daha kötü. fizikselleşmemişse bir nebze kabul edilebilir. şimdi kadınla aranız kötü olur, adam kadını kovar, siktir çeker, ayrılırlar kadın can havliyle bunu yapar bak onu anlarım kimsenin laf etmeye hakkı olmaz o zaman ama bu iki kişi arasında bu da yok.
sanırım "ilişkide heyecanı kaybolmuş orta ve orta üstü gelir segmentindeki genç evli çift" tanımına giriyorsunuz bu şımarıklıkla kadın başkasına sarmış. benim baktığım yerden olay böyle.
adamın yaptığına gelince bence haklı. "ama şiddete karşıyıııız" la gelmeyin bana. üzgünüm ama bazı insanlar gerçekten dayağı hakeden şeyler yapıyorlar. insanın hırsını çıkarması gerekiyor bazen. kendinizi yerine koyun bence anlarsınız o zaman. o yüzden güzel kardeşim dövme mevzusunda haklısın kim olsa aynısını yapar. ha keşke allahından bul diyebilecek sükunete sahip olabilseymişsin ama ne yazık ki hepimiz sözlükteki ve duyurudaki arkadaşlar kadar "nirvana"da değiliz.
çözüme gelince, bence senin karın biraz bunalmış. bunalınca saçmalamış. saçmalama seviyesi biraz yüksek gerçi ama olay tamamen sende. şu an yansıtma yapıyor. olanların suçlusu senmişsin gibi. oysaki merak etme bal gibi farkındadır yediği bokun. biraz zamana bırak ve suçu sırf sen olayı fiziksel boyuta taşıdın diye üzerine yıkmasına izin verme. biraz bırak tedavi olsun sakinleşsin.
not: bağyanım
(bkz: let the linç begin)
kadın beraberken aldatmış. aldatma fizikselleştiyse bence daha kötü. fizikselleşmemişse bir nebze kabul edilebilir. şimdi kadınla aranız kötü olur, adam kadını kovar, siktir çeker, ayrılırlar kadın can havliyle bunu yapar bak onu anlarım kimsenin laf etmeye hakkı olmaz o zaman ama bu iki kişi arasında bu da yok.
sanırım "ilişkide heyecanı kaybolmuş orta ve orta üstü gelir segmentindeki genç evli çift" tanımına giriyorsunuz bu şımarıklıkla kadın başkasına sarmış. benim baktığım yerden olay böyle.
adamın yaptığına gelince bence haklı. "ama şiddete karşıyıııız" la gelmeyin bana. üzgünüm ama bazı insanlar gerçekten dayağı hakeden şeyler yapıyorlar. insanın hırsını çıkarması gerekiyor bazen. kendinizi yerine koyun bence anlarsınız o zaman. o yüzden güzel kardeşim dövme mevzusunda haklısın kim olsa aynısını yapar. ha keşke allahından bul diyebilecek sükunete sahip olabilseymişsin ama ne yazık ki hepimiz sözlükteki ve duyurudaki arkadaşlar kadar "nirvana"da değiliz.
çözüme gelince, bence senin karın biraz bunalmış. bunalınca saçmalamış. saçmalama seviyesi biraz yüksek gerçi ama olay tamamen sende. şu an yansıtma yapıyor. olanların suçlusu senmişsin gibi. oysaki merak etme bal gibi farkındadır yediği bokun. biraz zamana bırak ve suçu sırf sen olayı fiziksel boyuta taşıdın diye üzerine yıkmasına izin verme. biraz bırak tedavi olsun sakinleşsin.
not: bağyanım
(bkz: let the linç begin)
0
Hayatimda gordugum en agresif kisilerden biriyim. Buna ragmen siddet cozum degil diyorum. Aldatti dayak, etek giydi dayak, disari cikti dayak. Kim cizecek bunun sinirini? Sana gore aldatma dayak siniridir oburune gore kirmizi ruj surmek. Ayrica resmen kadini annesi babasi kurtarmis, buradaki dayagi cok hakli goren kisiler nasil emin olabiliyorlar dayakla sinirli kalabilecegine? Belki de o kadinin yasamasinin tek sebebi adamin o sirada bi bicaga erisiminin olmamasi ya da ailenin gelmesiydi
Bu demek degil ki kadin hakli. Insan gibi mesajlari gorunce ya sen evi terk edersin ya o terk eder. Sonra da bosaniyomisunuz napiyosunuz karar verirsiniz. Kaldi ki kadin anladigim kadariyla zaten artik seni sevmiyor. Ustune bir de dayak yemis
Bu demek degil ki kadin hakli. Insan gibi mesajlari gorunce ya sen evi terk edersin ya o terk eder. Sonra da bosaniyomisunuz napiyosunuz karar verirsiniz. Kaldi ki kadin anladigim kadariyla zaten artik seni sevmiyor. Ustune bir de dayak yemis
0
olay kadına şiddet değil ki, aynı şeyi bi erkek yapsa benim kafamdaki şeyler yine değişmez.
anlık zevk uğruna en yakınındaki insanın güvenini en temelden sarsıp uzun yıllar boyunca onu etkileyebilecek travmatik hasarlar bırakmak ne demek ya kimin hakkı var böyle bir şey yapmaya?
kadına şiddete getirip de çarpıtmayın konuyu burada eli tesbihli döşü kıllı dallamalarla konuşmuyorsunuz.
ayrıca konuyu kadına şiddete getirerek cinsiyetciliğin alasını siz yapıyorsunuz şuan, her cümlenizde kadını kendini savunamayan bi meta olarak belirterek.
anlık zevk uğruna en yakınındaki insanın güvenini en temelden sarsıp uzun yıllar boyunca onu etkileyebilecek travmatik hasarlar bırakmak ne demek ya kimin hakkı var böyle bir şey yapmaya?
kadına şiddete getirip de çarpıtmayın konuyu burada eli tesbihli döşü kıllı dallamalarla konuşmuyorsunuz.
ayrıca konuyu kadına şiddete getirerek cinsiyetciliğin alasını siz yapıyorsunuz şuan, her cümlenizde kadını kendini savunamayan bi meta olarak belirterek.
0
haklıyken haksız konuma düşürmüşsün kendini hocam. çocuğunuza yazık olacak ama tekrar barışma sonunda da bence kendinize yazık edeceksiniz sonucta ortada bir aldatma var, ben kendi adıma durumu hazmedemezdim ve ayrılırdım çocuguda kendi velayetime almaya çalısırdım (tabi bekara karı boşamak kolaydır). allah yardımcınız olsun.
0
seni eski sevgilisiyle aldatması zaten güzel bi boşanma sebebiyken onu döverek haksız duruma düşmüşsün. elinde rapor varsa şimdi bu adam beni dövdü der çocuğu da alır. eve dön diye yalvarmanı önermem. zaten dönse ne yapacaksın? anlaşmalı boşanmayı dene çocuğunu görebilmek için.
0
okuduğum cevaplarda sanki kadın mağdurmuş gibi izlenim çizilmiş çok anlamadım açıkcası...diyelim olayın tersi oldu..kemas aldattı eşide tuttu vazoyu kafasında kırdı...hak etmiş pezevenk diyceksiniz bu sefer....ben kemas'ın bir sokak magandası olduğunu düşünmüyorum...yaptığı doğru da demiyorum keşke olmasaydı ama bu gösterilen şiddet adamı haksız yapmaz...
bir klasik olarak bekara karı boşamak kolay diyerekten ben olsam ayrılırdım...hayatımın her aşamasında vicdanımla hareket ettim ve sırf bu yüzden olayların insanların beni yönettiğini farkettim...buna izin verme...o çocuk siz ayrısınız diye daha mutsuz veya daha kötü bi insan olmayacak emin ol....nacizane aynı örnek olmamakla beraber benim 2 aylıkken annesiz kalan öz yeğenimin işe yaramaz babası sayesinde şu an tam anlamıyla öksüz yetim modumda ama mutsuz bir çocuk değil...hayatı çok seviyor....o bile böyle bi durumu aşabildiyse her çocuk yapabilir (bence)....
büyük bir karakter bence şöyle davranırdı....gelir senden özür diler ben bi bok yedim bak böyle olmasın böyleyken böyle diye anlatır o zaman sende ben büyük bir eşeklik ettim der özür dilersin...ancak şimdi senin çiçek göndermen çok saçma olmuş....vicdanınla hareket etme sinirden bir kere mantığını kaybetmişsin tekrar kaybetme mantıklı düşün...affetmek veya ayrılmak tamamen senin kararın...
bir klasik olarak bekara karı boşamak kolay diyerekten ben olsam ayrılırdım...hayatımın her aşamasında vicdanımla hareket ettim ve sırf bu yüzden olayların insanların beni yönettiğini farkettim...buna izin verme...o çocuk siz ayrısınız diye daha mutsuz veya daha kötü bi insan olmayacak emin ol....nacizane aynı örnek olmamakla beraber benim 2 aylıkken annesiz kalan öz yeğenimin işe yaramaz babası sayesinde şu an tam anlamıyla öksüz yetim modumda ama mutsuz bir çocuk değil...hayatı çok seviyor....o bile böyle bi durumu aşabildiyse her çocuk yapabilir (bence)....
büyük bir karakter bence şöyle davranırdı....gelir senden özür diler ben bi bok yedim bak böyle olmasın böyleyken böyle diye anlatır o zaman sende ben büyük bir eşeklik ettim der özür dilersin...ancak şimdi senin çiçek göndermen çok saçma olmuş....vicdanınla hareket etme sinirden bir kere mantığını kaybetmişsin tekrar kaybetme mantıklı düşün...affetmek veya ayrılmak tamamen senin kararın...
0
gerçekse allah sabır versin, durum gerçekten bok gibiymiş. kolaylıklar diliyorum ancak şu yalvarıp eve döndürme olayını okuyunca troll olduğunu düşündüm.
kadın boynuzu takmış sen hala yalvarsam eve döndürsem mi diyorsun. nasıl yalvaracaksın ne diyeceksin? neyse.. döndür abi döndür, hatta arkadaşını da çağırın evde kardeş kardeş oynasınlar
kadın boynuzu takmış sen hala yalvarsam eve döndürsem mi diyorsun. nasıl yalvaracaksın ne diyeceksin? neyse.. döndür abi döndür, hatta arkadaşını da çağırın evde kardeş kardeş oynasınlar
0
yukarıda bazı insanlar hala ''olay kadına yönelik şiddetle ilgili değil ki'' diye yazmış.
bal gibi kadına yönelik şiddettir bu arkadaşım.
çok seviyordum öldürdüm. çok kıskandım dövdüm' den farklı değil sonuçta.
adam ne diye dövüyor kadını? kadının onu aldattığını öğrendiği için. evet aldatılmak güzel bir şey değil elbette, kimse aldatılmak istemez. ama insan aldatır da yine de. bunu öğrenmişsin telefon karıştırmışsın bir kere. bu da mahremiyete saygısızlık. bir kadının aldatmasıyla bir erkeğin aldatmasını aynı kefeye koymak da nedir? birinde dayak var, tüm şiddet biçimleri var, toplumsal yargılamalar var. erkeğin yaptığında üzeri örtülen, şiddetin yalnızca psikolojik görüldüğü, acının hüznün, belki pişmanlığın ama bir şekilde ''kol kırılır yen içinde kalır'' mantığınca düzenin tıkır tıkır da işlendiği bir durum var. farklı sosyolojik perspektifler ve parametreler hakim. olayın spesifiğine gelirsem, kadın şiddet görerek bir travma geçirmiş ve toplumsal ya da ailesi tarafından sebebi öğrenilirse daha fazlasına da maruz kalması mümkün. umarım eşin, kendi hisleri, düşünceleri ve istekleri doğrultusunda kendine ait kararı kendi yararına alır. sırf çocuk için evliliğin devam ettirilmesi kadar saçma bir şey yok bana göre. eş olmak ayrıdır, ebeveyn olmak ayrıdır nihayetinde. size de nacizane tavsiyem, bu konuda başkalarının da dediği gibi psikolojik destek alın. fakat öz farkındalığınızı arttırın, hem eşinizin hem de kendinizin ayrı ayrı bireyler olduğunuzu bilerek bu durumu tekrar gözden geçirin.
hayat devam ediyor çünkü.
bal gibi kadına yönelik şiddettir bu arkadaşım.
çok seviyordum öldürdüm. çok kıskandım dövdüm' den farklı değil sonuçta.
adam ne diye dövüyor kadını? kadının onu aldattığını öğrendiği için. evet aldatılmak güzel bir şey değil elbette, kimse aldatılmak istemez. ama insan aldatır da yine de. bunu öğrenmişsin telefon karıştırmışsın bir kere. bu da mahremiyete saygısızlık. bir kadının aldatmasıyla bir erkeğin aldatmasını aynı kefeye koymak da nedir? birinde dayak var, tüm şiddet biçimleri var, toplumsal yargılamalar var. erkeğin yaptığında üzeri örtülen, şiddetin yalnızca psikolojik görüldüğü, acının hüznün, belki pişmanlığın ama bir şekilde ''kol kırılır yen içinde kalır'' mantığınca düzenin tıkır tıkır da işlendiği bir durum var. farklı sosyolojik perspektifler ve parametreler hakim. olayın spesifiğine gelirsem, kadın şiddet görerek bir travma geçirmiş ve toplumsal ya da ailesi tarafından sebebi öğrenilirse daha fazlasına da maruz kalması mümkün. umarım eşin, kendi hisleri, düşünceleri ve istekleri doğrultusunda kendine ait kararı kendi yararına alır. sırf çocuk için evliliğin devam ettirilmesi kadar saçma bir şey yok bana göre. eş olmak ayrıdır, ebeveyn olmak ayrıdır nihayetinde. size de nacizane tavsiyem, bu konuda başkalarının da dediği gibi psikolojik destek alın. fakat öz farkındalığınızı arttırın, hem eşinizin hem de kendinizin ayrı ayrı bireyler olduğunuzu bilerek bu durumu tekrar gözden geçirin.
hayat devam ediyor çünkü.
0
pff çok şey yazmışlar
o iş bitmiş boşan
çiçek falan gönderme bi daha
seni aldatan insanla işin olmamalı
vurmak doğru değil anlık olmuş ama aldatmak organize ve tekrarlı olmuş
hayatında başarılar dilerim.
o iş bitmiş boşan
çiçek falan gönderme bi daha
seni aldatan insanla işin olmamalı
vurmak doğru değil anlık olmuş ama aldatmak organize ve tekrarlı olmuş
hayatında başarılar dilerim.
0
hukkle
Arkadaşlar evimi karasinekler bastı. Her odada en az 3-5 tane balkonda ise daha fazla var. Önceleri detanın sinek kovucu spreylerinden almıştım. Onlar sinekleri kovuyor öldürüyor ama diğerlerinden uzak tutmuyor etkisi geçince karasinekler yine eve çullanıyorlar. Böyle böyle üç günde bir şişeyi bitir
Arkadaşlar evimi karasinekler bastı. Her odada en az 3-5 tane balkonda ise daha fazla var. Önceleri detanın sinek kovucu spreylerinden almıştım. Onlar sinekleri kovuyor öldürüyor ama diğerlerinden uzak tutmuyor etkisi geçince karasinekler yine eve çullanıyorlar. Böyle böyle üç günde bir şişeyi bitirdim. Sonra gittim elektrolikit olanlardan aldım. O hiç bir işe yaramıyor.
Geçen kurban bayramında evimizin arkasına kurban çadırları kurulmuştu. Bayram sonrası o çadırlar toplandı fakat pisliği orada öylece bırakıldı. Bu sinek sürüsünün kaynağı sanırım orası.
Bana yardım edin hele bunlardan nasıl kurtulacağım?
Geçen kurban bayramında evimizin arkasına kurban çadırları kurulmuştu. Bayram sonrası o çadırlar toplandı fakat pisliği orada öylece bırakıldı. Bu sinek sürüsünün kaynağı sanırım orası.
Bana yardım edin hele bunlardan nasıl kurtulacağım?
0
kökü dışardaysa sen çözemezsin. en etkili yöntem belediyeyle gidip görüşmek.
0
sabah giderken eve spreyi basacaksın. eve geldikten sonra cenazeleri kaldırıp kapıyı camı fazla açmayacaksın. havalar soğuduğu için sinekler içerilere hücum ediyor. yapcak bişey yok.
0
belediyeye haber verin gelip ilaçlasınlar +1
o kadar çok sinek ilacı kullanmak zararlı, yapmayın.
o kadar çok sinek ilacı kullanmak zararlı, yapmayın.
0
0
cenkertem.afc
Öncelikle: http://www.eksiduyuru.com/duyuru/1008268/icki-icen-turbanli Şimdi bu insanları neden "`türbanlı`" olarak niteliyoruz ve yaptıklarını neden yadırgıyoruz önce onu söyleyeyim. Kimsenin kafasına gö*üne ne geçirdiği ile ilgilenmiyoruz.Lakin anayasanın temel ilkelerinden biri olan "laiklik" ile
Öncelikle:
www.eksiduyuru.com
Şimdi bu insanları neden "türbanlı" olarak niteliyoruz ve yaptıklarını neden yadırgıyoruz önce onu söyleyeyim.
Kimsenin kafasına gö*üne ne geçirdiği ile ilgilenmiyoruz.
Lakin anayasanın temel ilkelerinden biri olan "laiklik" ile taban tabana zıt beyanları ve görüşleri sabit bir partiyi 12 yıldır iktidarda tutarken bize hep şunu söylediniz.
: Bir müslüman olarak dinimi yaşayamıyorum.
-Senin mini etek giymen benim orucumu bozardan tutun da
-Üniversitelere türbanla girmek istiyoruz'a kadar.
Arkadaşlar tebrikler, şimdi türbanla üniversitelere de giriyorsunuz, barlara da gidiorsunuz altınıza daracık kot da çekiyorsunuz. (bkz: türban neyi örtüyor)
Bizim sizi "içki içen türbanlı" "barda gezen türbanlı" vs. nitelememizin temel sebebi de sizin bu yola çıkarkenki söylediğiniz o söz. "Biz dinimizi gereğince yaşayamıyoruz"
Be akepeli. Dinini yaşaman için akepe gibi bir çekirge sürüsünü başımıza musallat ettin. Şimdi türban takıp her türlü verkaçı yapıyorsun. Bunun için miydi her şey?
Özetle: abcdefg yapan türbanlı demekteki amaç türbanlıların ikiyüzlülüğünü ve samimiyetsizliğini burgulamaktır.
Soru: Var mı bir diyeceğiniz?
www.eksiduyuru.com
Şimdi bu insanları neden "türbanlı" olarak niteliyoruz ve yaptıklarını neden yadırgıyoruz önce onu söyleyeyim.
Kimsenin kafasına gö*üne ne geçirdiği ile ilgilenmiyoruz.
Lakin anayasanın temel ilkelerinden biri olan "laiklik" ile taban tabana zıt beyanları ve görüşleri sabit bir partiyi 12 yıldır iktidarda tutarken bize hep şunu söylediniz.
: Bir müslüman olarak dinimi yaşayamıyorum.
-Senin mini etek giymen benim orucumu bozardan tutun da
-Üniversitelere türbanla girmek istiyoruz'a kadar.
Arkadaşlar tebrikler, şimdi türbanla üniversitelere de giriyorsunuz, barlara da gidiorsunuz altınıza daracık kot da çekiyorsunuz. (bkz: türban neyi örtüyor)
Bizim sizi "içki içen türbanlı" "barda gezen türbanlı" vs. nitelememizin temel sebebi de sizin bu yola çıkarkenki söylediğiniz o söz. "Biz dinimizi gereğince yaşayamıyoruz"
Be akepeli. Dinini yaşaman için akepe gibi bir çekirge sürüsünü başımıza musallat ettin. Şimdi türban takıp her türlü verkaçı yapıyorsun. Bunun için miydi her şey?
Özetle: abcdefg yapan türbanlı demekteki amaç türbanlıların ikiyüzlülüğünü ve samimiyetsizliğini burgulamaktır.
Soru: Var mı bir diyeceğiniz?
0
kendi üstüme alınarak,kendi baktığım yerden bir açıklama yapmak istiyorum. benim için önemli olan buradaki figürün "kadın" olması. türban takan kadının dini inanışları konusunda iki yüzlü olduğunun vurgulunması fakat erkekler için bunun yapılmaması ya da çok daha az yapılması.
yani sen aslında o türban takan kadına "kapandığı halde başka niyette olduğu" gerekçesiyle laf söylerken onu dinin de merkezine koyduğu namus objesi olarak görerek aslında kadınlığını, cinsiyetini aşağılamış oluyorsun.
eğer gerçekten dincilerin samimiyetsizliği ile ilgili bir fikrin varsa bunu başka türlü ifade etmelisin. örneğin "inançlı insanlar inançlarının gereğini yerine getirmiyorlar çünkü bla bla bla yapıyorlar" gibi. türbanlı içki içiyor, türbanlı bara gidiyor demek tek başına bir inanç eleştirisi değil çünkü. altında, o söyleyiş tarzında kadını aşağılayan bir biçim var.
yani sen aslında o türban takan kadına "kapandığı halde başka niyette olduğu" gerekçesiyle laf söylerken onu dinin de merkezine koyduğu namus objesi olarak görerek aslında kadınlığını, cinsiyetini aşağılamış oluyorsun.
eğer gerçekten dincilerin samimiyetsizliği ile ilgili bir fikrin varsa bunu başka türlü ifade etmelisin. örneğin "inançlı insanlar inançlarının gereğini yerine getirmiyorlar çünkü bla bla bla yapıyorlar" gibi. türbanlı içki içiyor, türbanlı bara gidiyor demek tek başına bir inanç eleştirisi değil çünkü. altında, o söyleyiş tarzında kadını aşağılayan bir biçim var.
0
çok sığ olmuş. genelleme yapmak çok yanlış.
bi insanın bin türlü hali vardır. türban takıp takmaması milyon tane hissiyattan sadece bir tanesidir.
dünyanın en aşağılık, en rezil, en kötü insanı da oy verme ya da ideolojiyi benimseme hakkına sahiptir. akpye, chpye ya da hdpye oy verebilir. sen tutup da o adamın yaptığı şeyi oy verdiği partiye ya da benimsediği ideolojiye yükleyemezsin.
"cehape zihniyeti camiileri kapattı" söylemini yapandan bi farkın kalmaz.
bi insanın bin türlü hali vardır. türban takıp takmaması milyon tane hissiyattan sadece bir tanesidir.
dünyanın en aşağılık, en rezil, en kötü insanı da oy verme ya da ideolojiyi benimseme hakkına sahiptir. akpye, chpye ya da hdpye oy verebilir. sen tutup da o adamın yaptığı şeyi oy verdiği partiye ya da benimsediği ideolojiye yükleyemezsin.
"cehape zihniyeti camiileri kapattı" söylemini yapandan bi farkın kalmaz.
0
akp'yi basimiza musallat eden bu dusunce bence. akp gucunu 28 subatta yapilanlardan aldi buyuk olcude. tabanda da karsiligi vardi adamlar bundan besleniyorlar. Insanlar boyle dusuncelerinden vazgecmedikce insanlarin akp gibi partilerden vazgecmesini dusunmek sacma geliyor.
0
ben de bunu anlamıyorum işte.
değil ben ailemde bile "türbanlı" yoktur. ancak en sinir olduğum zihniyet "türbanlı ama makyajlı" "türbanlı ama dar kot giymiş". giysin arkadaşım sana ne? isterse çarşaf giyip beyaz peynire tapabilir.
hem inançlara - fikirlere saygı diyip böyle konuşunca siz de başı açık kadınlara kötü gözle bakanlardan farksız oluyorsunuz gözümde.
oshamahue'nin dediğine kesinlikle katılıyorum. akp'nin var olmasının sebebi bu düşünce zaten.
değil ben ailemde bile "türbanlı" yoktur. ancak en sinir olduğum zihniyet "türbanlı ama makyajlı" "türbanlı ama dar kot giymiş". giysin arkadaşım sana ne? isterse çarşaf giyip beyaz peynire tapabilir.
hem inançlara - fikirlere saygı diyip böyle konuşunca siz de başı açık kadınlara kötü gözle bakanlardan farksız oluyorsunuz gözümde.
oshamahue'nin dediğine kesinlikle katılıyorum. akp'nin var olmasının sebebi bu düşünce zaten.
0
Bakın, bizim ikiyüzlülük diye baktığımız şeyi siz savunuyorsunuz.
Ramazanda sigara içeni mi dövmediler
Mahalle b askısıyla ayıplamadılar mı
Başı açıklar "kirlenmişlerdir" demediler mi
Şimdi bütün bunları yaparken siyasal simgeyi başına geçirince neden ayıplama hakkımız olmuyor söyler misiniz?
Neden hep bunlar mağdur bu amk ülkesinde.
Ramazanda sigara içeni mi dövmediler
Mahalle b askısıyla ayıplamadılar mı
Başı açıklar "kirlenmişlerdir" demediler mi
Şimdi bütün bunları yaparken siyasal simgeyi başına geçirince neden ayıplama hakkımız olmuyor söyler misiniz?
Neden hep bunlar mağdur bu amk ülkesinde.
0
"o yaptı, ben de yaparım" demek de ayrı aptallık.
karşımdaki yaptığında hoşuma gitmeyen olayı ben neden yapayım? asıl ikiyüzlülük burada oluyor.
herkes kendi işine baksa gül gibi geçinip gideceğiz de kafamız ona basmıyor sanırım. o kafayı alıp gün boyu duvara vuracaksın aslında. "bana ne" demeyi öğrendiği zaman bırakacaksın. 18 yaşına gelen her insanı bu uygulamaya sokacaksın. şöyle 5-10 sene uygulansa tamamdır bence. tabii devlet değil yurtdışından kurumlar uygulayacak bunu, zira devlet görevlileri de bu uygulamadan geçecek. öyle yani.
karşımdaki yaptığında hoşuma gitmeyen olayı ben neden yapayım? asıl ikiyüzlülük burada oluyor.
herkes kendi işine baksa gül gibi geçinip gideceğiz de kafamız ona basmıyor sanırım. o kafayı alıp gün boyu duvara vuracaksın aslında. "bana ne" demeyi öğrendiği zaman bırakacaksın. 18 yaşına gelen her insanı bu uygulamaya sokacaksın. şöyle 5-10 sene uygulansa tamamdır bence. tabii devlet değil yurtdışından kurumlar uygulayacak bunu, zira devlet görevlileri de bu uygulamadan geçecek. öyle yani.
0
long live rock n roll
Geçenlerde Kadıköy'de gittiğim bir barda, iki yan masada iki kız görmüştüm. İkisi de bira içiyordu, biri türbanlıydı. İlginç geldi biraz tabi, emin olmak için tekrar bakıp emin oldum.Sizin buna bakış açınız nedir?Ben `herkesin özgürlüğü bidir` diyorum kendimce. Neticede etrafta bisürü erkek var ki c
Geçenlerde Kadıköy'de gittiğim bir barda, iki yan masada iki kız görmüştüm. İkisi de bira içiyordu, biri türbanlıydı. İlginç geldi biraz tabi, emin olmak için tekrar bakıp emin oldum.
Sizin buna bakış açınız nedir?
Ben herkesin özgürlüğü bidir diyorum kendimce. Neticede etrafta bisürü erkek var ki cumaları kaçırmıyor, mutlaka oruç tutuyor, 5 vakit namaz dışında neredeyse tüm ibadetleri yerine getiriyor, ama gidip içkisini de içiyor. Tamam, bunlar da kendince tutarsız olabilir ama bunlar için "benena" diyorsak, türbanlı kızı da aynı kefeye koyabiliriz sanırım, değil mi? Evet, İslam'a ters ama zaten toplumun %80'i kendi kabullerine göre yaşıyor dini. Toplum genelde böyle bakmıyor ama galiba... Dindar erkeğin islami bir simgesi olmadığı için normal oluyor da kadının türbanı var diye ters geliyor. Siz ne diyorsunuz?
Not: Atayızım.
Sizin buna bakış açınız nedir?
Ben herkesin özgürlüğü bidir diyorum kendimce. Neticede etrafta bisürü erkek var ki cumaları kaçırmıyor, mutlaka oruç tutuyor, 5 vakit namaz dışında neredeyse tüm ibadetleri yerine getiriyor, ama gidip içkisini de içiyor. Tamam, bunlar da kendince tutarsız olabilir ama bunlar için "benena" diyorsak, türbanlı kızı da aynı kefeye koyabiliriz sanırım, değil mi? Evet, İslam'a ters ama zaten toplumun %80'i kendi kabullerine göre yaşıyor dini. Toplum genelde böyle bakmıyor ama galiba... Dindar erkeğin islami bir simgesi olmadığı için normal oluyor da kadının türbanı var diye ters geliyor. Siz ne diyorsunuz?
Not: Atayızım.
0
içki içen türbanlı , sevgilisiyle elele tutuşan türbanlı, öpüşen türbanlı tarzı başlıkların "türbanlı" diye adlandırdığımız o kesim kadınları aşağıladığını ve bu nedenle muhafazalarkaştırdığını düşünüyorum.
türban takan birinin içki içmesi vs vs inancına aykırı bir şey yapmasıyla inançlı olduğunu söyleyen erkek bir müslamanın içki içmesi arasında bir fark yok.
her türlü kadın aşağılaması, erkek şiddetidir benim gözümde.
türban takan birinin içki içmesi vs vs inancına aykırı bir şey yapmasıyla inançlı olduğunu söyleyen erkek bir müslamanın içki içmesi arasında bir fark yok.
her türlü kadın aşağılaması, erkek şiddetidir benim gözümde.
0
Günahkarlıkla dinsizliği karıştırmak yanlış. Tayyip'in dediği gibi insan başkalarını rahatsız etmiyorsa günahkar olma hakkına sahip. türbanlı birinin türbansız birinin namaz kılan erkeğin namaz kılmayan erkeğin içki içmesi arasında en ufak bir fark yok. ne zaman bunu öğreniriz, insanlara türbanlı vs diye ayrıştırıcı gözle bakmayı bırakırız, o zaman akp gider.
0
aslında düşününce arada bir dinin "yasaklarına" karşı gelebilir. lisede okulda arada disiplin suçu işlediğinizi düşünün, ama bir kere yasağa karşı geldiniz diye hobaa bütün kuralları yıkıyorum okulu yıkacağım hatta demiyorsunuz. ertesi gün kaldığınız yerden devam ediyorsunuz.
başka bir açıdan baktığınızda da ikiyüzlülük. çünkü türbanı kullanış tarzları, yaptıkları duygu sömürüleri hoşgörüyü gerektirmiyor. bir de liberallerin türbanlılara gösterdiği hoşgörüyü ASLA onlar liberallere göstermiyor öyle de bir şey var.
başka bir açıdan baktığınızda da ikiyüzlülük. çünkü türbanı kullanış tarzları, yaptıkları duygu sömürüleri hoşgörüyü gerektirmiyor. bir de liberallerin türbanlılara gösterdiği hoşgörüyü ASLA onlar liberallere göstermiyor öyle de bir şey var.
0
abi cevaplara bak;
-müslümanların çoğu dalyarak
-akp'ye oy atmasın ne bok yerse yesin
bunu yazanlar insan diye niteliyor kendini.
soruya gelirsek, türban sadece başı kapatmak olsa da tesettür sadece türbandan ibaret değil. o kızlar belki aile zoruyla başını kapatıyor, belki başka nedeni var bilmiyorum. ama diğer aklı başında cevaplarda söylendiği gibi bir günah işlemek dinin diğer bütün emirlerine karşı çıkmak anlamına gelmiyor.
Kim zerre kadar hayır işlemişse karşılığını görecek, kim de zerre kadar şer işlemişse onun karşılığını görecek.
-müslümanların çoğu dalyarak
-akp'ye oy atmasın ne bok yerse yesin
bunu yazanlar insan diye niteliyor kendini.
soruya gelirsek, türban sadece başı kapatmak olsa da tesettür sadece türbandan ibaret değil. o kızlar belki aile zoruyla başını kapatıyor, belki başka nedeni var bilmiyorum. ama diğer aklı başında cevaplarda söylendiği gibi bir günah işlemek dinin diğer bütün emirlerine karşı çıkmak anlamına gelmiyor.
Kim zerre kadar hayır işlemişse karşılığını görecek, kim de zerre kadar şer işlemişse onun karşılığını görecek.
0
herkesin hayatına kimse karışamaz.
sen de her iki kızı da yargılamamalısın. bırak istediği gibi içsin, istediği gibi giyinsin.
sen de her iki kızı da yargılamamalısın. bırak istediği gibi içsin, istediği gibi giyinsin.
0
Kimseyi ilgilendirecek bir durum değil de, hep dediğim gibi memlekette en ağır özgüven problemini modern gibi olmak isteyen kesim yaşadığından bu konular çeneye vuruyor.
0
baskı sebebiyle kapanmış ancak kapanmanın gereklerini yerine getiremeyen kişiler bunlar. dünyayı keşfetmeye başlayınca böyle kişilik çatışması yaşıyorlar. iran gibi yoğun baskı altındaki toplumlarda bunlar çok yaşanıyor.
0
ben de birkaç kez görmüştüm. bence hiçbir sıkıntı yok bu olayda, isteyen istediğini yapar. ön yargı ile yaklaşmak çok yanlış.
0
sabah kan verdim. hemen okula yetismem lazim, lisedeyim, nerden baksan en az 5 sene evvel. elimde sandvic var, ramazan dönemi iste. kimseye caktirmadan, montumun icine saklayarak kahvalti etmeye calisip, bir yandan da metrobüse yetismeye calisiyorum. kolum sizliyor, muhtemelen moraracak.
kimseye caktirmiyorum cünkü canlari cekmesin. sanki benim icin oruc tutuyorlar ya, ben de saf gibi onlarin iyiligini düsünüyorum. köprüden gecene kadar 10 kisi ya gördüm ya görmedim, 2 kisi cikcikladi, 1 dilenci "oruc mu yiyon sen" gibisinden birseyler geveledi. bir kisi kolumdan tuttu, o anlik seyle seker hastasiyim gibi bir sey geveledim de birakti.
ben koyayim diyorum. kimse bana isteyen istedigini giyer demesin. bu yasadigim gördügüm yüzlerce seyden biri.
kimseye caktirmiyorum cünkü canlari cekmesin. sanki benim icin oruc tutuyorlar ya, ben de saf gibi onlarin iyiligini düsünüyorum. köprüden gecene kadar 10 kisi ya gördüm ya görmedim, 2 kisi cikcikladi, 1 dilenci "oruc mu yiyon sen" gibisinden birseyler geveledi. bir kisi kolumdan tuttu, o anlik seyle seker hastasiyim gibi bir sey geveledim de birakti.
ben koyayim diyorum. kimse bana isteyen istedigini giyer demesin. bu yasadigim gördügüm yüzlerce seyden biri.
0
sosyal ilişki içerisine girmediğim sürece beni ilgilendirmez. aksi durumda iki yüzlü olduğu bildiğim birine nasıl davranıyorsam öyle davranırım.
0
Akp müslümanlığı+gelenek görenek+falanca ne der düşüncesi. Bu ülkedeki müslümanların önemli kısmının İslam'la alakası yok. Kimlik müslümanları. Namusluyu oynamayan fahişeler bende daha çok saygı uyandırıyor.
0
kesinlikle kimseyi ilgilendiren bir şey değil valla.
türban takmak demek günahsız olmak değildir.
türban takmak demek günahsız olmak değildir.
0
Ayni senin gibi bakiyorum olaya.
Kalkip da bunlar nasil musluman tarzi yorum yapmak cok aptalca bir sey. Hic kimse %100 musluman olmak zorunda degil, musluman olmak zorunda da degil. "Beni oruc yiyorum diye kinadilar, o yuzden isteyen istedigini yapar diyemem" tarzi bir bakis acisi da uzerine yorum bile yapilamayacak cinsten.
Bana da hic denk gelmez boyle seyler nedense. Hicbir ramazanda oruc tutmam, heryerde de catir catir yer icerim, Istanbul@da da cesitli anadolu illerinde de insanlarin icinde ramazanda catir catir yedim ictim, bu zamana kadar tek bir kisi sesini cikartmadi bana. Isteyen inanir, isteyen inanmaz. Insanlar bazi seyleri abartiyor. Neymis, oruc tutmuyor diye adami tekme tokat dovmusler. Koca tr'de kac kisi oruc tutmadigi icin dayak yedi allahaskina? Bunlar bu ulkede olabicek seyler, kasinin ustunde gozu var diye dayak yiyen insan sayisi daha fazladir.
Turbanli kadin hayatini striptiz yaparak da kazansa kalkip tek kelime yorum yapmam. Cikip da ben cok muslumanim falan demeye kalkarsa anca o zaman konusurum. Bu tarz elestirileri yapanlar bir de ateyiz olunca daha da komik oluyor. Asil atayizin karismamasi lazim.
Kalkip da bunlar nasil musluman tarzi yorum yapmak cok aptalca bir sey. Hic kimse %100 musluman olmak zorunda degil, musluman olmak zorunda da degil. "Beni oruc yiyorum diye kinadilar, o yuzden isteyen istedigini yapar diyemem" tarzi bir bakis acisi da uzerine yorum bile yapilamayacak cinsten.
Bana da hic denk gelmez boyle seyler nedense. Hicbir ramazanda oruc tutmam, heryerde de catir catir yer icerim, Istanbul@da da cesitli anadolu illerinde de insanlarin icinde ramazanda catir catir yedim ictim, bu zamana kadar tek bir kisi sesini cikartmadi bana. Isteyen inanir, isteyen inanmaz. Insanlar bazi seyleri abartiyor. Neymis, oruc tutmuyor diye adami tekme tokat dovmusler. Koca tr'de kac kisi oruc tutmadigi icin dayak yedi allahaskina? Bunlar bu ulkede olabicek seyler, kasinin ustunde gozu var diye dayak yiyen insan sayisi daha fazladir.
Turbanli kadin hayatini striptiz yaparak da kazansa kalkip tek kelime yorum yapmam. Cikip da ben cok muslumanim falan demeye kalkarsa anca o zaman konusurum. Bu tarz elestirileri yapanlar bir de ateyiz olunca daha da komik oluyor. Asil atayizin karismamasi lazim.
0
müslümanım. oruç tutarım, cumaları kaçırmamaya özen gösteririm (iş saati sıkıntı olsa da), dini yükümlülükleri elimden geldiği kadar yerine getirmeye özen gösteririm.
alkolü gün aşırı kullanıyorum. bunun dışında yasak olan şeyleri de yaptığım sabittir. kimseye bir zararım yok. yapttığım şey, şeyler tanrıyla benim aramda.
hayır akp'li ya da sağcı değilim. solcu hiç değilim.
alkolü gün aşırı kullanıyorum. bunun dışında yasak olan şeyleri de yaptığım sabittir. kimseye bir zararım yok. yapttığım şey, şeyler tanrıyla benim aramda.
hayır akp'li ya da sağcı değilim. solcu hiç değilim.
0
Belli ki kızın türban takması kendi tercihi değil.Aile zoruyla türban takıyor diye düşünürüm.
0
simgesi olan adamların yaptıkları da aynı şekilde tepki görüyor.
geçen yaz bir taziyeye gittim, ilk gecesiydi, okuma yapıldı. camiden erkek bir hoca çağırmışlar hoca gözlerini kadınlardan alamadı. evde bakımlı kadınlar vardı, günlük yaşamları öyle. yazın en sıcak günleri, olabildiğince kapalı giyinmişler işte. hepimiz başlarımıza örtü aldık, salon salamanje bir yerdeyiz. hanımlar bir tarafta erkekler diğer tarafta. adamı dinleyemedim sinirlerim bozuldu, böyle fıldır göz görmedim arkadaş.
içki içenler, parklarda çimlerde öpüşüp koklaşanlar olduğu gibi başı örtülü kalça oynatarak yürüyenler de çokça var. dikkat çekiyor haliyle. başı örtülü olmayıp kalça kıvırarak yürüyenden farklı şekilde dikkat çekiyor bu kızlar. islam dini kapanmayı o zamanın hayat kadınlarından müslüman olanları ayırmak için getirilen bir uygulama. hayat kadını ise enstrumanı vücudu olan dolayısıyla enstrumanının niteliğini açıkça ortaya koyacak davranışlarda olan bir meslek erbabı. salına salına doloşacak, kırıtacak, bol makyaj yapacak yani vitrine ben buyum tabelası asacak. doğru yanlış demiyorum, algılarımız bu şekilde oluştu diyorum.
e şimdi al o imajı, "ben buna karşıyım, benim yolum bunlarla zinhar kesişmez" diyen birinde gör. insan gerçekten hayretle izliyor. ben bunlara karşıyım diyor ama onu yapıyor, saçmalığın dik alası.
bu olayların altında bastırılmışlık, cahillik, çıkar, iki yüzlülük var. onun için kızıyoruz. çünkü doğru değil, sağlıklı değil.
yoksa bana sorarsan isteyen istediğini içsin, istediği gibi gezsin başkasının alanına girmemek koşuluyla tabii.
geçen yaz bir taziyeye gittim, ilk gecesiydi, okuma yapıldı. camiden erkek bir hoca çağırmışlar hoca gözlerini kadınlardan alamadı. evde bakımlı kadınlar vardı, günlük yaşamları öyle. yazın en sıcak günleri, olabildiğince kapalı giyinmişler işte. hepimiz başlarımıza örtü aldık, salon salamanje bir yerdeyiz. hanımlar bir tarafta erkekler diğer tarafta. adamı dinleyemedim sinirlerim bozuldu, böyle fıldır göz görmedim arkadaş.
içki içenler, parklarda çimlerde öpüşüp koklaşanlar olduğu gibi başı örtülü kalça oynatarak yürüyenler de çokça var. dikkat çekiyor haliyle. başı örtülü olmayıp kalça kıvırarak yürüyenden farklı şekilde dikkat çekiyor bu kızlar. islam dini kapanmayı o zamanın hayat kadınlarından müslüman olanları ayırmak için getirilen bir uygulama. hayat kadını ise enstrumanı vücudu olan dolayısıyla enstrumanının niteliğini açıkça ortaya koyacak davranışlarda olan bir meslek erbabı. salına salına doloşacak, kırıtacak, bol makyaj yapacak yani vitrine ben buyum tabelası asacak. doğru yanlış demiyorum, algılarımız bu şekilde oluştu diyorum.
e şimdi al o imajı, "ben buna karşıyım, benim yolum bunlarla zinhar kesişmez" diyen birinde gör. insan gerçekten hayretle izliyor. ben bunlara karşıyım diyor ama onu yapıyor, saçmalığın dik alası.
bu olayların altında bastırılmışlık, cahillik, çıkar, iki yüzlülük var. onun için kızıyoruz. çünkü doğru değil, sağlıklı değil.
yoksa bana sorarsan isteyen istediğini içsin, istediği gibi gezsin başkasının alanına girmemek koşuluyla tabii.
0
genelde turbanli genc kizlarimiz secerek ya da isteyerek kapanmiyor, en azindan benim lisedeki arkadaslarim oyleydi.
aile baskisi, yetistme tarzi yuzunden turban default geliyor, e istemese de karsi cikamiyor ki kolay mi?
o yuzden birakin istediklerini yapsinlar, genc onlar, haklari.
isteyen herkes "gunah" isleyebilir sonucta :)
gelip de iki yuzluluk yapmadiklari surece (inancsizlara baski uygulanmasi vs) ben umursamiyorum.
aile baskisi, yetistme tarzi yuzunden turban default geliyor, e istemese de karsi cikamiyor ki kolay mi?
o yuzden birakin istediklerini yapsinlar, genc onlar, haklari.
isteyen herkes "gunah" isleyebilir sonucta :)
gelip de iki yuzluluk yapmadiklari surece (inancsizlara baski uygulanmasi vs) ben umursamiyorum.
0
Kiz gunahkardir bunu bu kadar abartmanin manası yok.sonuçta türbanlı dediginiz kişide insan nefsi var günah islemesi dinden çıkarmaz.
inancsizlikla günahkar olmak farkli şeyler.
inancsizlikla günahkar olmak farkli şeyler.
0
Türban çok göze batan dini bir simge. O yüzden yadırganıyor görülünce. Ben bazı güruhlar gibi mağara adamı değilim. Gidip "örrroaaargh burası türkiye burada içki içemezsin" diyen yaratıklar ile aynı safta olmamak lazım. Aynı şekilde insanların hayatındaki her şeye kendi inançları doğrultusunda karışıp engel koyup, "kimsenin yaşam tarzına karışmadık" diyenlerle de aynı safta olmamak lazım. Eğer düşüncenizden şüphe ediyorsanız bu iki grup sizi tekrar medeniyete dönmeniz için
Yalnız türban takıp makyaj yapan ya da dar pantolon, etek falan giyene yönelik bakış açısı ile karıştırmamak lazım. Çünkü türbanda asıl konu tanrı huzurunda kapanmak kadar erkeklerin uçkuruna sahip çıkamayan hayvanlar olduğu önkabulünü barındırıyor olması. O yüzden erkeğe insan olmayı öğretmek yerine "daha kolay" yol olan kadının daha az dikkat çekmek için kapanması seçilmiş. Hal böyle olunca dikkat çekici hareketler, giyim ve makyaj türbanın doğasına ve mantığına ters oluyor.
Mantığa ters olan bu hareketi devam ettirme sebepleri; mantığını anlamamak, türbanın siyasi simge olması, şekilcilik vb. sebeplerden biri oluyor. Haliyle de insanlar buna takılıyor. Yoksa namaz ve alkol birbiri mantık olarak değil, dini olarak çeliştiğinden bu kadar dikkat çekmiyor.
Yalnız türban takıp makyaj yapan ya da dar pantolon, etek falan giyene yönelik bakış açısı ile karıştırmamak lazım. Çünkü türbanda asıl konu tanrı huzurunda kapanmak kadar erkeklerin uçkuruna sahip çıkamayan hayvanlar olduğu önkabulünü barındırıyor olması. O yüzden erkeğe insan olmayı öğretmek yerine "daha kolay" yol olan kadının daha az dikkat çekmek için kapanması seçilmiş. Hal böyle olunca dikkat çekici hareketler, giyim ve makyaj türbanın doğasına ve mantığına ters oluyor.
Mantığa ters olan bu hareketi devam ettirme sebepleri; mantığını anlamamak, türbanın siyasi simge olması, şekilcilik vb. sebeplerden biri oluyor. Haliyle de insanlar buna takılıyor. Yoksa namaz ve alkol birbiri mantık olarak değil, dini olarak çeliştiğinden bu kadar dikkat çekmiyor.
0
condom kurşunu
Ya bu adam eskiden iyiydi hostu falan da artik bokunu cikarmis metrobuste vapurda bomba patlatacaklar falan denis dun. Ben artik bu elemanin y3zudin adamlari olduguna inanmaya basladim hatta bayadir oyle dusunuyorum. Dusunsene adamin dedigi her sey cikiyor nerdeyse. Devlet disindan biri olsa sirf bu
Ya bu adam eskiden iyiydi hostu falan da artik bokunu cikarmis metrobuste vapurda bomba patlatacaklar falan denis dun. Ben artik bu elemanin y3zudin adamlari olduguna inanmaya basladim hatta bayadir oyle dusunuyorum. Dusunsene adamin dedigi her sey cikiyor nerdeyse. Devlet disindan biri olsa sirf bu dedi diye herifin dedigi baskinlari olaylari yapmazlar bakin fuat bole dedi ama ole bisey olmadi derler. Bu heruf gce bisey diyor dsbaha baskin oluyor haftasonu olay var diyor haftasonu bisey oluyor. Kimin nesi bunlar ya.
0
tek bir kişi değil. cemaatin devlet içindeki kadrolarından tümünden akan bilgileri bazen olduğu gibi bazen de siyasi eklemeler yaparak yayınlayan hesap.
0
limoncello
hangisi daha modern bir şehir sizce her yönden ele alırsak?
hangisi daha modern bir şehir sizce her yönden ele alırsak?
0
istanbul yaşaması zor bir şehir kabul ediyorum ama izmir fazla şişiriliyor gibi geliyor. bir dönem de eskişehir'e aynı şey yapılmıştı.
yani bence izmir'le istanbul kıyaslanamaz bile. istanbul pahalı ve stresli evet ama hem şehir güzelliği olarak hem de kültürel/sosyal aktiviteler bakımından izmir'in çok üzerinde.
yani bence izmir'le istanbul kıyaslanamaz bile. istanbul pahalı ve stresli evet ama hem şehir güzelliği olarak hem de kültürel/sosyal aktiviteler bakımından izmir'in çok üzerinde.
0
Modernlikten kasıt nedir tam olarak onun üzerine konuşalım. İzmir ile ilgili çok tecrübem yok son 10 yılda 2 kere falan gittim sanırım 2 hafta en fazla kalmışımdır, güzel ve sakin şehir. Ama İstanbul farklı tabi.
0
Yaşayacağın semte göre değişir bunun cevabı. 6 sene izmir'de yaşamış birisi olarak, buca'da, gaziemir'de falan yaşayacaksan pek bir cazibesi olmuyor. Evet belki trafik kıyaslaması ile, göztepe, karşıyaka ya da bornova'ya ulaşım, İstanbul'daki uzak semtlerden merkeze hareketlere göre daha rahat olabilir ama, o semtlerde; özellikle de yalı ya da bostanlı'da oturmayacaksan, izmir'in çokta bir olayı yok bana göre. İstanbul'da yaşıyorum şu an(*hoş b.düzü ne kadar istanbul ise artık) bu şehrin de kaosu falan uzun sürede çekilir dert değil. Modernlik konusuna gelince, yaşadığın muhit ve senin oluşturduğun sosyal ortamla ilişkili bence bu. Modernlik ile kastın direkt olarak sanat, etkinlik vs. ise, İzmir İstanbul'un yanından geçemez bence. Benim anladığım kadarıyla cevap verecek olursam.. Hangisinde yaşayacağın semt sosyo-kültürel açıdan daha iyi olacak ise, orayı tercih etmen. Gönlünce olsun her şey.
0
evet modernden kasıt nedir?
tabii ki istanbuldaki sosyal kültürel etkinlikler vs ile kıyaslanamaz. zaten kıyaslanmalı mı onu da bilmiyorum, türkiyenin yarısı istanbulda yani..
ama izmire de kötü denilemez. izmirdeyim ben. öyle bir şeyin eksikliğini hissetmiyorum. izmir güzel, rahat ve sakin bir yer. istanbula gezmeye giderim ancak.
edit: izmirde kimse kimseye karışmaz genel olarak.
tabii ki istanbuldaki sosyal kültürel etkinlikler vs ile kıyaslanamaz. zaten kıyaslanmalı mı onu da bilmiyorum, türkiyenin yarısı istanbulda yani..
ama izmire de kötü denilemez. izmirdeyim ben. öyle bir şeyin eksikliğini hissetmiyorum. izmir güzel, rahat ve sakin bir yer. istanbula gezmeye giderim ancak.
edit: izmirde kimse kimseye karışmaz genel olarak.
0
Modernlikten ne kasttettiniz bilmiyorum ama İstanbul'un modernlikleri İzmir'den daha çoktur.Kıyafet serbestliği diyorsanız izmir daha moderndir. Aklıma ilk gelen bu
0
genel olarak yaşam tarzı, karışan görüşen olmama, mahalle baskısının azlığı, nezih insanlar vs.
0
6 sene kadıköyde yaşadım izmirliyim şimdi de izmirde yaşıyorum.
modernlikle kastettiğiniz insanların kültürlü, açık görüşlü, eğitimli olması, kişisel özgürlükleri yaşayabilme ve özel hayata saygı ise, izmir iyidir.
ancak modernlikle kastettiğiniz, bir avrupa büyükşehri gibi kültürel çeşitlilik, kültürel etkinliklerin bolluğu ise, istanbul tabii ki.
ancak bir türkiye gerçeği olarak, büyük şehirler çok göç alıyorlar ve nezih ilçe sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor.
nasıl ki istanbulda işte, sosyetikleri saymıyorum, normal yaşanabilir ilçeler, kadıköy beşiktaş falansa, izmirde de karşıyaka bornova vs.
istanbulun nüfusu 12-13 milyon, o yüzden her türlü tuhaf insan daha fazla. laf atma, sokakta gasp vs. gibi gelişmemişlik göstergesi durumlar, benim kanaatimce istanbulda daha çok.(bu nispeten nezih ilçeler bazında bile karşılaştırınca)
modernlikle kastettiğiniz insanların kültürlü, açık görüşlü, eğitimli olması, kişisel özgürlükleri yaşayabilme ve özel hayata saygı ise, izmir iyidir.
ancak modernlikle kastettiğiniz, bir avrupa büyükşehri gibi kültürel çeşitlilik, kültürel etkinliklerin bolluğu ise, istanbul tabii ki.
ancak bir türkiye gerçeği olarak, büyük şehirler çok göç alıyorlar ve nezih ilçe sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor.
nasıl ki istanbulda işte, sosyetikleri saymıyorum, normal yaşanabilir ilçeler, kadıköy beşiktaş falansa, izmirde de karşıyaka bornova vs.
istanbulun nüfusu 12-13 milyon, o yüzden her türlü tuhaf insan daha fazla. laf atma, sokakta gasp vs. gibi gelişmemişlik göstergesi durumlar, benim kanaatimce istanbulda daha çok.(bu nispeten nezih ilçeler bazında bile karşılaştırınca)
0
dieselsingle2
s.bkart kurt vodafone vs kampanyası olan varsa daha iyi olur aslında
s.b
kart kurt vodafone vs kampanyası olan varsa daha iyi olur aslında
kart kurt vodafone vs kampanyası olan varsa daha iyi olur aslında
0
all girls dream
ayvansaray metrobüs duragına yakın metro var mı? ya da en yakın metroya nasıl gidebilirim. gidilecek yer istoç. alternetiflere de acıgım:)
ayvansaray metrobüs duragına yakın metro var mı? ya da en yakın metroya nasıl gidebilirim. gidilecek yer istoç. alternetiflere de acıgım:)
0
ayvansaray metrobüs durağına en yakın metro istasyonu bayrampaşa maltepedir. 2km uzaklık ya vardır ya da yoktur. ama vasıta ile ters. vasıtaya binmek için yolun yarısından fazlasını yürümen lazım.
0
stevie
faturalara bakacaktım."Kayıtlı E-Posta Adresimey**********[email protected]"böyle bir seçenek var. bu ne ola ki? benim y ile başlayan mail adresim yok. içeriği nasıl öğrenirim?
faturalara bakacaktım.
"
Kayıtlı E-Posta Adresime
y**********[email protected]
"
böyle bir seçenek var. bu ne ola ki? benim y ile başlayan mail adresim yok. içeriği nasıl öğrenirim?
"
Kayıtlı E-Posta Adresime
y**********[email protected]
"
böyle bir seçenek var. bu ne ola ki? benim y ile başlayan mail adresim yok. içeriği nasıl öğrenirim?
0
trixi
"İnsanları değiştiremeyeceğimi anlayınca onlardan ayrı yaşamaya karar verdim" diye bir söz var mı, varsa hangi ünlü yazar söylemiş ki?
"İnsanları değiştiremeyeceğimi anlayınca onlardan ayrı yaşamaya karar verdim" diye bir söz var mı, varsa hangi ünlü yazar söylemiş ki?
0
birebir aynı değil ama suç ve ceza'da benzer bir bölüm var.
spoiler---
Sonra, herkesin akıllı olmasını beklemenin çok uzun süreceğini anladım, Sonya. Bir de, bunun hiçbir zaman gerçekleşmeyeceğini, insanların değişmeyeceğini, onları değiştirebilecek kimsenin bulunmadığını ve bunun için çaba göstermeye değmeyeceğini!”
spoiler---
spoiler---
Sonra, herkesin akıllı olmasını beklemenin çok uzun süreceğini anladım, Sonya. Bir de, bunun hiçbir zaman gerçekleşmeyeceğini, insanların değişmeyeceğini, onları değiştirebilecek kimsenin bulunmadığını ve bunun için çaba göstermeye değmeyeceğini!”
spoiler---
0
dahili meddah
anladım ki yeniden üniversiteye girip psikoloji okumayacağım ve yüksek lisans da zor iş. bu yüzden en azından temel düzeyde bir şeyler öğrenebilmek için (çevremi,insanları ve kendimi daha iyi anlayabilmek için) okumak istiyorum.bana psikolojiye giriş aşamasından başlayacak bir kitap listesi önerebil
anladım ki yeniden üniversiteye girip psikoloji okumayacağım ve yüksek lisans da zor iş. bu yüzden en azından temel düzeyde bir şeyler öğrenebilmek için (çevremi,insanları ve kendimi daha iyi anlayabilmek için) okumak istiyorum.
bana psikolojiye giriş aşamasından başlayacak bir kitap listesi önerebilir misiniz?
bana psikolojiye giriş aşamasından başlayacak bir kitap listesi önerebilir misiniz?
0
Doğan Cüceloğlu - İnsan ve Davranışı
Eleştirel Psikoloji - I. Prilleltensky, S. Austin, D. Fox
Eleştirel Psikoloji - I. Prilleltensky, S. Austin, D. Fox
0
herkese ayrı ayrı teşekkürler.
@psa ; ders kitabı da olabilir elbette. asıl amacım psikoloji açısından kafamda bir şema oluşturabilmek ve ilgi alanımı belirleyip üzerine okuma yapabilmek. bunu sağladıktan sonra ders kitabı da başka türlü bir eser de olabilir.
@psa ; ders kitabı da olabilir elbette. asıl amacım psikoloji açısından kafamda bir şema oluşturabilmek ve ilgi alanımı belirleyip üzerine okuma yapabilmek. bunu sağladıktan sonra ders kitabı da başka türlü bir eser de olabilir.
0
kesinlikle uzman değilim ama benim de ilgili olduğum bir konu olduğundan biraz araştırdım ve okuyup beğendiklerimi yazıyorum.
irvin yalom'un kitaplarını seversiniz diye dusunuyorum. when nietzsche wept, love's executioner, existential psychology güzel kitaplar.
Rollo may - man's search for himself
Mihaly Csikszentmihalyi - Flow: The Psychology of Optimal Experience
Viktor Frankl - man's search for meaning
gen.lib.rus.ec burada hepsi olmalı.
edit: Benim yazdıklarım hep aynı/benzer tellerden çalan adamların kitapları. Yukardaki kitaplarda da birbirlerine atıflarda bulunuyorlar sık sık zaten. Bir bakin tabi goodreads den falan, ama bence psikolojinin hangi dalıyla ilgilendiğinizden bağımsız olarak yukarıdakiler üzerinde düşünülerek okunduğunda farklı bakış açıları sağlayacaktır.
irvin yalom'un kitaplarını seversiniz diye dusunuyorum. when nietzsche wept, love's executioner, existential psychology güzel kitaplar.
Rollo may - man's search for himself
Mihaly Csikszentmihalyi - Flow: The Psychology of Optimal Experience
Viktor Frankl - man's search for meaning
gen.lib.rus.ec burada hepsi olmalı.
edit: Benim yazdıklarım hep aynı/benzer tellerden çalan adamların kitapları. Yukardaki kitaplarda da birbirlerine atıflarda bulunuyorlar sık sık zaten. Bir bakin tabi goodreads den falan, ama bence psikolojinin hangi dalıyla ilgilendiğinizden bağımsız olarak yukarıdakiler üzerinde düşünülerek okunduğunda farklı bakış açıları sağlayacaktır.
0
Yazmayı unutmuşum. Ben okumadım henüz ama Çiğdem Kağıtbaşı - Günümüzde İnsan ve İnsanlar'ı çok methetmişlerdi sosyal psikolojiyle ilgileniyorsanız.
0
calmdown
Bu arkadasimiz bir ogrenci ben de ogrenciyim. Bir is kurma cabasi icerisindeyiz ve endustriyel tasarimciya ihtiyac var. Bu konuya uygun birkac arkadas var. Bunlara kendilerini onemli hissettirmeden biz daha onemliyiz ama senin gibi birine de ihtiyacimiz var soylemini nasil olusturmaliyiz?
Bu arkadasimiz bir ogrenci ben de ogrenciyim. Bir is kurma cabasi icerisindeyiz ve endustriyel tasarimciya ihtiyac var. Bu konuya uygun birkac arkadas var. Bunlara kendilerini onemli hissettirmeden biz daha onemliyiz ama senin gibi birine de ihtiyacimiz var soylemini nasil olusturmaliyiz?
0
"bunlara kendilerini önemli hissettirmeden"
bu kafayla umarım kabul etmezler de işi, bence kendiniz olmanız yeterli bu havayı vermek için. doğal olun, onlar iticiliği hissedeceklerdir.
ps: insanlara kendilerini önemli hissettirerek asıl verimi alabilirsiniz.
bu kafayla umarım kabul etmezler de işi, bence kendiniz olmanız yeterli bu havayı vermek için. doğal olun, onlar iticiliği hissedeceklerdir.
ps: insanlara kendilerini önemli hissettirerek asıl verimi alabilirsiniz.
0
önemli hissedip hissetmemeleri sizin için bir faktör olmamalı. böyle bir iş var, sen yapar mısın diye direk sorun? net ve istekli bir yaparım yoksa, başka adaylar arayın.
günümüzde hiçkimse yaptığı işi tek yapabilen değil.
her çalışanın dişlinin bir parçası olduğunu unutmayın. önemli hissettirmek ile motive etmeyi birbirine karıştırmamanızda fayda var.
günümüzde hiçkimse yaptığı işi tek yapabilen değil.
her çalışanın dişlinin bir parçası olduğunu unutmayın. önemli hissettirmek ile motive etmeyi birbirine karıştırmamanızda fayda var.
0
"Biz boktan bir iş vereniz. Siz de aslında çok iyisiniz ama yetenekleriniz ve yapabilecekleriniz altında ezilmek istemediğimizden size uygun bir iş ilanını tam olarak ayarlayamadık. Eğer lütfedip bizim gibi köylü kurnazı iki kişiyle mesainizi geçirmek isterseniz lütfen bize ulaşın."
0
denklemi önem/önemsizlik üzerine kurarsanız arkadaşınızdan da yukarda aldığınız tepkiyi alırsınız. iş hayatında bu kavramlar yerine patron/ortak/çalışan gibi kavramlar var.
0
daha i$i kurmadan battiniz hocam siz bu mentalite ile.
oyunu kuralina gore oynamakta fayda var. isi yapabilecek bir suru kisi vardir illaki arasan bulunur, ama bu arkadaslarinizi secmenizin sebebi vardir, onceden tanisiklik, muhabbetin iyi olmasi, anlasabilme; iletisim kuvvetligi yani genel olarak. bu yuzden sizin de isinize gelen bir cikar soz konusu olabilir, bu yuzden kisiler onemli faktorlerdir.
oyunu kuralina gore oynamakta fayda var. isi yapabilecek bir suru kisi vardir illaki arasan bulunur, ama bu arkadaslarinizi secmenizin sebebi vardir, onceden tanisiklik, muhabbetin iyi olmasi, anlasabilme; iletisim kuvvetligi yani genel olarak. bu yuzden sizin de isinize gelen bir cikar soz konusu olabilir, bu yuzden kisiler onemli faktorlerdir.
0
çok saf bir soru sormuş arkadaş.. kızmayın.. iş dünyası sonuçta.. sevgili seçmiyoruz..
cool olun.. arayacağınızı önceden diğer arkadaşlar vasıtası ile iletin..mail mesaj vs atmayın.. 1-2 gün sonra arayın.. şöyle bir iş için endüstriyel tasarımcıya ihtiyaç var.. ilgilenirseniz.. buluşup görüşelim diyin.. bir cafede (starbucks klasiktir) buluşup gerekli detayları anlatın.. ilgilenmez ise sakın konuşmanın devamını getirmeyin. teşekkürler diyip kapatın..çok kısa ve net konuşun.. iş ücret zaman mekan vs..
olay soğukkanlı olabilmekte yani..
cool olun.. arayacağınızı önceden diğer arkadaşlar vasıtası ile iletin..mail mesaj vs atmayın.. 1-2 gün sonra arayın.. şöyle bir iş için endüstriyel tasarımcıya ihtiyaç var.. ilgilenirseniz.. buluşup görüşelim diyin.. bir cafede (starbucks klasiktir) buluşup gerekli detayları anlatın.. ilgilenmez ise sakın konuşmanın devamını getirmeyin. teşekkürler diyip kapatın..çok kısa ve net konuşun.. iş ücret zaman mekan vs..
olay soğukkanlı olabilmekte yani..
0
Endüstriyel tasarımcıya ihtiyaç var demişsiniz yani bu işi siz yapamıyorsunuz ve bu kişiler yapabiliyor. Demek ki önemli bir iş yapıyorlar ve kendilerini önemli hissedebilirler. Az para vermek veya işe ortak etmemek istiyorsunuz anladığım kadarı ile. Eninde sonunda herkes yaptığı işi bilir ve emeğinin karşılığını ister, bu tür bir düşünceyle yaklaşılan bir ticari girişim eninde sonunda çıkmaza girer.
0
yamuklu sucurta
tam aciklayamadim ama atiyorum bayhan'a oy vermek icin 3525e mesaj atin diyolar ya. simdi mesaj atsak nolur?sacma gelebilir ama gercekten aklima takildi.
tam aciklayamadim ama atiyorum bayhan'a oy vermek icin 3525e mesaj atin diyolar ya. simdi mesaj atsak nolur?
sacma gelebilir ama gercekten aklima takildi.
sacma gelebilir ama gercekten aklima takildi.
0
Bayhan gibi ününü yitirmiş şarkıcılar şu an kendisine atılan mesajlarla geçiniyor. Yani seviyorsan halen desteklemek istiyorsan at tabi.
0
kotuseyleryapaniyikimse
Reddit, voat.co, stumbleupon, digg, onion gibi populer sitelerin veremedigi hep bir eksiligini hissettiginiz "ulan adamlar sunu nasil yapmiyor" dediginiz bi site mesela.
Reddit, voat.co, stumbleupon, digg, onion gibi populer sitelerin veremedigi hep bir eksiligini hissettiginiz "ulan adamlar sunu nasil yapmiyor" dediginiz bi site mesela.
0
gerard
selam,yeni sirket kurduk diyelim. programci bir adamla calisacagiz. bu adamla aramizda bir gizlilik anlasmasi imzalayacagiz diyelim. gayet guzel bir taslak bulduk, her istedigimizi kapsiyor da diyelim. taraflar bu anlasmayi okuyup, kendi rizasiyla imzalasa anlasma gecerli olur mu yoksa araya noter,
selam,
yeni sirket kurduk diyelim. programci bir adamla calisacagiz. bu adamla aramizda bir gizlilik anlasmasi imzalayacagiz diyelim. gayet guzel bir taslak bulduk, her istedigimizi kapsiyor da diyelim.
taraflar bu anlasmayi okuyup, kendi rizasiyla imzalasa anlasma gecerli olur mu yoksa araya noter, avukat vs. falan mi sokmak lazim?
extra: avrupa ulkesindeki sirket ile turk programci arasinda da ayni uygulama mi olur?
tesekkurler
yeni sirket kurduk diyelim. programci bir adamla calisacagiz. bu adamla aramizda bir gizlilik anlasmasi imzalayacagiz diyelim. gayet guzel bir taslak bulduk, her istedigimizi kapsiyor da diyelim.
taraflar bu anlasmayi okuyup, kendi rizasiyla imzalasa anlasma gecerli olur mu yoksa araya noter, avukat vs. falan mi sokmak lazim?
extra: avrupa ulkesindeki sirket ile turk programci arasinda da ayni uygulama mi olur?
tesekkurler
0
cinali
selam arkadaşlar, lise yıllarımdan, yabancı ligler birer birer şifreli kanallarda verilmeye başlandığı son yıllara kadara yaklaşık 12-13 sene boyunca yabancı futbol liglerini fazlasıyla takip ettim. şu anda denk gelirse bakıyorum.son dönemde fark ettiğim sürekli ayak, bacak kırılması ve yan bağ kopm
selam arkadaşlar,
lise yıllarımdan, yabancı ligler birer birer şifreli kanallarda verilmeye başlandığı son yıllara kadara yaklaşık 12-13 sene boyunca yabancı futbol liglerini fazlasıyla takip ettim. şu anda denk gelirse bakıyorum.
son dönemde fark ettiğim sürekli ayak, bacak kırılması ve yan bağ kopmasından kaynaklı uzun süreli sakatlıklar yaşanması. eskiden bu denli olmadığını düşünüyorum.
ayak-bacak kırıkları ve yan bağ kopmaları ile çoğu oyuncu sezonu kapatıyor veya sezonun büyük kısmını kaçırıyor.
shaw, krul, strootman, de vrij, courtois, steven taylor, welbeck, lyonlu fofana
tabi bizde de tolgay var beşiktaşlı.
khedira böyle bir sakatlıktan sonra yeni döndü sahalara, robben ve ribery de uzunca bir süredir sakatlardı vs....
thierry henry sakatlıklardan başını kaldıramadığı bir dönemde "bu gidişle oyuncular 17-18 yaşlarında şöhrete kavuşup sakatlıklardan dolayı 30lu yaşların başında belki 20li yaşların sonunda üst düzey futboldan çekilecekler" demişti.
bilmiyorum henry'nin bu tespiti mi doğrulanıyor yoksa gerçekten bir şanssızlıktan mı ibaret bu olanlar. elbette bir kısmı şanssızlık örneğin shaw'ın pozisyonu ama bu kadar yoğun maç trafiği futbolcuları fazla mı yıpratıyor?
lise yıllarımdan, yabancı ligler birer birer şifreli kanallarda verilmeye başlandığı son yıllara kadara yaklaşık 12-13 sene boyunca yabancı futbol liglerini fazlasıyla takip ettim. şu anda denk gelirse bakıyorum.
son dönemde fark ettiğim sürekli ayak, bacak kırılması ve yan bağ kopmasından kaynaklı uzun süreli sakatlıklar yaşanması. eskiden bu denli olmadığını düşünüyorum.
ayak-bacak kırıkları ve yan bağ kopmaları ile çoğu oyuncu sezonu kapatıyor veya sezonun büyük kısmını kaçırıyor.
shaw, krul, strootman, de vrij, courtois, steven taylor, welbeck, lyonlu fofana
tabi bizde de tolgay var beşiktaşlı.
khedira böyle bir sakatlıktan sonra yeni döndü sahalara, robben ve ribery de uzunca bir süredir sakatlardı vs....
thierry henry sakatlıklardan başını kaldıramadığı bir dönemde "bu gidişle oyuncular 17-18 yaşlarında şöhrete kavuşup sakatlıklardan dolayı 30lu yaşların başında belki 20li yaşların sonunda üst düzey futboldan çekilecekler" demişti.
bilmiyorum henry'nin bu tespiti mi doğrulanıyor yoksa gerçekten bir şanssızlıktan mı ibaret bu olanlar. elbette bir kısmı şanssızlık örneğin shaw'ın pozisyonu ama bu kadar yoğun maç trafiği futbolcuları fazla mı yıpratıyor?
0
sadece yoğun maç trafiği değil. futbolun endüstriyel hale gelmesinin sonuçlarından biri de bu. kazanmak artık çok daha önemli ve bu nedenle futbolcular çok daha sert oynuyorlar; çok daha fazla kendilerini zorluyorlar.
0
futbol eskisine göre daha çok fiziğe dayanıyor bana göre. hoş eskiden de bu kadar kolay kart çıkmazdı. belki de en önemli fark antrenman dozlarının ve maç trafiğinin artmış olması.
0
strootman vitaminsizi mahalle maçlarında bile sakatlanıp 6 ay uzak kalıyordu sanırım, onu örneklere dahil etmeyelim. bambaşka bi şey o. :)
tespitinde haklısın. işim gereği serie b'yle çok yakından ilgiliyim, dolayısıyla kim sakat kim eşinden ayrılmış haberim oluyor. aklıma gelen ilk ve en talihsiz örnek turchi mesela, virtus lanciano'daki. adam o kadar uzun süredir sakat ki ben ne zaman sakatlandığını unuttum. terlizzi ve nadarevic var, tabanelli var... liste uzar gider. iki sezonda toplasan 15-20 maç yapmamıştır adamlar.
sebebi bence artık fiziksel sınırları fazla zorluyor olmaları. antrenman programları buna uygun olarak ayarlanıyordur elbette ama sahada işler farklı. doping sayılmayan pek çok kimyasalla normal kapasitenin üzerine çıkmaya başladı sporcular. hani zaten normalin üzerinde oldukları için sporcu olan herifler şimdi onu da yırtmaya başladı.
şimdi aklıma geldi, shaw'un sakatlığı bizim konumuzla alakasız örneğin. o pozisyonda sen-ben olsak bir sene yürüyemeyiz bile herhalde. o çok talihsiz bir andı, ayağı yerden kalkmadığı sürece daha hafif bi şey olmasının imkanı yoktu.
son bi not olarak söyleyeyim, wimbledon'ın forveti bracham da sakatlanmış son maçta, 6 ay yok diyorlar. bahis yaparsanız şeyaparsınız.
tespitinde haklısın. işim gereği serie b'yle çok yakından ilgiliyim, dolayısıyla kim sakat kim eşinden ayrılmış haberim oluyor. aklıma gelen ilk ve en talihsiz örnek turchi mesela, virtus lanciano'daki. adam o kadar uzun süredir sakat ki ben ne zaman sakatlandığını unuttum. terlizzi ve nadarevic var, tabanelli var... liste uzar gider. iki sezonda toplasan 15-20 maç yapmamıştır adamlar.
sebebi bence artık fiziksel sınırları fazla zorluyor olmaları. antrenman programları buna uygun olarak ayarlanıyordur elbette ama sahada işler farklı. doping sayılmayan pek çok kimyasalla normal kapasitenin üzerine çıkmaya başladı sporcular. hani zaten normalin üzerinde oldukları için sporcu olan herifler şimdi onu da yırtmaya başladı.
şimdi aklıma geldi, shaw'un sakatlığı bizim konumuzla alakasız örneğin. o pozisyonda sen-ben olsak bir sene yürüyemeyiz bile herhalde. o çok talihsiz bir andı, ayağı yerden kalkmadığı sürece daha hafif bi şey olmasının imkanı yoktu.
son bi not olarak söyleyeyim, wimbledon'ın forveti bracham da sakatlanmış son maçta, 6 ay yok diyorlar. bahis yaparsanız şeyaparsınız.
0
safepassage
Merhaba,bizim ofis 25 m2 lik bir alan ve 7 kişi çalışıyoruz. Bir tane de pencere var, pek açılmıyor soğuk diye.şimdi bu ofiste işini konuşmadan, homurdamadan yapamayan bir adam var.ekranda okuduğu her şeyi humur homur homur şeklinde duyabiliyorsunuz ve duvarları titreten bi ses kalınlığı var. yani d
Merhaba,
bizim ofis 25 m2 lik bir alan ve 7 kişi çalışıyoruz. Bir tane de pencere var, pek açılmıyor soğuk diye.
şimdi bu ofiste işini konuşmadan, homurdamadan yapamayan bir adam var.
ekranda okuduğu her şeyi humur homur homur şeklinde duyabiliyorsunuz ve duvarları titreten bi ses kalınlığı var. yani demek istediğim, ne kadar kısık sesli de homurdansa o kadar rahatsız ediyor ki, siz düşünün.
bunu her türlü uyarıyoruz, bağıran bile oldu, adam hala böyle. nasıl geçirebiliriz? siz olsanız ne yapardınız?
Odadan atma durumumuz yok.
bizim ofis 25 m2 lik bir alan ve 7 kişi çalışıyoruz. Bir tane de pencere var, pek açılmıyor soğuk diye.
şimdi bu ofiste işini konuşmadan, homurdamadan yapamayan bir adam var.
ekranda okuduğu her şeyi humur homur homur şeklinde duyabiliyorsunuz ve duvarları titreten bi ses kalınlığı var. yani demek istediğim, ne kadar kısık sesli de homurdansa o kadar rahatsız ediyor ki, siz düşünün.
bunu her türlü uyarıyoruz, bağıran bile oldu, adam hala böyle. nasıl geçirebiliriz? siz olsanız ne yapardınız?
Odadan atma durumumuz yok.
0
yöneticiyle konuştuktan sonra da bir çözüm bulamıyorsanız kulaklıkla çalışmayı deneyin.
0
biraz bulunduğunuz durumla dalga geçin, kızmayın herşeye. isteyerek yapmıyordur mutlaka. Sesi kalınsa ne yapsın. Bağırmayın adama.
0
cagri merkezlerinde filan vardir, boyle adini tam olarak bilmiyorum ama paravana benzer. bircok kisinin ayni anda telefonla konustugu yerlerde genelde ise yariyor.
hem yuzunu de gormezseniz, tabi burda patron maliyeti bahane eder bu is olmaz.
akustiksungerfiyatlari.tk
hem yuzunu de gormezseniz, tabi burda patron maliyeti bahane eder bu is olmaz.
akustiksungerfiyatlari.tk
0
sesli okumaya alışmışsa başka türlü okuduğunu anlamıyordur. koca adama da gözle okumak nasıl öğretilir bilemiyorum...
zor bir durum. uyarmışsınız değiştirmemiş, büyük olasılık yapamadığı için değiştirmedi, veya önemsemiyor da olabilir.
paravan fikri güzel. işveren onay verirse iyi, vermezse kendi göbeğinizi kendiniz keseceksiniz artık. uçuk kaçık da olsa önlemler almaya bakın, konunun sizin için önemini vurgulamış olursunuz, sessiz kalıp kabullenmemiş olursunuz...
mesela;
-kapalı devre bir kulaklık ve mikrafon yapın, kendi sesini dinlesin son seste. bir süre sonra rahatsız olabilir belki ;)
-ağızlık kullansın hastaların doktorların kullandıklarından. ses yalıtımı olur birazcık. hem de sıkılır bir süre sonra belki kendi çözüm arar.
nediyeyim...
zor bir durum. uyarmışsınız değiştirmemiş, büyük olasılık yapamadığı için değiştirmedi, veya önemsemiyor da olabilir.
paravan fikri güzel. işveren onay verirse iyi, vermezse kendi göbeğinizi kendiniz keseceksiniz artık. uçuk kaçık da olsa önlemler almaya bakın, konunun sizin için önemini vurgulamış olursunuz, sessiz kalıp kabullenmemiş olursunuz...
mesela;
-kapalı devre bir kulaklık ve mikrafon yapın, kendi sesini dinlesin son seste. bir süre sonra rahatsız olabilir belki ;)
-ağızlık kullansın hastaların doktorların kullandıklarından. ses yalıtımı olur birazcık. hem de sıkılır bir süre sonra belki kendi çözüm arar.
nediyeyim...
0
Adam muhtemelen öyle alışmış ve başka türlü okuyamıyor. Sessiz okumaya da alışır ama çok uzun sürer, o zamana kadar adamı boğarsınız.
Paravan fikri süpermiş, açık ofislerde çok iyi oluyor o.
Paravan gelene kadar kulaklık kullanırdım ben, ki kendi ofisimde öyle yapıyorum. 3 kişiyiz ama geleni, gideni, konuşanı bol. Kulaklığı takıyorum, müzik listesi açıyorum hafiften. Kimseyi duymuyorum. Hatta bana bir şey söylendiğinde de duymuyorum, arada "Heeey, hooo" yapıyorlar.
Paravan fikri süpermiş, açık ofislerde çok iyi oluyor o.
Paravan gelene kadar kulaklık kullanırdım ben, ki kendi ofisimde öyle yapıyorum. 3 kişiyiz ama geleni, gideni, konuşanı bol. Kulaklığı takıyorum, müzik listesi açıyorum hafiften. Kimseyi duymuyorum. Hatta bana bir şey söylendiğinde de duymuyorum, arada "Heeey, hooo" yapıyorlar.
0
benim eski işyerimde dolma parmaklı bir arkadaş vardı
klavyenin tuşlarına çekiçle vuruyor gibi basardı
hocam yavaş klavye kırılacak falan derdik, ehehe deyip geçerdi
o değil de amma di'li geçmiş zaman olmuş :)
klavyenin tuşlarına çekiçle vuruyor gibi basardı
hocam yavaş klavye kırılacak falan derdik, ehehe deyip geçerdi
o değil de amma di'li geçmiş zaman olmuş :)
0
@aychovsky zaten aynını yapıyorum şu an. paravan sıkıntı olabilir çünkü devlet kurumunda çalışıyorum. Vermezler onu. Verseler de 3 yılda anca verirler.
ya bahanesi de garip. "ben gördüğüme inanmıyorum, kulaklarıma inanıyorum. okuduğumu duyunca ne olduğunu anlıyorum"
aynen böyle dedi bize.
ya bahanesi de garip. "ben gördüğüme inanmıyorum, kulaklarıma inanıyorum. okuduğumu duyunca ne olduğunu anlıyorum"
aynen böyle dedi bize.
0
adamın bahanesi değil aslında, ölçümlenirse adamın sözel hafızası kuvvetli, görsel hafızası zayıf çıkacaktır, hatta oldukça zayıf olmalı. bir de üzerine alışkanlık eklenmiş... çözümü biraz zor gibi. adamın kararlı ve dirayetli olması şart.
çalışılırsa görsel hafıza da güçleniyor. adam kaç yaşında bilmiyorum, belli yaştan sonra bu tür eğitimlerde başarı sansı ne kadar tam bilmiyorum ama pek de yüksek değildir. yine de denenebilir.
öncelikle adamın çevresini rahatsız etmekten rahatsızlık duyması, kendini düzeltmeye karar vermesi lazım.
çalışılırsa görsel hafıza da güçleniyor. adam kaç yaşında bilmiyorum, belli yaştan sonra bu tür eğitimlerde başarı sansı ne kadar tam bilmiyorum ama pek de yüksek değildir. yine de denenebilir.
öncelikle adamın çevresini rahatsız etmekten rahatsızlık duyması, kendini düzeltmeye karar vermesi lazım.
0
pilot olmakti hayalim
Sevgili duyuru sakinleri,bir arkadaşım çalıştığı şirkette geçen aya ait bazı faturaları kaybetmiş ya da nereye koyduğunu bulamıyor. Müdürü toplam fatura bedelini ya nakit olarak ödeyebileceğini ya da 6 ay ücretsiz çalışması gerektiğini söylemiş.Sorum müdürün böyle bir yaptırım hakkı var mı ? Ödemeyi
Sevgili duyuru sakinleri,
bir arkadaşım çalıştığı şirkette geçen aya ait bazı faturaları kaybetmiş ya da nereye koyduğunu bulamıyor. Müdürü toplam fatura bedelini ya nakit olarak ödeyebileceğini ya da 6 ay ücretsiz çalışması gerektiğini söylemiş.
Sorum müdürün böyle bir yaptırım hakkı var mı ? Ödemeyi kabul etmezse ne gibi bir sorun oluşabilir ? Lazım olursa arkadaş işe gireli daha 2 ay olmadı.
bir arkadaşım çalıştığı şirkette geçen aya ait bazı faturaları kaybetmiş ya da nereye koyduğunu bulamıyor. Müdürü toplam fatura bedelini ya nakit olarak ödeyebileceğini ya da 6 ay ücretsiz çalışması gerektiğini söylemiş.
Sorum müdürün böyle bir yaptırım hakkı var mı ? Ödemeyi kabul etmezse ne gibi bir sorun oluşabilir ? Lazım olursa arkadaş işe gireli daha 2 ay olmadı.
0
mudur korkutmuş. faturalar çıkar bir yerden. Eğer faturalar sizin kendi kestiğiniz faturalar ise tekliflerden miktarları cıkartabilirsiniz. eğer tedarikcilerinizin faturası ise bekleyin onlar sizi bulur.
0
Faturanın bir nüshası müşteriye gönderildi ise fotokopisi istenir ve aslı gibidir kaşesi vurulup koyulur yerine. Fatura tutarını neden ödüyor anlamadım. Gelen fatura ise yine aynı şekilde halledilir. Şayet tüm nüshaları kayboldu ise irsaliye'ye göre yeniden fatura kesilir maliyeye evrak kaybı olduğu bildirilir, yanlış bilmiyorsam 100 TL civarı bir cezası var onun da. Patron saçmalamış biraz. Çok baskı yaparlarsa istifa verip çıksın hiçbir şey alamazlar. Yanlış anlama olmasın fatura kaybetmek de doğru bir hareket değil ama böyle de bir yaptırımı olmaz.
0
ay kapanışı gibi bir şey için lazımsa faturalar, o zaman sıkıntı yaratabilir. ama ayın kapanmasına daha on gün var, o sürede üstte dendiği şekilde tedarik edilir yenileri.
0
Cevaplar için teşekkürler.
Faturalar kendilerine mi ait yoksa bunlara kesilen mi bilmiyorum. Anladığım kadarıyla olayı kitlemeye çalışıyorlar.
Faturalar kendilerine mi ait yoksa bunlara kesilen mi bilmiyorum. Anladığım kadarıyla olayı kitlemeye çalışıyorlar.
0
bizim muhasebeci de kaybetmişti aynı şekilde, meğer işe yeni gelen yardımcı eleman faturaları çekmecesine atıyormuş.
olmaz öyle şey. müdür krkutmak istemiş. fatura kaybı önemli bir konu çünkü.
fatura bedeli belli olduğuna göre ya kendi düzenledikleri faturadır (bu durumda muhasebeci napacağını bilir),
ya da firmaya kesilen faturalardır ve kimden geldiği tutarları bellidir. tutanak tutulur, firmalardan aslı gibidirler istenir, muhasebe kaydı yapılır filan filan.
25 inde kdv ödenecek, faturaların mutlaka kayda geçmesi lazım.
muhasebeciyle konuşsunlar, bir yandan da aramaya devam etsinler tabii.
olmaz öyle şey. müdür krkutmak istemiş. fatura kaybı önemli bir konu çünkü.
fatura bedeli belli olduğuna göre ya kendi düzenledikleri faturadır (bu durumda muhasebeci napacağını bilir),
ya da firmaya kesilen faturalardır ve kimden geldiği tutarları bellidir. tutanak tutulur, firmalardan aslı gibidirler istenir, muhasebe kaydı yapılır filan filan.
25 inde kdv ödenecek, faturaların mutlaka kayda geçmesi lazım.
muhasebeciyle konuşsunlar, bir yandan da aramaya devam etsinler tabii.
0
hukukçu gözüyle yorumluyorum.
gerçekten kaybolsa ve telafi edilemese bile işyerindeki müdürün bu duruma karar vermesi mümkün değil. eğer bununla ilgili bir iddiası, şüphesi varsa bu konuda gider şikayetçi olur ve dava açar. mahkeme kararını verir.
gerçekten kaybolsa ve telafi edilemese bile işyerindeki müdürün bu duruma karar vermesi mümkün değil. eğer bununla ilgili bir iddiası, şüphesi varsa bu konuda gider şikayetçi olur ve dava açar. mahkeme kararını verir.
0
yalnız şu da var ki faturalar önemlidir iş yerlerinde, kaybolmaları kesinlikle istenmez ve beklenmez. müdür abartılı bir davranışla bunun önemini göstermek istemiş bana kalırsa. yani hatırlıyorum da ay kapanışlarında milyon yerden gelmeyen faturaları toplamaya çalışıyordum ben, mecburiyet vardı çünkü.
0
@dahili meddah
aslında arkadaşımın çalıştığı masada üstlerinde masayı gören kamera var. Arkadaşım kameradan bakalım demiş ama onay lazım, neden üretip baktırmamışlar. Dava işin içine girerse kamera kayıtları sıkıntı yaratabilir gibi. Gerçi kamera kayıtlarına baksalar faturalara ne olduğu da ortaya çıkar.
aslında arkadaşımın çalıştığı masada üstlerinde masayı gören kamera var. Arkadaşım kameradan bakalım demiş ama onay lazım, neden üretip baktırmamışlar. Dava işin içine girerse kamera kayıtları sıkıntı yaratabilir gibi. Gerçi kamera kayıtlarına baksalar faturalara ne olduğu da ortaya çıkar.
0
faturalar bu 1 asıl 2 suret kesilir. müdür saçmalamış. kurumsal bir şirket değil sanırım.
müdürün isteğini yazılı yapması gerektiğini söylesin, bakalım nasıl 180 derece dönüyor, .ötoş. bana gelmiyor şöyle müdürler.
müdürün isteğini yazılı yapması gerektiğini söylesin, bakalım nasıl 180 derece dönüyor, .ötoş. bana gelmiyor şöyle müdürler.
0
arkadaşından bu konuda yazılı savunma isteyeceklerdir. eğer gerçekten yapmadı ve kendisine güveniyorsa ben bilerek isteyerek bir şey yapmadım, kamera kayıtları incelensin o zaman bulunur yazsın. arkadaşını istifa ettirmek için bahane arıyor olabilirler mi?
0
creepy +1 fotokopi istesin aslı gibidiri şirket kalesi ile bassın karşı taraf bitti gitti. strese gerek yok.
0
sadece fatura yokmuş otopark fişi, paket yemek servisi gibi şeylerde varmış. Çok konuşamıyor detayları öğrenemiyorum ama sonuçta eve yemek gelse bile adam fiş getiyor bir tane bana veriyor kendisine de bir tane ayırıyor diye biliyorum. kesilen fatura ve benzeri her şey 2 taraf için değil midir ?
0
hangicariye ait faturalar tespit etsin gerekirse hepsiyle mutabakat yaprın. sonra firmalardan aslı gibidir istesin.n . müdür saçmalamış çözülmeyecek bir şey değil.faturanın diğer nüshası gönderen firmada kalıyor netice de. durum tam tersiyse yine aynı iekilde senin kestiğin ft nın bir nushası sende.
0
kint
Sadece futbolla sınrlı değil. Basketbol, tenis, yüzme, voleybol vs.. daha bir tane kız görmedim çöevremde oturup da izleyen. Lise hayatı, üni hayatı, iş hayatı derkan sevgili, tanıdık, arkadaş anlamında kezbanı, moderni, bilmem nesi hemen her tip kadından bahsediyorum. Şimdi spor yapmak (salonda, dı
Sadece futbolla sınrlı değil. Basketbol, tenis, yüzme, voleybol vs.. daha bir tane kız görmedim çöevremde oturup da izleyen. Lise hayatı, üni hayatı, iş hayatı derkan sevgili, tanıdık, arkadaş anlamında kezbanı, moderni, bilmem nesi hemen her tip kadından bahsediyorum. Şimdi spor yapmak (salonda, dışarıda) da çok moda kızlar arasında ama niyeyse müsabaka izlemeye gelince sanki sarmıyor gibi hanımları. Sorduklarım yoo izliyoruz falan diyorlar ama hikaye, birkaç şey sorunca anlaşılıyor zaten.
Maçlara gidenlere de bakıyorum. Çoğu kocasıyla, sevgilisiyle gidenler ya da çocuğunu falan götürmüş olanlar.
Dediğim gibi, sadece takım sporları için değil, bireysel sporlar için de geçerli bu durum.
Maçlara gidenlere de bakıyorum. Çoğu kocasıyla, sevgilisiyle gidenler ya da çocuğunu falan götürmüş olanlar.
Dediğim gibi, sadece takım sporları için değil, bireysel sporlar için de geçerli bu durum.
0
kendi çevrende görmemiş olman yok manasına gelmez. benim çevremde basketbol takımı peşinden deplasmana bile giden kızdan tut futbol harici her türlü sporu takip eden bir sürü kız var.
0
tuttuğun takımın kazanması istediği biraz iktidar hissiyatıyla ilgili. kadınlarda bu daha az.
bir de sporların çoğu erkeğe,erkekler arası rekabete yönelik şeyler. kadınlar ise ponpon kız.
bir de sporların çoğu erkeğe,erkekler arası rekabete yönelik şeyler. kadınlar ise ponpon kız.
0
Benim kiz arkadasim gs maclarina gider, kufur eder fanatikti. Bense hic mac izlemem.
Ondan onceki de fanatik bjk idi.. bjk maci olunca hayat dururdu.
Benim bildigim futbolcu isimleri: hagi, bulent korkmaz, alex,popescu,
Ronaldo ve messi nin abartildigini dusunuyorum.
Futboldan anladigim bu.
Ondan onceki de fanatik bjk idi.. bjk maci olunca hayat dururdu.
Benim bildigim futbolcu isimleri: hagi, bulent korkmaz, alex,popescu,
Ronaldo ve messi nin abartildigini dusunuyorum.
Futboldan anladigim bu.
0
bu oncelikle yetistirilmeyle ilgili. kizlar ve erkek cocuklar farkli yetistiriliyor. babayla mac izleme kulturu olusuyor daha cocukken. kiz cocugun hangi takimi tuttugunun onemi yok ama erkek illa onlarla ayni takimi tutacak. ayrica erkek daha rekabetci yetistiriliyor. spor musabakalari da rekabet ustune kurulu.
ayni sekilde mesela erkekler alisveris sevmiyor. giden sevgilisyle gidiyor. ayni sebepten. oyle yetistirilmediler cunku.
ayni sekilde mesela erkekler alisveris sevmiyor. giden sevgilisyle gidiyor. ayni sebepten. oyle yetistirilmediler cunku.
0
şunun olabilme ihtimali için izliyoruz işte..
www.youtube.com
yada şunun
www.youtube.com
futbol güzeldir.. türk futbolu rezildir.
www.youtube.com
yada şunun
www.youtube.com
futbol güzeldir.. türk futbolu rezildir.
0
Ben seviyorum. Her turlusunu. Hatta hic maca gitmemis liseden sinif arkadasim iki elemani maca goturmustum. Erkek arkadasimi da ilk stada ben goturdum. Mumkunse deplasmana da giderim. Kizlar spor sevmiyor diye bir sey yok.
0
erkek.
spor karsilasmalarindán zevk almiyorum, muhtemelen de alamiyorum. bunda en büyük etken, gerizekali izleyici kesimi. bagirmazsan, hoplayip tepinmezsen, ya da "ertesi gün sorulan sorulara cevap veremezsen" izlemis sayilmiyorsun. yok, 11i sayamazsan takim tutamazmissin. hadi ordan.
snooker turnuvalarini seyretmekten, redbullun organizasyonlarini izlemekten, stihlin yarismalarini izlemekten keyif aliyorum. kano ve kayak turnuvalari bile izlemisligim var. ben bunlari seviyorum. sakince izleyip, bir yandan da konusabiliyoruz.
ama futbol haricinde spor yok memlekette. soru sorarken bile, ismin ne? memleket neresi? hangi takimi tutuyorsun? futbola bir isinmaya calissam dahi siz bitiriyorsunuz ki. mac varsa kalkiyorum mekandan, mac muhabbeti gecerse uzaklasiyorum, gündem bitti, futboldan baska konu kalmadi zaten. din ve futbol, herhalde toplumlarin afyonu ya.
spor karsilasmalarindán zevk almiyorum, muhtemelen de alamiyorum. bunda en büyük etken, gerizekali izleyici kesimi. bagirmazsan, hoplayip tepinmezsen, ya da "ertesi gün sorulan sorulara cevap veremezsen" izlemis sayilmiyorsun. yok, 11i sayamazsan takim tutamazmissin. hadi ordan.
snooker turnuvalarini seyretmekten, redbullun organizasyonlarini izlemekten, stihlin yarismalarini izlemekten keyif aliyorum. kano ve kayak turnuvalari bile izlemisligim var. ben bunlari seviyorum. sakince izleyip, bir yandan da konusabiliyoruz.
ama futbol haricinde spor yok memlekette. soru sorarken bile, ismin ne? memleket neresi? hangi takimi tutuyorsun? futbola bir isinmaya calissam dahi siz bitiriyorsunuz ki. mac varsa kalkiyorum mekandan, mac muhabbeti gecerse uzaklasiyorum, gündem bitti, futboldan baska konu kalmadi zaten. din ve futbol, herhalde toplumlarin afyonu ya.
0
Ben de izlemiyorum ama nedeni sevmemem değil. Oyunu oynayan ben olmadığım için o an ilgimi çekmiyor sadece hatta sıkıcı geliyor. Ama oyunda aktif olarak yer aldığımda tam tersi.
0
genelleme yapma
1.yüzme
2.tenis
3.basket
4.koşu
izleyen büyük çoğunluk var tabi ama denk gelmemişsin
1.yüzme
2.tenis
3.basket
4.koşu
izleyen büyük çoğunluk var tabi ama denk gelmemişsin
0
Benim açımdan doğru, olimpiyattan olimpiyata izliyorum. Eskiden en çok tenis ve ritmik jimnastik izlerdim. Gerçi ritmik jimnastiği denk gelirsem izlerim ama hiç televizyonu da açmadım ki yıllardır. En son tenis izlediğimde de Martina Hingis vardı. 19 yaşına kadar deli gibi futbol izlerdim, hatta halı sahada hakemlik yapmışlığım da var ama bıçak gibi kesildi ilgim.
Bunun ilk kısmı takım tutmadığım için olabilir. Bu yüzden de başarısıyla mutlu olduğum, başarısızlığı ile üzüldüğüm bir kişi veya takım yok. Dolayısıyla, bir tarafın atağa kalkması bana çok şey hissettirmiyor.
Bir de biraz katı bir yanım var. Örneğin, tuttuğum takım maçı kazandığında "Kazandık!" diyebilen bir insan değilim yıllardır, çünkü hiç katkım yok. Ben kazanmadım ki! Ben bir şey yapmadım ki! Oyuncu değilim, saha ekibi değilim, dolaylı bir destek veriyor da değilim. Günün sonunda, benim gurur duyabileceğim hiçbir şey yok elimde, hiçbir şey yapmadım. Tamam, maç izlemediğim sürede atom parçalamıyorum ama kendimce daha eğlenceli, faydalı şeyler yapıyorum. Sporu eğlenmek, stres atmak için izlemeyi anlıyorum, kazanıp kaybedince oluşan bir duygu değişimini de anlıyorum ama "Kazandık" ya da "Kaybettik" deyip olaya kendimi dahil edemiyorum. Bahis oynamış olsam "Aferin bana, kazanan takıma yatırım yapıp ben kazandım" derim ya da takım forması veya takıma katkı yapacak bir şey satın almış olsam "Takımın kazanmasında benim de minnacık olsa bile bir katkım var. Kazandık!" derim, daha fazla taraftar toplamadım, bir şey yapmadım. Öyle veya böyle bir katkım da yok. Tamamen etkisiz elemanım. Belki de burada asıl soru "Neden izlemiyorsun"dan öte, "Neden izlerken bizim aldığımız zevki almıyorsun" olabilir. Neden almadığımı bilmiyorum, belki oyunlardaki testosteron-adrenalin karışımı itiyordur. Gerçekten takım sporlarını agresif de buluyorum biraz. Belki toplumsal cinsiyette bunun bir "erkek işi" olduğu ile büyümüşümdür. Burada bir noktayı açmak gerek; erkeksel şeyleri sevmemek kadınlara ithaf edilen şeyleri sevmek anlamına da gelmiyor; romantik komediden de zevk almam örneğin. Bu duygusuzluğun çok fena çöktüğü başka alanlar var. Neden spor değil de o alanlar, hiçbir fikrim yok.
Şu an arada olmama rağmen spor yapıyorum ama bu belli bir spor değil ki. Belli bir sporun tutkunu değilim. Bu yüzden "Şimdi spor yapmak (salonda, dışarıda) da çok moda kızlar arasında ama niyeyse müsabaka izlemeye gelince sanki sarmıyor gibi hanımları" cümlesindeki kurduğun bağlantıyı kuramadım, anlayamadım bile. İki kardiyo yapıyorum, onu da kendim için yapıyorum. Kuralları yok, kazananı yok, kaybedeni yok, önceden belirlenmiş süresi, hakemi, jürisi, vb. yok. Başka birinin yaptığı veya izlediğim bir sporun buna dair bir katkısı yok ki. Bir spor dalının hayranı olmamak ile spor yapmak arasında çok da ilişki kuramadım bu yüzden. Başka bir deyişle, futbol-halı saha ilişkisi kurulamıyor bunda. Yapılan spor, diş fırçalama gibi, banyo yapmak gibi düzenli bir görev; tek farkı zevk de alabildiğin, kendini iyi hissettiren bir görev olması.
Bu arada izleyenler ve fanatikler var tabii ki ama çoğunluk olup olmadıklarını bilmiyorum. İzleyen de izlemeyen de tanıdığım var, ne kadar genellenebilir, bilmiyorum. Ben izlemeyen bir kişi olarak kafamdan geçeni açıklamaya çalıştım.
Bunun ilk kısmı takım tutmadığım için olabilir. Bu yüzden de başarısıyla mutlu olduğum, başarısızlığı ile üzüldüğüm bir kişi veya takım yok. Dolayısıyla, bir tarafın atağa kalkması bana çok şey hissettirmiyor.
Bir de biraz katı bir yanım var. Örneğin, tuttuğum takım maçı kazandığında "Kazandık!" diyebilen bir insan değilim yıllardır, çünkü hiç katkım yok. Ben kazanmadım ki! Ben bir şey yapmadım ki! Oyuncu değilim, saha ekibi değilim, dolaylı bir destek veriyor da değilim. Günün sonunda, benim gurur duyabileceğim hiçbir şey yok elimde, hiçbir şey yapmadım. Tamam, maç izlemediğim sürede atom parçalamıyorum ama kendimce daha eğlenceli, faydalı şeyler yapıyorum. Sporu eğlenmek, stres atmak için izlemeyi anlıyorum, kazanıp kaybedince oluşan bir duygu değişimini de anlıyorum ama "Kazandık" ya da "Kaybettik" deyip olaya kendimi dahil edemiyorum. Bahis oynamış olsam "Aferin bana, kazanan takıma yatırım yapıp ben kazandım" derim ya da takım forması veya takıma katkı yapacak bir şey satın almış olsam "Takımın kazanmasında benim de minnacık olsa bile bir katkım var. Kazandık!" derim, daha fazla taraftar toplamadım, bir şey yapmadım. Öyle veya böyle bir katkım da yok. Tamamen etkisiz elemanım. Belki de burada asıl soru "Neden izlemiyorsun"dan öte, "Neden izlerken bizim aldığımız zevki almıyorsun" olabilir. Neden almadığımı bilmiyorum, belki oyunlardaki testosteron-adrenalin karışımı itiyordur. Gerçekten takım sporlarını agresif de buluyorum biraz. Belki toplumsal cinsiyette bunun bir "erkek işi" olduğu ile büyümüşümdür. Burada bir noktayı açmak gerek; erkeksel şeyleri sevmemek kadınlara ithaf edilen şeyleri sevmek anlamına da gelmiyor; romantik komediden de zevk almam örneğin. Bu duygusuzluğun çok fena çöktüğü başka alanlar var. Neden spor değil de o alanlar, hiçbir fikrim yok.
Şu an arada olmama rağmen spor yapıyorum ama bu belli bir spor değil ki. Belli bir sporun tutkunu değilim. Bu yüzden "Şimdi spor yapmak (salonda, dışarıda) da çok moda kızlar arasında ama niyeyse müsabaka izlemeye gelince sanki sarmıyor gibi hanımları" cümlesindeki kurduğun bağlantıyı kuramadım, anlayamadım bile. İki kardiyo yapıyorum, onu da kendim için yapıyorum. Kuralları yok, kazananı yok, kaybedeni yok, önceden belirlenmiş süresi, hakemi, jürisi, vb. yok. Başka birinin yaptığı veya izlediğim bir sporun buna dair bir katkısı yok ki. Bir spor dalının hayranı olmamak ile spor yapmak arasında çok da ilişki kuramadım bu yüzden. Başka bir deyişle, futbol-halı saha ilişkisi kurulamıyor bunda. Yapılan spor, diş fırçalama gibi, banyo yapmak gibi düzenli bir görev; tek farkı zevk de alabildiğin, kendini iyi hissettiren bir görev olması.
Bu arada izleyenler ve fanatikler var tabii ki ama çoğunluk olup olmadıklarını bilmiyorum. İzleyen de izlemeyen de tanıdığım var, ne kadar genellenebilir, bilmiyorum. Ben izlemeyen bir kişi olarak kafamdan geçeni açıklamaya çalıştım.
0
izleyeni değil icra edeni tercih ediniz.
fanatik kız = leş kız, keko kız, koca götlü kız.
fanatik kız = leş kız, keko kız, koca götlü kız.
0
vaktiyle ece temelkuran aslında futbol sevebileceklerini, ama erkeklerin o agresif, ateşli, fanatik tavırlarının kendilerini ürküttüğünü; daha insanı olsalar her iki cinsiyetin de birlikte keyifle izleyebileceğini yazmıştı.
dediği gibi olsa futbol o kadar popüler olmazdı. zaten kendisini de ne basketbol, ne voleybol, ne tenis ne de hentbol müsabakalarında gördük.. derdi üzüm yemek değil bağcı dövmekmiş o yazısında.
dediği gibi olsa futbol o kadar popüler olmazdı. zaten kendisini de ne basketbol, ne voleybol, ne tenis ne de hentbol müsabakalarında gördük.. derdi üzüm yemek değil bağcı dövmekmiş o yazısında.
0
Ben güreş izliyorum, boks izliyorum, MMA izliyorum. Topla oynanan sporlar, yüzme gibi bireysel sporlar ilgimi çekmiyor, ama olimpiyatlarda onları da izliyorum.
0
jimcik +1
yetistirilme tarzi ile ilgili.
sen kizsin napicaksin bunlari nidalari ile siz de buyuseniz ilgilenmezdiniz.
kendimden ornek vereyim, ortaokulda deli gibi f1 yarislarini ve basketbol maclarini izlerdim. ilkokuldayken tvde boks maclari cikardi bayilirdim, hala cumartesileri izlerim (kanalturkteydi sanirim).
her turlu martial arts musabakasina bayilirim, isim gucum olsa bile denk gelirsem oturup izlerim.
futbolda sadece sevdigim takimlari izliyorum, cok ilgili degilim.
olimpiyatlara cok fazla bakmam.
whimsical gibi bireysel degil de kapismali musabakalar daha cok hosuma gidiyor :)
gecen martial arts filmleri onerisi isteyen birisi vardi.
cevap yazdim duyuruya sunlari sunlari sevebilirsiniz diye.
hemen 2-3 tane pm geldi, sen nasil kizsin? bunlari nasil sevebilirsin?
milletin kafasi hala bu sekilde calisiyor.
kadinlar da zaman icinde ilgilenesi varsa ilgilenmekten vaz geciyor.
futbol maclarini izleyen kizlara kiro deniyor.
farkinda olmasaniz da toplumda hala x kiz isi x erkek isi olarak adlandirilan seyler var.
spor da onlardan birisi.
gencken aikido ve kickbox antrenmanlarina giderdim.
kizsin sen ne isin var, erkek fatma mi olcan sen derlerdi.
zihniyet bu yani.
yetistirilme tarzi ile ilgili.
sen kizsin napicaksin bunlari nidalari ile siz de buyuseniz ilgilenmezdiniz.
kendimden ornek vereyim, ortaokulda deli gibi f1 yarislarini ve basketbol maclarini izlerdim. ilkokuldayken tvde boks maclari cikardi bayilirdim, hala cumartesileri izlerim (kanalturkteydi sanirim).
her turlu martial arts musabakasina bayilirim, isim gucum olsa bile denk gelirsem oturup izlerim.
futbolda sadece sevdigim takimlari izliyorum, cok ilgili degilim.
olimpiyatlara cok fazla bakmam.
whimsical gibi bireysel degil de kapismali musabakalar daha cok hosuma gidiyor :)
gecen martial arts filmleri onerisi isteyen birisi vardi.
cevap yazdim duyuruya sunlari sunlari sevebilirsiniz diye.
hemen 2-3 tane pm geldi, sen nasil kizsin? bunlari nasil sevebilirsin?
milletin kafasi hala bu sekilde calisiyor.
kadinlar da zaman icinde ilgilenesi varsa ilgilenmekten vaz geciyor.
futbol maclarini izleyen kizlara kiro deniyor.
farkinda olmasaniz da toplumda hala x kiz isi x erkek isi olarak adlandirilan seyler var.
spor da onlardan birisi.
gencken aikido ve kickbox antrenmanlarina giderdim.
kizsin sen ne isin var, erkek fatma mi olcan sen derlerdi.
zihniyet bu yani.
0
